1.bölüm

310K 7.5K 661
                                    

Hıçkırıklarım okulun koridorlarında yankılanırken adımlarımı hızlandırıp kızlar tuvaletine girdim. Neden bende diğer inanlar gibi sessiz bir şekilde ağlayamıyorum ki?

Aynada kendime baktıkça daha fazla ağladım. Onu hatırladıkça daha da fazla...

Neden gelmişti ki? Tam her şey yoluna girdi derken neden karşıma çıkmıştı?

Yeterince acı çektim zaten. Daha fazlasına nasıl dayanabilirim ki?

Şimdi size her şeyi en başından anlatacağım.

Adım Günce. Özel Elit kolejinde okuyorum. 17 yaşındayım yani 11.sınıfım. Onunla 9.sınıfa giderken tanışmıştık. Henüz ilk sınıf olmamıza rağmen o popüler biriydi. Üst sınıftaki kızlar bile ona hayranken ben nasıl ona aşık olmayı engelleyebilirdim ki? Aslında başlarda onun dış görünüşünden etkilenmiştim ama aşık değildim. Sevmiyordum bile. Söyledim ya sadece dış görünüşünü beğeniyordum.

Yaptığım bir sakarlık sonucu beni farketmişti. Aslında o an ondan nefret etmiştim. Kendini beğenmiş, ego yığınından başka bir şey değildi. Sonraları istemsiz olarak aynı ortamlarda bulunmak zorunda kaldık ve ben bu süre içerisinde onu tanıma fırsatını bulabilmiştim.

Aslında o farklıydı. Hani şu klasik kötü çocuklar var ya işte onlardan değildi. Aslında evet o bir kötü çocuktu ama yinede diğerleri gibi değildi.

Gün geçtikçe daha çok bağladı beni kendine. Onu tanıdıkça daha çok bağlandım ve ona aşık oldum. Sürekli onu düşünüyordum, hep onun yanında olmak istiyordum. Ne arkadaşlarım ne de ailem onunla olmamı istemiyordu. Özellikle de babam. Ama yinede onları dinlemedim ve kalbimin sesini dinledim.

Doruk Yazgan. İşte kalbimi çalan çocuk bu.

Kendisini sevdiğimi biliyordu ve biz...takılıyorduk. Evet sadece takılıyorduk. Doruk Yazgan'ın asla sevgilisi olmaz. Bütün kızlar etrafında dönerken neden kendini tek bir kızla sınırlasın değil mi ama(!)

Yine de beni diğer kızlardan farklı görüyordu. Diğerlerine davrandığından farklı davranıyordu. Onlarla en fazla beş,altı kere görüşürken beni sürekli yanında istiyordu.Beni sahipleniyordu. En azından bunu başarmıştım. Doruk'un arkadaşları bile buna şaşırmıştı. Çünkü o kimseyi sahiplenmeyen biri.

Bu yüzden okulda ki kızlar, daha doğrusu Doruk'un etrafında ki bütün kızlar bana karşı taraf almışlardı.Ama onları umursamıyordum ki. İstediğim tek şey Doruk'un yanında olabilmekti. Ve bir gün onu kendime aşık edeceğimi umuyordum. Bu çok zordu. Çünkü o asla aşık olmaz! Ama ben bunu başaracaktım. Zor olanı başarmıştım zaten. Beni sahiplenmesini sağlamıştım. Şimdi sıra imkansızı başarmaktaydı.

Her şey gayet güzel giderken Doruk beni arayıp söylemesi gereken önemli bir şey olduğunu söylemişti. Bunu söyleyince gerçekten heyecanlanmıştım. Belki de beni sevdiğini söyleyecekti. Aşık değildi bana bunu biliyordum ama belki de seviyordur diye düşündüm. Benden hoşlandığını söylese bile yeterdi bana.

Onunla buluşmaya gitmiştim ve bilin bakalım ne oldu? Tabiki de benim hayal ettiğim gibi bir konuşma yapmadı. Gideceğini söyledi. Yurt dışında okuyacağını söyledi. Ona beni bırakmaması için yalvarmıştım ama o umursamadı bile.Beni öylece bırakıp gitti.

Ve şimdi yani iki yıl sonra hiç bir şey olmamış gibi geri döndü.

Aynada kendime bakarken birden bağırmaya başladım.

''Neden geri döndün ha neden?''

Özlem koşuşturarak yanıma geldi. Eminim ki neden ağladığımı biliyordur.

Beni kendine dönderdi.

''Ağlama! Ağlamayacaksın. Artık onun için yıpratmayacaksın kendini.''

''Yapamam. O gittikten sonra ne kadar zor zamanlar geçirdiğimi biliyorsun. Şimdi her gün onu görerek yaşayamam.''

''Yapmak zorundasın Günce. Güçlü olmak zorundasın.''

Kendime engel olamayıp ağlamaya devam ettim. Özlem benim en yakın arkadaşımdı. İlk arkadaşımdı. Ve Doruk gittikten sonra neler yaşadığımı çok iyi biliyordu.

''Bana bak Günce.''

dediği zaman başımı ona doğru çevirdim.

''Ben yanındayım tamam mı?Şimdi ağlamayı bırak. Kendini toparla ve Doruk'a neler kaybettiğini göster. Seni bırakıp gitmesinin sonuçlarını ona göster.''

Haklıydı. Güçlü olmak zorundaydım. Beni üzgünken görmemeliydi.Eğer beni düşünseydi zaten bırakıp gitmezdi.

Bakışlarımı aynaya çevirdim. Ağlamayı -her ne kadar zor olsada- durdurdum. Göz yaşlarımı silip saçlarımı düzelttim. Yapabilirdim. Beni bırakıp gittiği için onu pişman edebilirdim.Ve şu an istediğim tek şey buydu.

Öncelikle herkese merhaba. Yeni hikayemle karşınızdayım. Bu hikaye için karakterleri falan çok düşündüm. Umarım beğenirsiniz. Okuduktan sonra votelerseniz ya da yorum yaparsanız sevinirim. Okuyucu sayısı belli bir sayıya ulaşınca yeni bölüm gelecek. Hepinize şimdiden teşekkürler.

Seni Unuttuğumu HatırlamıyorumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin