Özgür: Ah, benim küçük saf Atlantis'im.
Özgür: Benim aptal küçük deniz kızım.
Özgür: Ne seni, ne sana olan sevgimi abarttım ben.
Özgür: Sen kendini küçültmeyi severdin.
Özgür: Hep küçük görürdün kendini.
Özgür: Bir prens uğruna sesinden vazgeçtin.
Özgür: Bir çift ayak uğruna.
Özgür: Okyanusta özgürce dolaşabileceğin kuyrukların vardı.
Özgür: İnsanların birbirine sürtünüp içki içtiği ufacık bir odaya girebilmek için onlardan vazgeçtin, sırf artık sıkıcı olmamak uğruna.
Özgür: Biz sıkıcıydık Atlantis.
Özgür: Hep kitap okur, hep aynı şarkıları dinlerdik.
Özgür: Eğlenmeyi bilmezdik.
Özgür: Ama mutluyduk.
Özgür: Birinin mutluluktan sıkılabileceğini düşünmezdim hiç.
Özgür: Sen sıkıldın.
Özgür: Asla hatanı kabul etmedin.
Özgür: Seni affederdim Atlantis'im.
Özgür: Gerçekten beni sevmene rağmen, okyanusa prens'i bir anlığına bile tercih etiğini söyleseydin seni affederdim.
Özgür: Ama sen hatanı hiç kabul etmedin.
Özgür: Sonra her şey daha da kötüye gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
oceans . texting
Cerita PendekAtlantis: Bir kez daha sanki aramızda okyanuslar var gibi hissettiriyor Atlantis: Duygularımızı görünüşümüzün altına saklıyoruz ve rol yapmaya çalışıyoruz Atlantis: Ama aramızda okyanuslar varmış gibi hissettiriyor 050917