2.bölüm

693 5 2
                                    

Sabah siyah okul eteğimi beyaz gömleğimi giydim. Saçımıda bağlayıp biraz rimel sürdüm. Aşaşağıya indiğimde mert aşağıdaydı. Tabi sinan amcada yani cici babam. Sinan amca beni gördüğünde günaydın kızım gel bizde kahvaltı için seni bekliyorduk dedi. Vay canına kahvaltı için beni beklemişler. Ama mert öküz gibi yiyiyor ona ne demeli. Annem de gel kızım otur deyince oturdum. Dünkü kalabalığım için özür diledim. Kahvaltıda biraz sohbet ettik. Sinan amca gerçekten çok samimi insandı çok şekerdi. Sevmeye başlamıştım. Merte gelirsek ağzından bir cümleyi kerpetenle alıyoruz. Saate baktım biraz daha oturursam geç kalıcaktım. Size afiyet olsun benim çıkmam lazım geç kalıcam deyip annemin yanağını öptüm. Sinan amca merte hadi oğlum masalı bırak deyince hayır ben giderim teşekkürler dedim ama yinede ısrar edince mertle gitmek zorunda kalmıştım. Arabada mertle konuşmaya çalıştım. Babanın evlenmesini gerçekten istiyormusun dedim. Bana yandan bakış atıp seni ilgilendirmez dedi. Vay buz kalesi sonunda konuştu. Niye hiç konuşmuyorsun diye sorduğumda sadece bakmakla yetindi. Annen dedim nasıl öldü. Arabayı ani bir frenle  durdu. Biraz öne doğru savruldum. Napıyosun be dedim. Bana sinirlice bakıp herşeyi ne diye merak ediyorsun lan napıcan annemi öğrenip ama dur çok merak ediyorsan söyliyim annem gözümün önünde öldürüldü ben ondan akan kanlara elimi sürdüm onunla yerde yattım deyince ağzım açık kalmıştı. Sorduğuma bin pişman olmuştum. Şuan çok kötü duruyordu merti hiç böyle görmemiştim sertti böyle hüzünlü değildi. Bugün mert hakkında düşündüklerimde yanıldığımı fark etmiştim. Benim annemin ölümüne bu şekilde tanık olsam hayattan soyutlaşırdım. Ama bugün birşeye karar verdim merti dünyaya geri getiricektim. Mert sinirle arabayı çalıştırdı. Okulun önüne gelince durdu. Belki bunu yapmamam gerekirdi ama onu yanağından öpüp özür dilerim diye fısıldadım. Hemen arabadan inip en yakın arkadaşım ecenin yanına koştum. Az sonra mertte gitmişti. Eceyle birbirimize sarıldık. Ece arabadaki kimdi diye sorunca mertin annesi kısmını atlayıp herşeyi anlattım. Ecenin ağzı açık kalmıştı. Yani şimdi bir üvey baban ve üvey abin oluyor öylemi diye sorunca sorarkenki surat ifadesine gülerek evet canımcım dedim. Ee çocuk yakışıklımı diye sorunca yalandan öksürüp ne biliyim kızım yakışıklı yani aman boşver ilk ders ne diye sordum. Matematik cevabını alınca ağlıycaktım. İlk ders matematik mi olur. Hoca derse girdiği gibi ders anlatmaya başladı. Telefonuma bildirim sesi gelince telefonuma baktım. Bu numarayı bilmiyordum. Mesajda çıkışta seni alıcam babam söyledi bir yere kaybolma yazıyordu. Mert olduğunu anladım. Tamam yazıp gönderdim. Sonrada merti buz kütlesi diye kaydettim. Çıkış saatinde bitmiştim gardaş bu ne yaa. Dışarı çıktığımda kızların bir yere toplandığını gördüm. Bende merak ederek oraya gidince kızların merti kestiğini gördüm hemen bir kızın kafasına vurarak evinize gidin lan napıyonuz burda terbiyesizler deyip koşarak mertin yanına gidip hiç konuşturmadan arabaya tıktım. Bu ne ya. Dur bir dakika ben niye bu kadar sinirlendim. Çünkü o bana emanet nede olsa burası benim çöplüğüm deyip kendimi onayladım. Arabada mert bana baktı ve kızlar güzelmiş bu okulamı gelsem dedi. Mert başka bir okula gidiyor bu arada. Ne o çokmu beğendin dedim. Yalan yok güzeller dediğinde sinirlendiğimi hissediyordum. Onlar sana bakmaz diye söylendim. Oha çarpılıcam. Mert ufak bir kahkaha attığında gülüşünün çok güzel olduğunu fark ettim. Ne diyorum ben ya. Benim şu suratımamı bakmazlar deyip tek eliyle suratını gösterdi. Bu çocuğun ağzımı açılmıştı. Onunla yol boyunca birdaha hiç konuşmadım. Uyuz ne olucak. Eve gittiğimizde yemek hazırdı. Bu arada annemle sinan amca 2 gün sonra evleniyor. Ben evimden gitmek istemediğim için burda kalıcaz bari ona karışmasınlar dimi ama? Yemeğimizi yedikten sonra  bahçeye çıktım. Mertte bahçedeydi. Artık bize taşınmaya başlamışlardı. Kulağındaki kulaklığın tekini çıkarıp kendi kulağıma taktım. Kötü bir bakış atsada bir şey söylemedi bende umursamadım. İsmini bilmediğim bir şarkı dinliyordu. Ama güzeldi. Biraz sonra uykum gelmişti. Mertin omzuna kafamı yasladım. Mertin bana baktığını hissetmiştim ama ben bakmamıştım. Biraz sonra birinin kucağında olduğumu hissetmiştim ama gözlerimi açamamıştım. Kendimi yumuşak bir yerde hissettim ve uykunun beni tamamen ele geçirmesine izin verdim.

üvey abimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin