Küçükken hepinizin eminim hoşlandığı sevdiği veya aşık olduğu biri vardı. O olmasa da sizi seven biri. Küçük bir aşla başlayan hikayemiz çok büyüdü ve hala seviyordum onu. O mu? Bilmem seviyordur heralde.
10 yıl önce...
Ne derseniz diyin ama küçük bir kız çocuğunun aşkı dünyayı yıkıp darmadağan edebilecek kadar güzeldir. Tatlıdır, özgürlüktür ve sevmektir onlar öğretir bize aslında nasıl sevilmesi gerektiğini. Onların bizi sevdiği gibi onlarda sever birilerini.
"Seni seviyorum hemde tüm kalbimle."
Evet bunlar 8 yaşındaki bir kız çocuğundan çıktı. Çocuktu o ama kalbi kocamandı. Fedakardı ve hemen herşeyi affedebilecek kadar yufka yürekli bir kızdı.
"Bende seni herşeyden çok seviyorum."
Dedi küçük erkek çocuğu onlar mutluydular hemde çok. Hiç ayrılmamak üzere yemin ettiler ama çocuğun ailesi iş için yurt dışına gidince tüm herşey alt üst oldu.
Küçük kız ağladı, oğlan erkekler ağlamaz lafını duyduktan sonra ağlamamaya çalıştı. Ona bunu küçük prensesi söylemişti. Onun için ağlamamıştı.
"Erkekler ağlamaz. Sevgilim." dediğinde kız, tuttu kendini küçük erkek çocuğu kendini.
"Ağlamıyorum. Ama dayanamıyorum da."
Dedi erkek çocuğu. Şu saaten sonra kalpleri birbirine kenetlenmişti. Birlikte çok eğlenmiştiler ama şimdi ayrılmak zor geliyordu. Gitme demek istedi kız ama tek bir kelime onu burada tutmaya yetmezdi.
"Geri gelicekmisin?"
Demekle yetindi göz yaşları içinde.
"Evet ve hemen sarılacağım sana söz."
Dediğinde kız sarıldı ona hemen. Bırakmak istemiyordu kız onu. Birlikte buldukları küçük eski bir binanın içindeydiler. Kimsenin onları görmelerini istemiyorlardı. Kimse bilmesin sadece onlar bilsin ki nazar değmesindi aşklarına işte nazar değmesin dediler ama şimdi ayrılıyorlardı.
" Hemen dön olurmu?" dedi kız ayrıldı ondan istemesede ama kolaylaştırmak istiyordu.
"Tamam geldiğimde burda ol olurmu?"
Dediğinde gülümsedi küçük kız.
"Her gün burda olcağım."
Dedi kız. Çocuk ona sarıldı son kez.
Kim bilebilirdiki bir daha görüşemeyeceklerini. Aşklarının devam edemeyeceğini, onlar küçüktü ama hayatın farkındaydılar.
Kız ağladı, oğlan gitti... Ama kalplerine mühürlenmiş aşkları asla solmadı. Kız hergün dua etti geri gelsin diye ama gelemiyordu erkek çocuğu. Bu kadar çabuk bitemezdi aşkları. Bitmemeliydi hemde asla. Genç çocuk hergün onun yanında olduğunu onun saçlarını ördüğü günleri düşünüyordu. Düşündükçe kalbi sızlıyordu.
Keşke sevmeselerdi... Keşke tanımadaydılar birbirlerini... Keşke ayrılmasaydılar...
Ve yine bir sürü keşkeler. Küçük bir kız ve küçük bir çocuğun hikayesi bu. Aslında içimizde vardır sevgi. Ölmez sadece sustururuz onu. Çocukluktan başlar bu. Eğer çocuk olmasaydık anlayamazdık sevginin ne demek olduğunu.
Çocukları sevmeyenlere söylüyorum ;
Neden sevmiyorsun? Fazlamı yaramaz, fazlamı yapmacık geliyor sana? Eğer öyleyse kendinide sevme çünkü sende çocuk oldun ve senin çocukluğun onunkinden farklı geçmedi. Sen fark etmesende sende yaramazdın, sende yapmacık geliyordun bazılarının gözüne. Aranızda sessiz sakin olanlar elbet vardır ama onlarda yapmıştır. Çünkü hepimiz yaptık.Çocuğuz aslında hepimiz hiç büyümedik ki. Sadece boyumuz uzadı, saçımız uzadı, hayatı fark ettik, çalışmamış gerektiğini anladık, tekrar çocukluğumuza dönmeyeceğiz sanıyorsanız yanılıyorsunuz çünkü aslında hepimiz Çocuğuz ve Sevgi - aşk bunlar bizim içimize var olan şeyler. Ben burada küçük kalbi kırık, ihanete uğramış bir kız olarak yazıyorum bunları.
Aşkı daha yeni tatmışken hemen uçup gittiği için yazıyorum. Sadece tekrar çocuk olmak istiyorum. Çocuklar gibi eğlenmek. Ama hayır hala çocuğum Sadece eğlenmeyi bilmiyorum...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Umudu Kırılmış Bir Kız
DiversosUmudunu yitirmiş insanlara ithafen. Kapak için sadece_bensize teşekkürler.