''Ne oluyor katy? Ne işinden bahsediyorsun?''
''İlk önce yemek yiyelim istersen.. Yeni geldin acıkmışsındır.''
''Peki''
''Ne yemek istersin avril ?''
''Fark etmez''
''Peki sen otur. Ben pizza sipariş ediyim.''
Katy'in dediği sözden sonra koltuğa geçip oturdum. Açıkçası Katy'in dediği işi merak ediyordum. Ben düşüncelerimle boğuşurken kapının ziliyle kendime geldim.
''Ben açarım kapıyı avril!''
Katy'i duyduktan sonra mutfağa gitmeye karar verdim. Nasıl olsa misafirdim bir işin ucundan tutmam gerekiyordu. Katy çok sıcakkanlı olmasına karşın beni kendi evimde de hissettiriyordu ama sonuç olarak ben kendimi dış kapının dış mandalı olarak görmekten kendimi alamıyordum. Açıkçası benim yerimde kim olsa bu şekilde düşünürdü.
''Canım sen otursaydın ben masayı hazırlayınca çağırırdım'' Derken aynı zamanda salatalıkları doğramaktaydı katy.
''Olmaz katy. Zaten sana fazlalık oluyorum. Otel misafiri gibi duramam . ''
'' Avril çok kırıldım sana. Sen zor zamanında bana yardımcı olmadınmı? Oldun. Şimdi lütfen otur ve rahat ol olurmu? ''
''Özür dilerim katy. En azından bir işin ucundan tutsam olmazmı? Lütfen..''
Bunları derken aynı zamanda köpek bakışı atmayı da ihmal etmiyordum .
"Ah bana öyle bakma avril. Peki sen salatayı hazırla bende sofrayı hazırlayayım. Olur mu?"
Biliyordum biliyordum..Benim yavru köpek bakışlarıma kimsenin dayanamıyacağını biliyordum. İç sesimle konuşurken onun soru bakışlı gözlerini görünce bir cevap vermem gerektiğini anlamıştım.
"Benim için fark etmez katy. Hem sen bana iş vermişsin kabul etmemek olurmu?"
Alayla karışık cümleme karşın katy:
"Ah dalga geçme."
"Peki peki."
Yaklaşık yarım saat sonra yemeğimizi bitirmiştik. Açıkçası pizzaya bayılmıştım. Yetimhanye pizza getirmek yasaktı. Açıkçası dışarıdan yemek getirmek yaskatı. Bu yüzden 1 yada 2 kere pizzanın tadına bakmıştım. Ve bu yediklerim arasındaki en güzel olanı olarak koşulsuz seçebilirdim. Yemek boyunca katy ile yetimhanede o gittikten sonraki olayları anlatmıştım. Bana oranın heyecanını ve sikimsolik yüzlü müdire Haydara'yı hiç ama hiç özlemediğini söylemişti. Bende özliyceğimi düşünmüyordum. Kadının isminde hayır yoku birkere. Biz ona dalga amaçla haydar dediğimizde bizi kürek ile kovalıyordu. Ciddiyim . Odasın tam evraklarının olduğu dolabın arkasında büyük bir kürek vardı. Her nekadar müdiremi kötülesemde ailemi kaybettiğimde onlar bana yardım etmişti. Bunlarıda belirtmemem biraz bencillik olurdu. El birliği ile masayı topladıktan sonra, yanımıza kahve alarak koltuklara yayılmıştık. Katyin benimle konuşacağı konuyu merak ediyordum. O yüzden konuyu hemen açmaya karar verdim.
"Katy benimle konuşacağın şu mesele.. Bir iş olduğunu söylemiştin."
"Ah evet avril . Biliyorsun güzel bir fiziğin gözlerim ve saçların var. Ve victoria secret defilesinide biliyorsun." "Ah hayır katy sakın bana mankenlik yapacağımı söyleme."
"Ama avril sadece 10 günlük bir mankeni sakatlanmış o yüzden hem parasıda iyi 1 defilede 5bin dolar alacaksın . Lütfeennn.."
"Ben bilmiyorim kat o defile çok açık şeyler giydiriyor."
"Bak bikini giyeceğini düşün denizde olduğunu düşün tamammı nolur ? "
"Şey.. Lanet olsun tamam kabul ediyorum!."
Katyin sevinç çığlığını duyunca kendime geldim.
"Hey katy benim bildiğime göre bu ay altın ayı yani dünyaca ünlülerle olan bir defile. Yani kısaca hangi ünlüler çıkacak?."
"Hm ilk gün bruno mars 2. gün austin mahone. 3.gün justin bieber. 5.gün one direction gur-"
" Ya katy delirdin mi sen erkek kampımı burası ben nasıl çıkacağım o admların önüne." Açıkçası sinirlenmiştim bana bu kadar erkeğin olacağını söylememişti. Lanet olsun.
"Bikini olarak düşün Av. "
"Benim doğru düzgün bikini bile giydiğim yokki. Of kat of.."
" Artık iş işten geçti av."
"Neden ki? daha haber bile vermedik"
"Hayır verdik."
"Ne?! Hangi ara verdin kat ??"
"Iı şey mesaj çektim."
"Of lanet olsun. Başka seçeneğim yok. 6-7-8-9 ve 10 gün kimler gelicek?"
"Selena gomez-Taylor swift- Miley cyrus-Rihanna."
"Herkezi saydın maşallah . Neyse napıcaz şimdi.?" "Yarın 10'da toplantımız var yani kısaca sexi görünmen gerekiyor . Öyle gözükürsen kabul etme oranları daha yüksek. O yüzden alışvarişe çıkıyoruz"
"Ne yani daha kabul edilmedimmi ?"
"Sadce kim olduğunu ve fiziğini ölçecekler. Merak etme adım gibi eminim seni salmazlar."
"NEyse peki. Ama alışveriş e çıkmamıza gerek yok. Pantolonumla bir t-shirt ile gedebilirim."
"Salaklaşma av."
"Ah ama benim şey.. param yok."
"Düşündüğün şey omu bendekiler niye var sanıyorsun?"
"Onları kabul edemem aklından bile geçirme."
"Ya bişi olmaz nolcak hadi "
"Olmaz bunu kabul edemem oraya giderim o defileye çıkarım ama bunu asla kabul etmem."
"Of avril of tamam. Ama şey ozaman benim kıyafetlerimi deniyeceksin olurmu?"
"Of tamam kat."
"Tamam yarın erken kalkıcaksın. PARDON KALKICAZ. O yüzden hadi yatalım odanı biliyorsun."
Katyin konuşmasından sonra birbirimize iyi geceler dileyip yatağımıza girdik. Yarın yeni bir gündü. Ve ben o günün hayatım olacağını bilseydim, bu şekilde uykuya dalamazdım.
