Vampir denen konuyu kafama takmak istemiyordum.Veya Dawsonu.Odama girince hiç cesaret edip de bakamadığım güneşe bakmak istiyordum.Acaba nasıl bir görüntüsü vardı.Benim canımı yakan bir şeyi merak etmek çok tuhaf doğrusu.
Ben vampir değildim.Bunu biliyorum çünkü benim geçirdiğim şey sadece psikolojik bir rahatsızlıktı.Dawsonun ki ise açıklayamadığım bir hastalıktı.Bana göre bu böyleydi.Hiç bir şeyi düşünmek istemiyordum.Eskiden olduğu gibi davranıcaktım.
Odamın kapısına doğru yönelip kapının kolunu çevirdim.Merdivenlerden inerken bir kız bana bakıp gülüyordu.Bu kadar komik olan da neydi ?.Anlam veremiyordum.
Aşağı indiğimde bahçede yürümeye başladım.Hep karanlıkta dışarı çıkmam dışarıdan beni ürkünç biri olarak gösterse de gecenin ayrı bir güzelliği vardı.Ayın ışıkları,yıldızların parlaklığı ve cırcır böceklerinin şarkısı geceye renk katıyordu.
Bahçenin ortasındaki ağacın yanında biri duruyordu.Arkası dönük olduğu için yüzünü göremiyordum.Elindeki resme çok dikkatle baktığı burdan bile belli oluyordu.Yüzünü dönünce bana baktığını gördüm.Bir süre bakıştıktan sonra oradan uzaklaştım.
Bağırış sesleri duyunca o tarafa doğru koşmaya başladım.Delta grubundaki Daphne yere düşmüştü.Ayağındaki kanları görünce mor gözlerim ortaya çıktı.Dişlerim sivrileşti ve parmaklarımdaki tırnaklarım uzamaya başladı.Kimse görmesin diye üstümdeki kapüşonla yüzümü kapattım.
Kendimi kontrol altına almaya çalışıyordum.Ama bir türlü olmuyordu.İçimdeki güce karşı geldikçe canım yanıyordu.Tırnaklarımı kapatmak için kapüşonumun kollarını uzatıp elimi içine koydum.
Yanıma doğru gelen Dawson kolumdan tutup beni ordan uzaklaştırmaya çalıştı.Binanın arkasına geldiğimiz de "kendine gelmelisin Başak"dedi bana bakarak.
"Ben kendimi kontrol edemiyorum"diyerek çaresiz gözlerle ona baktım. "Onun kanını içmeliyim"dedim.Ve gözlerim iyice morlaştı.Dawsonun kollarını belimde hissedince sinirleniyordum.Koşmaya çalışıyordum ama o beni sıkıca tuttuyordu. "Bırak beni"diyerek bağırıyordum.Ne kadar koşmaya çalışsamda o beni daha sıkıca tuttuyordu.
Yüzümü çevirince dudağını dudağımda hissetim.Ve mor gözlerim kaybolmaya başladı.Dawson beni öpmüştü.Sadece şaşkınlıkla ona bakıyordum.Ne diyeceğimi bilmiyordum.
"Artık iyisin"dedi Dawson yanımdan uzaklaşarak.Sadece arkasından bakmakla yetinmiştim.Neden beni öpmüştü.Sakinleşmem için miydi ?.Kendimi bile tanıyamamışken o beni nasıl bu kadar iyi tanıyordu.
Mia beni dürtünce kendime gelip etrafıma bakındım.
"Hey sen iyi misin ?"dedi bana bakarak.
"Evet iyiyim"dedim gözlerim hâlâ onu arıyordu.
"Geç oldu hadi gidelim artık"dedi Mia.
"Olur hadi gidelim"dedim ona katılırcasına gülümseyerek.Odalarımıza doğru gittiğimizde tek düşündüğüm bugünkü yaşadığım olaylardı.Neden bu kadar çok olay yaşıyordum.Yatağıma girip yorganımı yüzüme kadar çektim.Yatağım pencerenin yanındaydı.Yorganımla birlikte pencerenin önüne geçip ayı seyrediyordum.
Dışarıdan hayvan ulumaları geliyordu.Huzura benzeyen bu sesler hoşuma gidiyordu.Gözümü kapattım beni bekleyen şeyler umurumda değildi sonuçta yaşayıp deneyim kazanıyorduk.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ben Bir Vampir Miyim ?
VampireBaşak yetimhanede yaşayan tuhaf hareketlere sahip olan bir kızdır ailesi tarafından yetimhaneye atılan Başak yaşıtlarına göre çok farklı davranışlara ve alışkanlıklara sahiptir.Yetimhanede saldırdığı bir kızın kanını içtiği için yurt dışındaki ıslah...