'Dengesiz'

726 52 9
                                    

MULTİMEDYADAKİ LAUREN! İYİ OKUMALAR!



Lauren'ın Ağzında


Daha demin olanları hala atlatamamış ve afallamış bir halde hala olduğum yerde duruyordum.cidden daha demin olanlardan hiçbir şey anlamamıştım yani tamam çok hoşuma gitmişti ama amacı neydi ki?

aklıma takılan 1.sıradaki soru ise yarın okulda ne olacaktı? ne yapacaktım? nasıl davranacaktım?

bacağıma yumuşak tüylü bir şey sürtününce ürktüm ve geriye bir adım attım.kafamı aşağıya doğrultarak regina'ya baktım.Karanlıkta büyümüş göz bebekleri ile beni izliyordu.sanırım işi bitmişti.Regina'nın boyuna gelmek için dizlerimin üstüme çöktüm ve onun yumuşacık tüylerini okşadım.sonra hemen ayağa kalkarak başıma bir şey daha gelmeden eve doğru yürümeye başladım.Regina'da arkamdan beni takip etti.evimin bahçesine geldiğimde rahatlama hissi ile dolup taştım.cebimden anahtarı alıp,kilidi çevirdim ve ilk önce Regina'ya yol verdim.

Regina evin içinde koşarak gözden kaybolduğunda bende yukarı odama çıktım.Nina sanırım bugün geç gelecekti.kendisi ev arkadaşım olurdu.bebekliğimden beri onunla kopmaz bir arkadaşlığımız vardır.

odama geldiğimde kapıyı kapatarak kendimi yatağa attım.kafam hala karışıktı.kalp atışlarım hala hızlıydı.cebimdeki telefondan mesaj sesi gelince,elimi hemen cebime götürdüm ve aldım.mesaj emily'dendi.

''yarın ki jack beadles'ın partisini unutma! bieber'da orada olacak bebeğim! :)''

ah! evet bir de bu vardı! 



-sabah-


sabah hem alarmım ve gözüme vuran güneş ışığı ile gözlerimi açmak zorunda kaldım.ŞU LANET PERDEYİ NİYE HER SEFERİNDE UNUTUYORUM!

yatakta doğrulur bir hale geldim ve kafamı toparlamaya çalıştım.5 dakika öyle durdukan sonra ayaklarımı yataktan sarkıttım ve ayağa kalktım.odamdaki lavaboya giderek aynadaki iğrenç ben ile karşılaştım.daha fazla bakamayacak hale geldiğimi fark ederek hemen yüzümü yıkadım ve odama ilerledim.kendime giyecek bir şeyler ayarladığımda onları üstüme geçirdim.saçlarımı taradıktan ve eyeliner,rimel,ruj sürdükten sonra çantamıda alarak aşağıya indim.Nina çoktan kalkmış ikimize mısır gevreği hazırlıyordu.

''Günaydın!''dedim ve yanına giderek yanağına bir öpücük bıraktım.

''günaydın tatlım!''dedi o da tüm sevecenliğiyle.

''Bugün olacak partiye gelecek misin? Bizim belalı bieber'da orada olacak unutma''dedi ve gülmeye başladı.

''Ha-ha çok komik! niye herkes bu çocuğa bana bunu söylüyor! Hem ben gelmeyeceğim ki!''

Gelmemek mi?! güzel uydurma lauren!
şimdi git bunu altından kalk!


''hey! Kızma bana lütfen.''dedi bana sarılarak yanağımı öptü.

''hem bencede gelme justin orada bir sürü farklı kızla olacak ve-''

''Yeter! ben gidiyorum.''dedim ve arkamdan seslenmesini hiç takmayarak koşarak evden çıktım.

her zaman bu oluyordu.hep yüzüme vuruluyordu.ben zaten biliyorum onun ne kadar piç ve belalı bir çocuk olduğunu ama seviyorum.ağlayarak yürümeye devam ediyordum.bu bana O günü hatırlatmıştı.Matt'ın beni aldatışı,justin'in beni kurtarışı,bana söylediği güzel kelimeleri...

okulun kapısından başım eğik bir şekilde hala az olsada ağlayarak içeri girdim.kimseyle karşılaşmadan okulun içine girmeyi planlıyordum ama biri çarptım ve çarptığım sertlikle yere düştüm.kafamı kaldırdığımda aşık olduğum bal rengi gözler ile karşılaştım.bana alayla bakıyordu ve arkasındaki grubu ise bana gülüyordu.

''işte sakarımız gelmiş.''dedi ve kahkaha atmaya başladı ve malesef ki bunu diyen justin'di.

herkes bana gülerek bakmaya devam ederken bana doğru gelen mona ve emily'i gördüm.elerimden kuvvet alarak ayağa kalkmaya çalışacaktım ki önüme uzanan el bunu durdurdu.bu nash'di okulun mavi gözlü kumral tatlı çocuğuydu.

nash'in elini tutup ondan destek alarak yerden kalktım.justin'in yüz hatları kasılmıştı bunu buradan bile fark edebiliyordum.bu somurtkanlık ve gözlerinden yansıyan sinir çok durmadan kaybolmuş ve onun yerine alaycı gülümsemesini almıştı.her zamanki bieber.

''Hadi ama nash eğleniyorduk.''dedi grubu ile aynı anda kahkaha atmaya başladılar.

''dostum git eğlenceni başka kızlarla dene lauren gibi saf ve masum kızlarda deneme.''dedi ve arkasını dönüp gitti.

Daha teşekkür etmemiştim!

kafamı justin'e çevirdim ve ona nefretle baktım -ki bu pek başarılı olduğumdan emin değilim- tam nash'in arkasından gidecektim ki justin kolumu tuttu.

''eğer o çocuğun arkasından gidersen seni yaşatmam lauren!''

''Ne?!''

''duydun beni!''dedi ve kolumu savururcasına bıraktı ve yanımdan ayrıldı.

Acaba bu hayatta bieber kadar dengesiz biri var mıydı?


Fluky (Justin Bieber Fanfiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin