Vuslat||FikBel

-3-

Yazar notu:Ne kadar da her bölümü geç geç yükleyen bir yazar... Unuttuğundan ya da başka şeyden değil,moda girmeyi bekliyor.Dizideki Fikbelimiz mutluluktan tavan olarak bitirdi,Özbarsızlığın acısıyla yazıcam artık tüm bölümlerimi ama yazıcam valla. Tek istediğim destek,arkadaşlarınıza falan okutun bir de yıldızlatın şevke geliyorum bölüm yazasım geliyor. İyi okumalar,sizi seviyorum!

Yazar notu2: Fikbel olduğundan mıdır yoksa kalemimi mi sevdiniz bilmiyorum ama bugün gece bir şeyler daha karalayacağım yeni bir şeyler... Yakında atarım buraya,belki onu da seversiniz.

Araba durunca,derin bir oh çekti. Sessizlik onu öldürdüğü için arabadan kaçarcasına indi ardından kapıdaki -nişanlısı sayesinde tanıştığı- tanıdık yüzleri görünce toparlandı ve gülümseyerek,birkaç iş adamına ve onların boya küpüne dönmüş eşlerine selam verdi ve ardından kocaman gülümseyerek son birkaç yılda en yakın dostu haline gelmiş kıza kollarını açtı. Cemre,İngiltere'de bir başına kalmışken ona her türlü desteği veren kız,zengin olmasını sağlayan kız ve tabiî ki bir tanecik nişanlısının ikiz kardeşi. Cemre kocaman bir şekilde ona sarılıp ardından geri çekildi ve Sibel'i süzüp dudak büzdü.

-Büyüleyici olmuşsun.

Kıkırdadı ve ardından Emir'e sarıldı.

-Beni ve erkek arkadaşım Yiğit'i gölgede bıraktınız vallahi.

Gülerek Sibel'i içeri sürüklemeye başlarken konuşmaya devam ediyordu.

-Sizin yeriniz,baş köşe tabiî ki. Ev sahibi olduğunuz için,konuklarda sizin yanınızda oturacak.

Gülerek,masaya çok az uzaklıkta başka bir masayı gösterdi.

-Ben buradayım güzelim,ne zaman spordu maçtı o muhabbete girerlerse bana bir el etmen yeterli,kaçırmaya gelirim seni.

Gülmeye devam ederken Emir'in kaşlarını çatmasıyla gözlerini kırpıştırdı ve Sibel'i Emir'in sürüklemesine izin verirken omuz silkti.

Sibel masaya oturup kanepelerden ağzına atarken etrafına bakındı,Emir'in uyarıcı bakışlarına aldırmadan ağzındaki lokmayı çiğnemeye devam etti. 5 dakika sonra "takım" adı altındaki misafirler akın etmeye başlayınca Sibel gelenleri görmek için pür dikkat kapıya bakmaya başladı. Gelen kişilere tek tek bakıp inceliyor,onunla göz göze gelenlere başıyla selam verip sözde samimi şekilde gülümsüyordu. Gözüne bir grup çarpınca kaşları çatıldı ve dudaklarından mırıltılar döküldü:

-Fikretlerin burada ne işi var?

Ayağa kalkıp üstünü başını düzeltmeye,gördüklerini sindirmeye çalışıyordu. Emir meraklı gözlerle nişanlısını izlerken kaşlarını çattı.

-Sibel... Ne oluyor?

Onlar onu görmeden,gitmeliydi buradan. Aniden karnını tutup nefes aldı.

-Midem,çok kötü.

Emir'in cevabını beklemeden hızlı adımlarla lavaboya koştu Sibel.

***

İçeri girenlerin arkasından yavaş adımlarla içeri girerlerken Fikret -yani Fiko- omuz silkti.

-E hadi ama kardeşim,güya takımın yıldız beşlisiyiz.

Sırıtarak Ali'yle yumruklarını tokuşturdular ve ardından içeri girdiklerinde etrafa hayranlıkla baktılar.

-Agacım,burası mükemmelmiş.

Gülerek Ali Mercan'ın elini sıkıca sardı ve Hakan'a bakıp gülmesini bekledi.