ÜÇÜNCÜ BÖLÜM
Duru gözlerini açmadan önce gördüğü rüyanın etkisinden sıyrılmaya çalıştı.Çingene kadın ona çiçekleri uzatmadan önce:"Mutluluğun için ödemen gereken bir bedel olacaktır,ama güçlü olup,pes etmemelisin."diyordu rüyasında.
Hem de nasıl bir bedel.Kız hala üç gün önce olanların şokundan tam olarak kurtulamamıştı.
Sabahın geç saatlerinde uyandığında, otel odasında Emir'den herhangi bir iz bulamamıştı.Telaşla üzerindeki gelinliği çıkarıp,duş aldıktan sonra Esra ve Kaan'ın karşısına geçip,onların anlattıklarını dinlemişti.
Yerin dibine girmişti Duru.Utanmıştı,kendini aşağılanmış hissetmişti,ama en çok da aşkının karşılıksız olduğuna üzülmüştü.Üzülmek ne kelime,kalbi umutlarıyla birlikte paramparça olmuştu.Ama suçu kimseye atmaya kalkışmamış,kendi aptallığına yanmıştı.Emir'in ayık olmadığını bile bile böylesine hayati bir karar almasına nasıl güvenebilmişti?Yine de hiçbir şey hatırlamayacak kadar sarhoş olduğunu asla tahmin edemezdi,sadece ona hayranlık ve arzu dolu bakışlarla bakan adamın samimiyetine inanmıştı.
"Onu hemen serbest bırakmaya hazırım."demişti arkadaşlarına gururla.
"Hayır Duru!Lütfen acele etme.Bak işte Emir de ikinize bir şans vermeyi kabul etti.Bence onun teklifini kabul et ve üç ay sonra o dönünce oturup konuşur,birbirinizi tanımaya çalışırsınız.Belki herşey yoluna girer ve mutlu olursunuz.Ben bütün gece birbirinize nasıl baktığınızı gördüm."diye itiraz etti Esra.
"Emir biraz fazla kontrollü ve titiz biri,ama özünde dürüst ve güvenilir bir erkektir.Bence de bu şoku atlatınca daha mantıklı davranacaktır."diye onu destekledi Kaan.
Ve karı koca epey bir uğraştıktan sonra Duru'yu da en azından denemesi için ikna etmişlerdi.
Ardından yeni evli çift balayını geçirmek üzere Maldivlere uçmuşlar,Duru'ya da İzmir'e dönüp Cemal beyi yatıştırmak kalmıştı.Esra'nın babası kızgındı tabi,kızı sabah sabah arayıp evlendiğini söylemişti ve adam yıldırım çarpmışa dönmüştü:
"Kızım,sen bari aklı başında birisin,vazgeçirseydin ya şu benim deli kızımı?"diye sitem etmişti Duru'ya.
"Cemal amca,Esra'yı tanımaz mısınız?Kafasına bir şey koydu mu sonuna kadar diretir."
"Haklısın kızım."diye iç çekmişti Cemal bey."Aynı bana benzer zaten,tuttuğunu koparır.Tek üzüntüm kızımı şöyle anlı şanlı bir düğünle evlendirememek.Neyse,olan olmuş,mutlu olmalarını dilemekten başka yapılacak bir şey yok.Eh,bundan sonrasını Cevat efendi düşünsün artık.Tank gibi bir geline sahip oldu."diye de keyiflenmişti ezeli rakibi,hali hazırdaki dünürünü düşünerek.
Ardından Duru'ya düğün hediyesi olarak dolgun bir çek vermekte ısrar etmiş,eski bir dostu olan Emir'in amcası Timur Aslan'a selam söyleyip,kızı yolcu etmişti.
Ve böylece Duru Eskişehir'e ayak basmıştı.Telefon numarasını Esra'dan almış olan Emir,kızın tam da arkadaşlarıyla bu konuyu görüştüğü sırada soğuk ve mesafeli bir mesaj göndermişti ona.
"Duru hanım,arkadaşlarımızın bizi soktuğu bu aptalca maceradan dolayı hala aklımı toparlayabilmiş değilim.Ne yazık ki bu saçma durumu uygun bir şekilde sonlandırabilmemiz için işbirliği yapmamız gerekiyor.Benim kararım, Eskişehir'e gidip orada benim dönüşümü beklemenizdir.Dayımı bu komik hikayeden haberdar edeceğim ve dönüşüme kadar sizinle o ilgilenecektir.Yok,eğer sizin farklı fikirleriniz varsa,onları uygulamakta serbestsiniz.Adımı lekelemediğiniz sürece istediğinizi yapabilirsiniz.Saygılar.Emir Türkmen."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇILGIN NİKAH (Tamamlandı)
Short StoryKadere inanır mısınız? Ya da tesadüfler mi yönlendirir hayatınızı sizce? Belki de herşey sizin iradenize bağlıdır? Veya sadece siz öyle olduğunu sanıyorsunuz... Öyle ya da böyle... Siz ne yapın edin,karşınıza çıkan mutluluk şansını ıskalamamaya bakı...