Pazar gününe çalar saat ile baslayınca içimden hayal gücümü aşacak derecede küfürler savurdum. Yanımda ki Azra'nın da bende farksız bir şekilde kalktığını gördüğümde gülümsedim.koca öküzün bize bağırarak bir şeyler söylediğini anlayınca gözlerimi devirdim . Bir kerede insancıl hir şekilde beni uyandırsa bi tarafları eksilecekti sanki.Bu arada koca öküz benim abim olur . Adı Kaya ama ben ona öküz gibi olduğu için koca öküz diyorum . "Koca öküz biraz sakin" dediğim de oda ya girmişti ve hayvan direk üstüme atladı onun acısını çekerken Azra ' nında "altta kalanın canı çıksın "diye cırlamasını duyduğum da üzerimde ki ağırlık biraz daha artmıştı. Biraz boğuşma merasiminden sonra piknik için hazırlanmamız gerektiğini bildirdigimde benim koca öküzüm bu iş size düşüyor ben erkeğim diyerek işten kaytardı .üsengenç pislik koca öküz. Neyse koca öküzden kurtulunca Cenk yani sevgilime Günaydın mesajı atmak zorunluluğu hissettim . Sabah sabah aklıma gelmesi tuhaf neyse bu düşünceyi bir kenara atıp Azra ile piknik sepetimizi hazırlamaya başladık . Azra 'nın bugün bizde kalması iyi olmuştu yoksa bu sepeti nasıl hazırlayacaktım . Ben hem sakar hem üşengenç birisi olduğum icin bu sepeti hazırlamam akşamı bulurdu . Azra ise benim tersime çalışkan inegin teki . Mesaj geldiğinde telefonumu aldım ve mesajı baktım. Cenk'dendi . "Sanada günaydın aşkların en güzeli. "
Ve sonunda piknik yapacağımız yere geldik. Koca öküz mangalı yakarken biz de Azra ile sofrayı kurduk yemek yerken ben ve koca öküz kıtlıktan çıkmış gibi yerken Azra herzaman ki gibi yavaş yavaş yiyordu Allah ım bu kızla nasıl arkadaşım ben
"Azra sen yemeğini bitirdiginde biz diğer öğüne geçecegiz tatlım " dedim ağzıma kocaman bir et parçası atarken
azındakileri yuttuktan sonra bana cevap vermeye tenezzül etti sonunda .
"Sahra şu yemekle yememle ilgili esprilerinden bıkmadın mı yeter bence "
evet Benim ismim Sahra annem koyduğu için ismimi cok seviyorum .
Azra nın degidigini umursamayarak omuz silktim .
Sofrayı toparladıktan sonra Azra ile dolaşmaya çıktık . Geri döndüğümüzde bilekliğimin kolumda olmadığını farkettim . O bileklik bana annemden kalan tek şey olduğumdan dolayı benim için çok önemli ve onu bulmam gerekiyor.
" Hasiktir bilekliğim "
dediğimde .Azra da çok telaşlandı . gittiğimiz yerleri tekrar dolaşmış sayılırdık sadece bir yer kalmıştı ve ben çok korkuyordum.
" Ya orda yoksa "
" Saçmalama orda kötü düşünmeyi kesermisin "
bir ses geldiginde yerden kafamı kaldırıp karşımdaki ultra yakışıklı çocuğa baktım
"Birşey mi arıyorsunuz ?"
" Evet bilekligimi kaybettim benim için cok değerli "
dediğim de çocuğun gülümsemesi genişledi
" Dört yapraklı yonca varmıydı bu bileklikte "
dediğinde farkında olmadan ultra yakışıklı çocuğun üzerine atlayarak kemiklerini kırarcasına sarıldım ne yaptığımı idrak ettiğimde kendime küfürler savurak çocuğu bıraktım ultra yakışıklı cocukta şaşkınlığı üstünden atınca elindeki bilekligimi gösterince Azra ile zafer dansımızı yapmakmak icin kendimizi zor tuttuk .
" Çok teşekkür ederim bu bileklik benim için çok önemli " dedim gülümseyerek
" Gözlerinden belli oluyor gözlerin dolmuş " dedi
gözlerimin dolduğunu Cenk bile farketmezken hic tanımadığım birisinin farketmesi cok farklı bir duyguydu gülümsedim " Tekrardan çok teşekkür ederim şimdi gitmem gerek abim bekliyor " diyerek oradan uzaklaştım