Medyadaki Buğra
Ah! Selam size kendimi tanıtmamıştım değil mi?
Öyleyse ben Arın Özay. 17 yaşı da lise sona giden bir genç kızım. İkizim ve annem ile yaşıyorum. İkizim Çınar ile rahatlamak için kampa gitmek için hazırlanırken telefonumun durmaksızın bildirim sesinden rahatsız olup bizim grubun yazışmalarını okudum. Öğrendiğim bilgilerle çığlık atmam bir oldu. Ben odada sevinç dansı ile çığlıklar atarken kapım aniden açıldı ve bana endişeyle bakan bir adet Çınarla karşılaştım."Noluyor kızım endişelendim. Merdivenlerden yuvarlanıyordum az daha!" diye söylendi. " Ecmel, Arya, Asel, Edis, Çağan, Burak'da bizimle geliyormuş kampa" dedim sevinçle. Çınar bunu duyunca duygusuzca "Ha, tamam biliyordum Burak haber vermişti."diyip ofladı. "Neden bu kadar tepki verdin ki ya sana bir şey oldu sandım."dedi yakınarak. "Oy oy oy, Çınarım benim için mi üzüldün sen ya yerim seni" diyerek yanaklarını sıktım. "Ee çantan hazır mı? Bir saate çıkıcaz."
"Hayır tam hazır değil, eksiklerim var." dedikten sonra valizimi hazırlamaya devam ettim. O sırada Çınar çıkmıştı. Çantamı tam olarak hazırladıktan sonra valizimi dış kapının oraya zorla sürüyerek bıraktım ve hazırlanmak için odama geri döndüm. Düz beyaz bir tshirt, siyah dar pantolon ve başımada siyah alienli cap ile kombinini tamamladım. Hazırlandıktan sonra valizimin yanına gittim ve Çınara seslendim "Çınaaaaaaar! Hadi ama ya seni bekleyemem." diye bağırdım. Çınar atarlanarak aşağıya iniyorudu " Off! tamam hazırım hadi çıkalım yarım saat sonra otobüs kalkacak." diyip ayakkabılarını giydi. Çınarı şöyle bir süzdümde bizi dışarıdan görenler ya ikiz ya da büyük ihtimalle sevgili sanırlardı çünkü o da beyaz bir dar tshirt, siyah pantolon ve benimkinin aynı olan alienli cap giyinmişti. Biz genellikle uyumlu giyinmeyi severiz. Ah birde bizim cap koleksiyonumuz vardı çoğu aynıydı aslında. Tabi farklı olanlarda vardı ama yinede ben her halukarda Çınarınkileri sahipleniyordum. Yavaş yavaş yürüyerek annemin bizim için gönderdiği şoförün yanı geldik ve valizlerimizi bagaja koyup arkaya oturduk. Ben bizim gruptakilerle konuşurken Çınar müzik dinliyordu. Otobüsün kalkacağı yere geldiğimizde bizim tayfa dışarıda sohbet ediyorlardı. Ecmel bizi görünce koşarak boynuma atladı. "Ah canım balım böceğim nasıl özlemişim." dedikten sonra öpmeye başladı. Yanımıza gelen kızlar Ecmel'e "Kızım artık bıraksanda bizde bir sarılıp öpsem yani" diye atarlanırken ben hepsiyle sarılıp öptüm. Erkeklerlede sarıldım. Çınar erkeklere olan şeylerden dolayı beni pek kıskanmazdı. En son olarak Çağan'ın sırtına atladım ve "Uçur beni sipaydi!" diyerek bağırmaya başladım. O da koşmaya başlayında etraftaki bazı gözler bize döndü ve 'napıyo bu değişikler' temalı bakışlarını yolladılar. Çınar bize "Hadi lan otobüse binin kalkmaya az var." diye böğürdü. Otobüsn kapısının orda bağcıklarım çözülünce bizimkilere ben gelyorum siz gidin dedim ve gönderdim ve kenara çekilip bağcıklarımı bağladım. Otobüse bindiğimde bizimkileri göremedim ama öne geçmişlerdir diye düşündüm. Öne gitmeye üşendiğim için arkalarda bir yerlerde boş bir yer aradaım. Boş yer bulduğumda çocuğun boş koltuğa çantasını koyduğunu gördüm. Çocuğa baktığımd kulaklıklarını takıp kafasını cama yaslamış olduğunu gördüm. Seslenmektense dürtmeyi tercih ettim çünkü sonuçta kulağında kulaklıkları var beni duymaz. 'Ah ne kadar zekisin bu beyin kimsede yok boşuna harcıyorsun' diyen iç sesime küfrederek susturdum ve çocuğun omzunu dürttüm. Sanırım hissetmedi çünkü bana bakmadı. Omzuna biraz daha güçlü dürttüm ama yine yanıt yok. En sonunda omzuna sertçe indirdim ve çocuk sıçrayıp bana baktı.
" Burası boş mu? Bence boş o yüzden çantanı çeker misin lütfen?"
"Evet boş." deyip çantasını çekti be eliyle oturmamı işaret ettiğinde oturdum. Kulaklıklarını takmak üzereyken elimi uzattım ve "Arın ben." dedim. Çocuk ilk önce elime sora suratıma baktıktan sonra elimi tutup "Buğra." dedi ve kulaklıklarını geri takıp başını cama yasladı. Aslında çok yakışıklı çocuktu kesin boş değildir. Sarı saçları kahve rengi gözleri vardı. Ben sarı saça mavi gözdense kahverengi gözü daha çok yakıştırmışımdır. Çocuğun suratını incelediğimde çok tatlı ağzı burnu vardı tam sıkmalık. Ay tam sevgilim olcak tip be. Kendimi cimcikledim. Ben ne diyorum ya ben erkeklere güvenmiyorum ben. 'Ay canım benim her erkek baban değil ya elbet bir gün birini seveceksin' diyen iç sesime hak vermek istesemde ben annemin yaşadıklarını yaşamak istemiyorum. Buğra kulaklıklarını çıkardıktan sınra bana bakıp "Ne oldu çok mu yakışıklıyım bir dakikadır gözünü alamadın." diyen buğra'ya "Ha-Hayır dalmışım" diye cevap verip kulaklıklarımı takıp kafamı koltuğa yasladım. Off ya rezil oldum çocuğa. Neyse uyumalıyım ben.Buğra'nın ağzından
Yanımdaki kızı incelediğimde çok güzel bir kız olduğunu farkettim. Mavi gözleri ve siyaha yakın saçları vardı. Küçücük burnu ve pespembe dudukları vardı. Büyük ihtimalle dudaklarında şu kadınların dudağını boyadığı şeyden yoktu. Doğal rengi gibi duruyordu.
'Çok mu beğendin kızı ha söylesene. Bencede güzel kızmış. Yakışırsınız yakışırsınız benden söylemesi.' Küfrederek iç sesimi susturduğumda yanımdaki kızı daha fazla düşünmemek için kulaklıklarımı tekrardan takıp uyumaya çalıştım. Ayrıca ben annemden başka hiç bir kadına bakmamArın'ın ağızından
Uyandığımda Buğra'nın beni izlediğini farkettiğimde kafasını cama çevirdi. Kolunu dürtüp "Daha ne kadar yolumuz var biliyormusun?"
"Az kaldı yaklaşık on dakikalık bir yolumuz var."
"Sağol." diyip gülümsedim. o da bana gülümsedi. Ay gülünce ne kadar tatlı oluyorsun sen ya. Ihııım Ihhım. Kendine gel Arın. Telefonuma gelen bildirimle daldığım düşüncelerimden çıktım. Mesaj Ecmeldendi.
Gönderen: Ecmelitam
'Kızım neredesin ya merak ettik niye yanımızda değilsin😡'Gönderilen: Ecmelitam
'Siz öndeydiniz gelmeye üşendim arkalarda bir yerlerde oturdum'
Gönderen: Ecmelitam
'Tamam zaten az kaldı'
Otobüs durduğunda herkes yavaş yavaş inerken Buğra'nın uyuya kaldığını gördüm ve omzunu dürterek uyandırdım. "Buğra uyan geldik."
"Tamam uyandım." Buğra'nın sesi yeni uyandığı için hırıltılı çıkarken onu orda bırakıp bizimkilerin yanına gittim ve kamp alanına doğru yürümeye başladık. Ben, Ecmel, Arya ve Asel bir kulübede, Çınar, Edis, Çağan ve Burak bir kulübede kalacaktı. Herkes kulübelerine dağıldığında yerleşmeye başladık. "Ay kızlar çok eğlencez yaa!" diyen Ecmel'e "Aynen ya!" diye tepki verdi Arya. Asel "Bolca yakışıklı erkek kesiceeeez!" diye bağırdığında yüzümü ekşitip "Size iyi erkek kesmeler ben dinlenmeyi düşünüyorum diyip yatağa atladım. Ve kendimi huzurlu uykunun kollarına bıraktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kıvılcım
Ficção GeralAşka inanmayan iki gencin aşk, kıskançlık, kavga,eğlence,mutluluk dolu kamp macerası...