1. Gün
Cinnet, bankta oturmuş etrafı süzüyordu. İnsanlara baktı, her birini inceledi uzun uzun. Gözüne birisi ilişti, Çığlık. Bu kız henüz yeni gelmiş sayılırdı okullarına. 2, bilemedin 3 hafta olmuştu. Çığlık, kafasını önüne eğmiş, bir kaç tutam saçı önüne düşmüş, yanında duran ve üzerinden duman tüten kahvesi ile birlikte karşısında oturuyordu. Dudaklarını nedensizce büzdü Cinnet. Neden yaptı hiçbir fikri yoktu. Sanırım... yani belki de bu görüntü hoşuna gitmişti. Gözlerini kapatıp açtı ve başka bir yere odaklandı.
2.Gün
Cinnet, Kaşlarını çatıp olabildiğince kızgın ve sinirli bir şekilde bakmaya devam etti karşısında ki görüntüye. Çığlığın etrafına bir kaç kişi toplanmış alay ediyordu, etraftaki insanlar da bunu zevkle izliyordu. Bir kişi hariç, Cinnet. Dudakları düz bir çizgi halini almış, dişlerini sıkmış, kaşlarını çatmış ve gözlerini kısmıştı. Çığlık, ona edilen hakaretler karşısında sessizliğini koruyor ve olabildiğince umursamaz görünmeye çalışıyordu. 'Aptal kız' diye geçirdi içinden Cinnet, ve okuldan sakin adımlarla uzaklaşmaya başladı. Arkasına bakmamak için direnmişti.
3. Gün
Kafasını arkasındaki ağaca biraz daha yaslamış ve gözlerini iyice yummuştu Çığlık. Güneş, göz kapaklarının ardına sızıyor ve hoş bir his bırakıyordu. Birden güneş ışığı gitti, karanlık oldu. 'Neler oluyor' diye geçirdi içinden Çığlık. Gözünün tekini açtı ve yukarda ona doğru eğilmiş bakan Aras'ı gördü. Ah Aras, Çığlık okula geldiğinden beri onunla uğraşıp duruyordu. Aynı sınıftalardı ve Çığlığın ismini duyar duymaz dalga geçmeye başlamıştı. Önce ismiyle başlamıştı ve sonra devamı gelmişti. Çığlık, oysa öylesine güzel bir isimdi ki... annesi koymuştu ismini Çığlığın. Aras yine uğraşmaya başlayacağı sırada hızla doğruldu Çığlık, ve oradan uzaklaşmaya başladı. Aras, ağzı açık kalmış bir şekilde kalmıştı. Sinirle kaşlarını çatıldı Aras'ın. Bu onu oldukça sinirlendirmişti. Cinnet, dudaklarında bir tebessüm ile olanları izledi. Çığlığın bu yaptığına bir kaç kişi kıkırdamıştı. Aras, okulun en popülerlerinden biriydi ve Çığlığın bu yaptığı gururunu incitmişti. Cinnet, tebessüm ettiğinin farkında bile değildi. Başını kendine gelmek istercesine sağa sola salladı ve önündeki kitaba odaklandı.
4. gün
Çığlık, başını önüne eğmiş, elinde kitapları ve kahvesiyle birlikte okulun bahçesinden içeri girmiş yavaş adımlarla yürüyordu. Çığlığı gören Aras, adımlarını hızlandırmış ve hızla Çığlığa çarpmıştı. Çığlık, çarpmanın şiddetiyle yere kapaklanmıştı ve üzerine kahvesi dökülmüştü. Aras, 'önüne baksana geri zekalı!' Diye bağırdı. Cinnet, hızla oturduğu banktan kalkıp Aras'a sertçe çaptı ve yerde yatan Çığlığa uzandı. Ellerini ellerine kenetledi ve Çığlığı kaldırdı. Elleri ellerine değince, birbirlerini elektrik çarpmıştı. Çığlık, Cinnete teşekkür etti. Cinnet, Çığlığın tişörtünün kahve olduğunu görünce dolabındaki yedek gömleği Çığlığa verdi. Cinnet minnetle salak saçma gülümsemeye çalıştı ve yanakları kızardı, hızla oradan uzaklaştı. Ardında elleri ceplerinde gözleri gülen bir Cinnet bırakarak.
