Robert gittikten sonra Hannah hanım o lanet olası ağzını açıp konuşmaya başladı.
'' Anlaşılan okula adımını atar atmaz erkekleri ayartmaya başlamışsın UFAKLIK ! '' Ufaklık? Bu kelimeden nefret ediyorum. Sanki bilerek vurgu yapmıştı.
"Biliyor musun Hannah senin kötü biri olduğunu düşünmüyorum. Sadece o şekilde davranıp havalı olmaya çalışıyorsun. Hani şu 'bad girl' havaları"Hannah bu sözden sonra gözlerini kocaman açtı. Şaşkınlığının yanında sinirlendiği de belliydi.
''Genelde özenen taraf değil özenilen taraf olurum benimle bundan sonra doğru düzgün konuş yoksa bu okula geldiğine pişman ederim"
Gözlerimi devirmekle yetindim. Çünkü bu söyledikleri gerçekten saçmaydı. O sırada kıvırcık saçlı çok sevimli bir çocuk araya girdi
'' Ah! Hannah her gün ki atarlanmalarını bırakman gerekecek '' Hannah sinirle ayağını yere vurarak yanımızdan gitti.Adını bilmediğim fakat oldukça sevimli olan çocuk konuşmaya başladı
'' Merhaba ben Martin Irwin. Ve sende yeni kızsın herhalde '' diyerek gülümsedi. Gülüşü onu daha da tatlı yapıyordu.
'' Merhaba. Hey benim adım var bir kere '' diyerek kısa bir kahkaha attım. Martin bu kahkahayı gülümsemesiyle karşıladı
'' O zaman öğrenmeyi çok isterim ''
'' Adım Effie . Effie Croos '' dedim ve hafif gülümsedim .
'' Çok güzel bir ismin varmış Effie"
"Şey teşekkür ederim"
'' Tanıştığıma çok memnun oldum Effie fakat gitmem gerek görüşürüz '' diyerek koşarak yanımdan uzaklaştı. Varlığını unuttuğum Ashley konuşmaya başladı
"Heyyy şimdiden 2 arkadaş edindin ha ? '' dedi gülerek
'' Galiba, teşekkür ederim"
"Neden ki?"
"Gelir gelmez yakın davrandığın için" diyerek gülümsedim
"Okul başkanıyım görevlerimden biri"
Somurttuğumu anlamış olacak ki devam etti
"Ama ben seni sevdim!"
"Ya öyle mi? Bende seni sevdim" Basketboll sahasında Ash ve benden başka kimsenin kalmadığını görünce korktum.
'' Effie ! Ders başlamak üzere çabuk olalım '' dedi aceleci bir şekilde
Sonra sınıfa doğru koşmaya başladı tabi kolumu tutmuş beni de çekiştiriyordu.
Sınıfın önünde durunca Ash kapıyı çaldı ve içeriden '' Girin '' sesi gelince sınıfa girdik açıkcası utanmıştım. Yavaşca hocanın yanına doğru ilerledim bana gülümseyerek
'' Merhaba sen Effie Croos olmalısın. Ben matematik öğretmenin Jack Styles. Boş olan yere oturabilirsin Effie '' dedi buna karşılık gülümsedim. Sınıfa bakarken bir kız ile gözlerimiz birleşti bana soğuk bir şekilde bakıyodu içim titremişti acaba yanına otursam kovar mıydı ? Ama başka yer yok ne yapalım . İç sesimle kavga etmeyi bırakıp o kızın olduğu sıraya doğru yavaşça ve çekinerek ilerledim.Ardından dersi dinlemeye çalıştım. Günün geri kalanı da çabucak bitince hızlıca çantamı aldım ve sınıftan çıktım birinin adımı seslendiğini duydum. Bu Martin'di
'' Hey Eff çok hızlısın sana yetişemiyorum'' dedi nefes nefese ve gülerek.
'' Özür dilerim '' dedim masum bir şekilde gülümseyerek
'' Herneyse sana bir teklifte bulunmaya geldim ''
"T-tabi '' dedim.Kekelemiştim resmen ve bundan nefret ediyordum.
