güneş ışıklarının camdan içeri süzülmesiyle gözlerimi ovaladım ' aman tanrım ne sıcak bir gün die düşünürken aşşağıdan bağıran kardeşim kerem'in sesiyle ayağa kalktım ve banyoya doğru ilerledim aynı zombilere benziyordum çirkin ve şapaşal bir zombi hemen giyinip aşşağı indim babam ve kerem kahvaltı yapıyordu yanlarına gittim bişiler atıştırdım ve okula gitmek için servis beklemeye başladım...'' ah işte nihayet gelebilmişti '' servisin en arka köşelerine geçip kulaklığımı taktım. 16 yaşında bir kızdım ve hala önümde oturan çocukların izlediği animasyon hoşuma gidiyordu . evet ada'nın dünyasına hoş geldiniz ! :) yavaş yavaş okula geliyorduk tam şarkının en güzel yerinde arda bana doğru bişiler anlatmaya çalışıyordu kulaklığımı çıkardım ve 'ne var arda gine saçmalicaksan şimdiden konusma lütfen ' dedim ' hayırr bekle ! ben sana berk'i sölicektim dedi ' ne berk mi ? nolmuş ona diye aceleci bir telaş içerdiğimin farkındaydım ' arda ceren ve onun hakkında saçmalayıp durdu . onu dinlemeyip servisten indim . tam ilerlicektim ki bir çocukla çarpıştım ' biraz dikkat etsene ! ' dedim sert davranmıştım ' özür dilerim seni farketmedim izin ver kitaplarını yerden alıyım ' dedi ' yok bırak istemez sakar şey ' dedim tam aşaşğı eğilmiştim kitapları alıcaktım ki oda eğildi göz göze gelmiştik çok yakındık gözleri gerçekten güzeldi , tipi ise tam bir şebek :D 2 yada 3 dk boyunca öle bakıştık sonunda gözlerimi kaçıran ilk ben olmuştum emre ve çağla ve nerden baksanız servisin orda olan herkezin bize baktığını fark ediyordum gözüm emre ve çağla'nın ellerine takılmıştı ? çıkıyorlarmıydı ? ne? nasıl? derken yüzümü çocuğa döndürdüm samimi ve ukala bir şekilde - selam ben kaan dedi - ben ise hala emreyle çağlaya bakıyordum bianda dönüp - selam bende ada dedim ve tanıştık bu hoşuma gitmişti - bu telefonum istersen ara dedi ve yanağımdan bir makas aldı . ne makası öküz makas yerine bahçivan buçağı kullanıyor sanki o giderken çağlaya dönüp ' hayırdır ? zafer ! ' işareti yapıp dil çıkardım çok yetenekliydim :D