yazar/author: geekykookie
çevirmen/translator: zeze
🍩<<Jimin>>
"Benim için şarkı söyle."
Jungkook gözlerimi kapatan saçları çekerken gülümsedi. Ellerimi bir kez daha tuttu."Tabi, ne söylememi istiyorsun?"
"Paper hearts."
Boğazını temizledi ve söylemeye başladı. Sesi beni o kadar rahatlatıyordu ki soğuğu unutmuştum. Dinledikçe, her yeni cümleyle daha da ısınmış hissettim. Sona yaklaşırken gülümsemem büyüdü. Bitirdiğini belirterek başını salladı.
"Teşekkür ederim Jungkook." Gözlerimi yavaşça kapatırken söyledim. Onu tüm gün dinleyebilirdim.
<<Jungkook>>
Jimin'in gözleri kapanırken onu izledim.
O kadar mükemmel gözüküyordu ki. Uyurken çıkardığı seslerle onu izlemeye devam ettim. Beni uyanık tutmaya yetecek şekilde sessizce horulduyordu.
Onu bir süre izledim, otuz dakika kadar.
Gözlerim kapanmaya başladı ama biri kapıya vurduğunda sıçradım. Nazikçe Jimin'in elini bıraktım ve kalktım. Diğer üyeleri görmek için kapıyı açtım.
"Sshh..." Parmağımı dudağıma koyarak fısıldadım. "Jimin uyuyor."
Hepsi yavaşça içeri girerken kafalarını salladı.
"Sanırım bizde uyumalıyız. Dışarı çok eğlendik." Jin gerinirken söyledi. Hepsi onayladı ve odalarına gittiler.
Ben de hala uyuyan Jimin'in yanına geri gittim.
Aptalca gülümsedim.
Muhtemelen donduklarını göz önünde bulundurarak çok az içtiğimiz çikolatalı bardakları aldım ve tezgaha götürüp suyla doldurdum. Gözlerini kırpıştıran Jimin'i görmek için geri geldim.
"Hey, uykucu."
Yaptığı her harekete gülümseyerek yere oturdum.
"Merhaba."
Eli yanağımı sıkarken gülümsedi. Kızardım ve yere baktım. Sonra saçlarımı karıştırdı. "Gwiyomi."
Beni şaşırtıcı derecede sıcaklatırken daha da kızardım. Jimin'e baktım. Gözlerinin içi gülüyordu. Kalktı, esnedi ve gözlerini tekrar kırpıştırdı.
"Ne kadar uyudum?"
"Bir saat kadar."
"Oh tamam. O arada sen ne yapıyordun?" Kızararak ensemi kaşıdım.
"Uhmm."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
temperature.jikookㅡtürkçe ✓
Fanfic"çok soğuk." yazar/author: geekykookie çevirmen/translator: zeze