Yeni Bir Yol

52 27 1
                                    

Medya:Berkan (Ekin Mert Daymaz)

Hava kararmaya başlamış,sokak fenerleri yanmıştı.Yavaşça oturduğum yerden kalktım.Cep telefonum oturduğum süre boyunca çalıp durmuştu.Aldırmamıştım.Biraz sakinleşmeye ihtiyacım vardı.Elime telefonu aldığımda 24 cevapsız çağrı gördüm.Seda,Nisan ve babamdandı.Babama ne diyecektim?Aslında sadece sıkıldım deyip kurtulabilirdim.İnanır mıydı acaba?Bu düşünceler eşliğinde yürürken sahilin sonuna varmıştım.Kafelere bakarken gözlerim tekrar istemsizce doldu.Göktepe Cafe tam önümdeki kaldırımda bana meydan okurcasına duruyordu.Burası Berkan'la hep geldiğimiz kafeydi.Hayatımı mahvetmeden önce.
Telefon tekrar çaldı.Düşüncelerimi durdurabilmek için kim olduğuna bile bakmadan hemen açtım.Tanıdık bir ses kulağıma doldu.

"Sima kızım nerdesin sen?Çok merak ettim seni.Hocalar durmadan seni sorup durdu.Onlara ne cevap vereceğim diye düşüne düşüne aklım çıktı.Hadi yine iyisin seni yok yazmalarına engel oldum.Şey...çoğunluk yazmadı ama hani şu belalı fizikçi varya o ne desem diyeyim yine de yok yazdı.Yani 'kız biraz rahatsız,şimdi hastanede',diyorum.'Niye önce bana gelmedi'diyor.Sen doktor musun ilk sana gelelim bebeğim?Adam coştukça coşuyor..."

Daha devam edecekti heralde ama sözünü kestim.

"Nisan dur azcık nefes al.Sahildeyim.Canım sıkıldı.Ondan geldim."

Zavallıca bir bahaneydi bu farkındaydım.Tamam vurmayın.

"Sahilde miydin?Kızım ben burda Korku Evi serisine 3 sezon konu olacak düşüncelerdeyken sen sahilde fink atıyordun değil mi?Fizikçi de ödev verdi.Sonra sana yaptırabilir miyim?Sesin niye boğuk geliyor?Ağladın mı yoksa?Canını kim sıktı?Bu arada Alacakaranlık serisindeki Edward'in yakışıklılığı beni benden alıyor,sanırım vampirlere inanıyorum."

Alın işte. İki dakikada konudan konuya atlamasına mı yanayım yoksa çok ve gereksiz konuşmasına mı?

"İstediğin sorudan başla, süren 10 saniye."dedi Nisan alaycı bir sesle.Alay ediyorsun sen öyle mi?

"Nisan şimdi eve gidiyorum.Sonra da Alacakaranlık izleyeceğim.Ancak sadece Jacob'ın olduğu sahnelere  bakacağım.Edward da kimmiş değil mi?"

"Sen... sen nasıl Edward'a hakaret edersin?"Dili tutulmuştu heralde.Ekrana bir gülücük attım.Berkan'ı birkaç dakikalığına unutmuştum.Eve doğru yürürken "Şimdi gerçekten kapatmalıyım" dedim Nisan'a. "Okulda görüşürüz."

Evet okulda beni doğrayacaktı.Ve Alacakaranlık falan izlemeyecektim.Oturup Göçebe'yi okuyacaktım.

Evin önüne geldiğimde gerildim.Beni bekliyorlar mıydı?Anahtarımla kapıyı açtım.Anahtarlığımdaki küçük,siyah çizmeye bakıp sırıttım.Öyle gibi görünüyordu.Ama içinde bir biber gazı kutusu taşıyordum.Lazım olurdu.

Kapının önüne varınca,bir şok yaşadım.Ev,savaş alanı gibiydi.Her şey yerlerdeydi ve mobilyalar devrilmişti.Içeride polisler vardı.
Neler oluyordu?

Geçmişin Ayak İzleriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin