Bölüm 10

256 19 8
                                    

Kaan'dan :

Sabah telefonuma gelen mesaj sesiyle birden uyanmıştım. Bugün tatil günümüz olsa da diğer işimiz için önemli bir görevimiz vardı. Çabucak Çağan'ı uyandırmaya çalışmıştım.

"Çağann, kalk artık lan !", derken onu omuzlarından sallamakla meşguldüm.

Sarsılmış bir şekilde kalkıp "Bir kere de öperek uyandır be, güzelim rüyanın içine ettin !", demişti.

Ben ise kahkaha atma işlemini bitirdikten sonra "Ha ha tabi canım !", diyip beyaz gömleği Çağan'ın yüzüne fırlatmıştım. "10 dakikan var görev bizi bekler.", diyerek banyoya yöneldim.

****************************

Döndüğümde Çağan yatakta uzanır vaziyette telefonuyla uğraşıyordu. Aynaya doğru dönüp kravatımı bağlarken, Çağan yavaşça boynumdan sarılmış ve yanağıma sulu bir öpücük kondururken şarkı söylemeye başlamıştı. "Seni seviyorum lan zilli, ne güzel şeysin lan sen !"

Duyduğum sözlerin tiksintisiyle birden onu ittirip "Hayırdır oğlum sevgiline gerçek halini göstermeden önce bende mi deniyorsun ?!", diye sormuştum.

"Ah hayır Kaan, galiba sana aşığım ! Acaba saçların lens mi ?", derken bir kız gibi kıvırtmakta meşguldü.

"Saçmalamayı kesip, arabayı çalıştır bende hemen geliyorum."

"Olar sevgilim.", diyip yanağımı öpen Çağan'ın ensesine sonunda geçirsem de, o çoktan kaçmaya başlamıştı.

***************************

"Eee dökülmeyi düşünüyor musun bugün ?", diyen ikizime dönüp kafamı salladım ve sözlerime başladım :

"Hımm, 28 yaşında bir adamı kurtarmamız gerek."

"Ha, tamam o zaman kesin buluruz zaten !"

"Dalga geçme lan, açıklıyoruz işte ! Adamı ordan sağ salim çıkartmamız gerek tamam mı ? Patron için önemli ve bizim mevkimiz için de öyle ! Bu işten sıyrılırsak mevkimiz daha da iyi olur Çağan !"

"Anladım, o zaman çoktan kazandık desene !"

"Diyelim bakalım.", derken arabayı balo salonunun park yerine doğru sürmüştüm.

******************************

İçeri girdiğimizde siyah takım elbiseli, orta boylarda birini aramakla meşguldük. Daha da kötü olanı herkes maskeliydi ve adamı bulmak zor olacaktı. Yolları ayırma niyetiyle "Sağ taraf benim.", diyip Çağan'a solu işaret ettim ve ekledim "Adamın sol bileğinde ejderha dövmesi var !"

15 Dakika içinde 4/5 masayı bitirmiş hala aynı adamı aramakla meşguldüm. Çağan'dan ise hala bir ses çıkmamıştı.

Bir süre sonra aradığım adamı bulduğumu varsayarak kolundan çekiştirip lobideki özel odaya götürdüm. Odaya varana dek ses çıkarmayan adam sonra birden "Siz kimsiniz ?", diyip söylenmeye başladı.

"Ben sizi korumakla görevli olan ajanım. Kusura bakmayın ama yarım saat içerisinde bomba patlayacak eğer ki imha edilemezse ! O süreye kadar buradan çıkmamız gerekli her ihtimale karşı.", sözlerimi yeni bitirmiştim ki telefonumun titreşimi ile kendime geldim. Arayan Çağan'dı, telefonu açıp kulağıma götürdüm.

"Efendim ?"

"Galiba adamı buldum."

"Hayır, ben buldum. Sen neredesin ?"

"Kazan dairesindeyim."

"Çağan yanlış kişi olmasın ?! Aradığımız adamın kolunda ejderha dövmesi olacaktı ve şu an o adamla yan yanayım."

"Oh, ciddi olamazsın ! O ayrıntıyı unutmuşum. Ama bu benim yüzümü bile gördü Kaan, lanet olsun !"

"Tamam çabuk kurtul ondan, pardon filan ne dersen de, bir şeyler uydur işte ! Birde çabuk çıkın ordan bomba...Alo...aloo....Çağannn...sesimi duyuyor musun ?!", lanet olsun derken telefonu sinirle kapatmıştım. Tekrar tekrar arasam da bir faydası yoktu. Adamı kısayoldan araca bindirip göndermiştim. O sırada saatimden bildirim sesi de gelmişti tabi. -Son 5 Dakika-

Telefonu çıkartıp Çağan'ı tekrar tekrar ararken ayrıca bir taraftan da balo salonunda gezmedik yer bırakmamıştım. Bakılmadık ufacık bir yer bile kalmamıştı ama Çağan yoktu.

Daha sonra patronu arayıp durumu bildirsem de acilen ordan çıkmam gerektiğini söylemişti.
Kazan dairesini defalarca gezsem de ne onu görmüştüm ne de bahsettiği adamı.

Balo yerinden dışarıya 4 adım atmıştım ki balo salonu birden bire büyük bir gürültüyle patladı.

Arabaya defalarca baktım, Çağan'ı defalarca aradım ama ona dair hiçbir iz yoktu. Sokaklarda serseri gibi dolaşmıştım gece olana kadar ama hala bir şey yoktu ortalıkta. İçeride ölenlerin ismini bildiren polislerin yanında aldım soluğu. Duymayacaktım o sözleri biliyordum ama yine de işimi sağlama almak istemiştim. Can ötem, ikizim, beni hiç bırakamazdı ki !

Polislerin en sonunda bu kişiyi tanıyor musunuz diyip Çağan'ın saatini göstermesiyle bayılmıştım...

Arkadaşlar bu sene son sınıfa geçtim o yüzden bakamıyorum pek. Yazdan başlayalım dedim çalışmalara, sizi sevdiğimi unutmayın 😘🤪🤩
Sevgilerle... oy ve yorum yapalım 🤣

Durum Stabil (Açılın Ben Tıp Okuyorum 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin