Artık ''hayırdır?'' diye sormuyorum bile. Sormak istedim, ''neden ben değil de, o?''. Ve ona bakışını yakaladım. İlk defa bu kadar içten gülüyordun. Peki ben yanlışmıydım senin hayatında, bir gün olsun üzdüm mü seni? Göz yaşın aktı mı benim için? Tabi ki Hayır!..
Belki de seni adam gibi sevdiğim için bu durumdayım, kim bilir. Ama hala değişmeyen bir şeyler var. Şu halde görsem bile olmuyor, unutamıyorum seni!..
Neyse, ne diyordum? Yanındaki kız ve ona gülüşün...
Sen bilmiyor muydun, ona bakarken canımın nasıl yandığını? Aklıma gelmişken sormak istiyorum, ona da sözler verdin mi? ''Merak etme ben hiç gitmeyeceğim, seni hiç bırakmayacağım'' diye?..
Yanındakinin de suçu yok aslında! O da benim gibi zavallı, inanmıştır. Yalan sözlerine, yalan kalbine...
En çok da şu soru aklıma takıldı. Titriyor mu ellerin, onun ellerini tutarken? Heyecanlanıyor musun, ona ''Seni Seviyorum'' derken?..
Daha bir çok söz var sana söylemek istediğim, ama yoruldum. Dilim dönmüyor artık, susuyorum...
Gönlüm ona baktığın anı kaldıramıyor. Nefes alamıyorum seni düşünürken. Hiç aklımdan çıkmıyorsun. İçim yanıyor...
Kısacası artık takamamaya çalışıyorum. İster elini tut, ister sarıl ona, hatta hiç bırakma. ''Seni Seviyorum''lu kelimeleri sırala! Bana da sensizlik ve suskunluk kalsın. Her zaman dediğim gibi, sen mutlu ol; hakkım da, sevgim de helal olsun...