5. bölüm

519 3 0
                                    

Sabah uyandığımda mert yanımda yoktu. Dün gerçekten çok güzel uyumuştum. Nedensizce mertle uyumak beni rahatlatmıştı. Onun kokusu bir başkaydı ve ben gerçekten onu abim olarak görmek istemiyordum. Bu çok farklı bir histi. Hemen telefonumu elime alıp merti aradım. 2. çalışta açtı. Mert dedim. Ne var masal dediğinde üzülmüştüm. Neden bağırdıki. Şey sabah yanımda yoktun merak ettim dedim. Merak etme dedi. Beni merak etme zaten dün akşam beraber uyumamız tamamen hataydı dediğinde telefonu suratına kapattım. Halbuki ben neler hayal etmiştim. Bugün okula gitmek istemiyordum. Yatakta oturup ağlamaya başladım. Neden böyle davranıyor ki dünkü adam nereye gitti. Ahh aptal kafam hala onu düşünüyorum. Ama ne yapabilirim mert beni herşeyiyle rahatlatıyor ve ben asla onu kaybedemem. Hemen gözyaşlarımı sildim. Aşağıya inip kahvaltımı yaptım ben güçlü bir kızdım ve şimdide güçlü olucaktım. Akşam mert eve geldiğinde ilk iş aramızı düzeltmek diyip gülümsedim.

Akşam saat 8.40 olmuştu ama mert hala yoktu. Tam onu arıyacakken kapı çaldı. Koşarak kapıyı açtım. Karşımda sarışın kısa bir elbise giymiş alımlı bir kadın vardı. Ve yanında mert. Olduğum yerde kaldım. Ne yani mert eve kadın mı getirmişti. Mert ee cekilsende geçsek dediğinde şokla merte baktım. Mert beni eliyle yana kaydırarak kızın belinden nazikçe tutup içeri götürdü. Kalbim ağrıyordu. Ağlamak istiyordum ölene kadar ağlamak ama ben onun kimiydim ki üvey kardeşimi ben onun için bir hiçtim salak kafam beynimde neler planlamıştım. İçeriye geçtim. Kız mertin omzuna kafasını yaslamıştı. Mert ise elini kızın omzuna koymuştu. Korku filmi izliyorlardı. Kız korktuğunda merte sıkıca sarılıyordu gerçi her halukalde sarılıyordu da neyse. Üstünde kırmızı mini bir elbise vardı. Göğüsleri resmen ben burdayım diye bağırıyordu. Canım bana içecek koyar mısın dediğinde sinirle kalk sen köy hizmetçin yok diye çıkıştım. Aa tatlım ben misafirim ama ayıp oluyor dediğinde sinirle gülerek ordan umrumda gibi mi duruyor dedim. Kız gözlerini devirerek ayy mert kardeşin çok ukala dediğinde mert bana bakarak ben koyarım dediğinde gözlerim dolmuştu. Ben beni savunur zannederken mert kıza içecek koyucağını söylüyor şaka gibi mert kıza içecek koyduğunda kız yaklaşarak mertin dudağını öptü. Sonra geri çekilip merte sarılarak filmi izlemeye devam etti. Mert ise bana bakıyordu. Mert benim dudağımın kenarını öptüğünde kısmen ilk öpücüğümü ona vermiş oluyordum. Ama o benim karşımda bir kızın onu öpmesine izin vermişti. Ayağa kalktım burda ağlamak istemiyordum. Koşarak odama çıktım. Kapımı kapatıp yere çöktüm. Bu olanlar çok fazlaydı ben kendimi kötü hissediyordum. Merte niye böyle şeyler hissediyordum. Niye kıskanıyordum bunların cevabı sanırım ona aşık olmaya başlamamdı. Kafamı deli gibi iki yana sallamaya başladım. Merte mi aşık olucaktım ben? o kadar erkek varken mert mi? Evet işte oydu ben ona aşık olmuştum onun kokusuna yüzüne kalbine herşeyine aşık olmuştum. Ben bu dünyadaki en kötü hastalığa yakalanmıştım bu hastalığın adı aşktı. Ve ben bu hastalığın tek tedavisi mertti. Bunu düşünerek daha çok ağlamaya başladım ben kendime ona aşık olduğumu itiraf ederken o başka bir kızla aşağıdaydı bu iğrenç...
Biraz daha oturduktan sonra uykum geldi aşağıda mertle o kız napıyor bilmiyordum. Bilmekte istemiyordum. Yatağıma gidip üstümü örttüm. Gözlerimi kapattım ama uyumuyordum. Biraz sonra kapım açıldı gözlerimi sıkıca yumdum mertin kokusuydu bu yavaşça türü yerel yanıma geldi. Yatağımın boş tarafına oturdu. Bana arkası dönük olduğu için gözlerimi açtım. Gömleğini çıkarıyordu. Gözlerimi kocaman açarak yutkundum. Bu niye gömleğini çıkarıyor acaba burayı kendi odasımı sandı! Gömleğini çıkarıp yanıma yattığında heyecanlanarak biraz yana kaydım. Mert elini belime sarınca şaşırarak biraz daha geri çekildim aşağıda başka kıza sarılıyor şimdi gelmiş bana sarılıyor oh ne âlâ memleket yataktan biraz daha kayınca az daha yere düşüyordum ki bir çift kol beni belimden sıkıca tuttu. Gözlerime bakarak neden rahat durmuyorsun dedi. Sinirle belimdeki ellerini itip ayağa kalktım odanın ışığını yaktım. Mert şaşkınca bana bakıyordu. Sinirle hani benle uyuyarak pişmanlık yaşamıştın niye geldin ne oldu o kız seninle uyumak istemedimi dedim. Mert ayağa kalktığında gözlerim vücuduna kaydı. Ama bu ne ya her yer kas her yer baklava. İyi baktın dediğinde saşkınca merte baktım. Sonra sen niye üstünü çıkardın diye sordum. Böyle rahat ediyorum diyip güldüğünde peki dedim.  Peki kendi odana niye gitmedin hani pismandın diye bağırdım. Mert sinirle yanıma gelerek beni duvara sertçe yasladı. Olmuyor lan diye bağırdı. Sensiz uyumak zor geldi sabah kafam güzeldi. Her yerde seni düşünüyorum lan çıkmıyorsun aklımdan sonra aklıma üvey kardeş olduğumuz geliyor babama sinirleniyorum seni kardeşim olarak görmüyorum diye sertçe konuştu. Dudaklarım kıvrıldı demek ki o da beni düşünüyordu tıpkı benim gibi ürkekce ellerimi kaldırıp yanaklarına koydum. Şaşırsada tepki vermedi.  Bende dedim bende seni abim olarak görmüyorum göremiyorum dedim. Sonra ise yavaşça ayak ucumda yükselerek hep yapmak istedigim şeyi yaptım. Onu öptüm. Mertte karşılık verince daha güzeldi. Mert beni sertçe kendine çekerek daha sert öpmeye başladı. Belki birbirimize seni seviyorum dememiştik ama ben onu sevdiğimden emindim. İllaki hazır olduğu zaman mertte söylerdi. Ben o günü sabırla bekliycektim. Nefes almak için ayrıldığımızda kulağına yaklaşarak seni seviyorum diye fısıldadım. Elimle mertin ağzını kapatıp ne zaman hazır olduğunu düşünürsen o zaman söyle ben sabırla beklerim dediğimde beni kendine çekip sertçe öptü bu onun bana teşekkür etmesiydi ayrıldığımızda sıkıca merte sarıldım. O da bana sarıldı. Birlikte benim yatağıma gittik ve kokularımızı birbirine karıştıracak şekilde sarıldık deyim yerindeyse merte resmen koala gibi yapışmıştım. Mert başıma öpücükler kondururken ona daha sıkı sarılarak seni seviyorum iyi geceler sevdiğim diyip gözlerimi kapattım en son mertin iyi geceler meleğim dediğini duymuştum.

üvey abimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin