### 2.bölüm ###

125 20 4
                                    

Gölge doğmakta olan güne baktı . Yaz demek yeni öğrenci demekti. Bu gün kader ona kimi getirecekti ? Yavasca odasında hareket etti . Yatakta doğrulup pencereye baktı. Güneşli bir gün gibi duruyordu. Üstüne ılık havalarda giydiği beyaz ince kazağı altına da koyu yeşil dizin altında olan eteğini giydi . Aynadan gri saçlarına baktı. Ne zaman bu beden kurtulacakti? Az kalmıştı hissediyordu. Görevi daha bitmemisti. Çok yakında bitecekti.

Odasından cikti. Merdivenlere bastıkça çıkan ses konağında gitme vaktini hatırlatiyordu. Konakta en az Gölge kadar yaşlıydı. Artık zor dayanıyor gibiydi.

Büyük mutfaga gitti. Kahvaltı için biraz süt ve biraz ekmek yedi. Uzun bir zamandır onun için ne yediğinin bir önemi yoktu. Bedeni gibi ruhunu da yaşlı hissediyordu artık
. Doyduğunu anlayınca durdu. Oturma odasına gidip kahverengi kareli koltuğa oturup beklemeye başladi. Gelecek kişi son öğrenciydi. Bunu hissedebiliyordu . Kaç saat süreceğini bilmeden sadece beklemek.

###....Eş Zamanlılık ....###

Orali olanlar bilir Bursa tepesinde güneşin doğuşunu izlemek muazzamdir. Tabi Aras buraya Manzara izlemeye gelmemişti. Tayfasi : Selim , Akın ve Murat onunla beraber gelecek olanları bekliyordu. Gelecek kişiler üniversitede ki son sınıflardi. Bu aralar dilleri fazla uzamışti. Aras'in druma el koyması gerekiyordu. Gelenler dört kişiydi. Ismi Halim olan öne çıktı

"Seni bücür abilerine dil uzatmaya utanmiyor musun ?"

Aras ve Halim arasında 1 yaş vardı Aras 21 yaşındaydi. Boy olarak da Aras bücür sayılamayacak kadar uzundu .Halimden bile .

Halimin tayfası güldü. Aras

" Birazdan bu bücür senin üzerinde olacak... Kim abi göreceğiz "

Dedi ve Halimin üzerine atladı. Diğerleride birbirleriyle uğraşiyordu.

Aras mühendislik okumasına rağmen dövüş sanatlarina meraklıydi. Aslında yaptığı dövüşlerin sanatla bir alakası yoktu . Yine de o sanat lafıni seviyordu. Ona göre adam dövmenin de bir sanatı vardı. Dövdüğü kişilerde kendi imzasını bırakmalıydı.

Aras 'in yumruğu ile sarsılan Halim kendini toplayıp elini Aras 'in yüzüne doğru savurdu. Aras ani hareketle diğer tarafa kayarken

"Kişisel algılanma refleks meselesi"

diyerek sırıtıyordu.

Halim sinirle onun ustune atladı beraber toprakta yuvarlanmaya başladilar Aras elleri ile onu üstünden fırlattırken . Eliyle üstünü sirkeler gibi yaparak

"Annem üstünü kirletme dedi "

Halim hırsla Aras'a doğru atıldı.

..........

Dövüş bittiğinde Aras eve geldi Aynadan yüzüne bakıp sırıtarak

"Az daha güzelim yüzü bozduruyorduk. "

Kanayan kaşına yarabandi takıp üstündeki tozlu gömleği çıkardı ve kendini yatağa attı. Annesi gerçekten ona kızacakti. Üstü çok kirlenmişti. Ayrıca annesi onun kavga etmesine de sinirlenecekti. Oysa daha küçük bir çocukken onu her türlü dövüş okuluna kaydeden de bizzat ailesiydi.  Yıllarca farklı okullarda, pek çok tarz da dövüş öğrenmişti. Kendisi bile bazen sayısını karıştırıyordu. Hatta bir kere komşularından biri babasına çıkışarak :
" Çocuk mu yetiştiriyorsun muhafız mı belli değil " demişti .

Bunları düşünürken uyuyakaldı. Yüzüne vuran güneş ışıkları ve çalan saat uyanması gerektiğini söylüyordu. 
Aras erken kalkmaktan nefret ederdi ama bugün kalkmak zorundaydı. Anne ve babası onun  için mükemmel bir yaz tatili planlamislardı(!) ve o plan bu gün başlıyordu. Yataktan kalkıp banyo yaptı. Sonra kahvaltı için mutfağa gitti. Anne ve babası masada oturmuslardi. Babası

" Otobüsun 2 saat sonra hareket edecek . Sen hala oyalanıyorsun "

" Otobüs öyle mi ? Söylesenize hangi cehennemde oturuyor bu büyük annem "

"Düzgün konuş Aras ! Bu yazı büyükannenle geçirmek zorundasin . Belki de kışı."

"Hop ! Sırf siz diyorsunuz diye yazımı feda ediyorum. Tanımadığım büyükanneme ...birde kışida orda geçiremem . Hem biliyorsun baba öğrenciyim ben . "
Dedi sırıtarak .
Babası Aras'ın gözlerine bakarak .

" Kim bilir belki de artık öğrenci değilsindir. "
Dedi ve sofradan kalktı.
Aras anlamamıştı . Babasının arkasından ne diyebileceğini düşünüyordu ki telefonu çalıyordu. Arayan sevgilisi Maya idi . ona gideceğini söylemisti.

" Günaydin Sevgilim! "

" Günaydin! 2 saat sonra sevgilin uzaklarda olacak "

"Ben sensiz ne yapacağım aşkim"
Dedi Maya kelimeleri uzatıp çocuk gibi konuşarak .Aras Maya'nin kelimeleri yayarak konuşmasindan nefret ediyordu. Aras bazen bu kızın sırf popüler olmak için kendisiyle takıldığını düşünüyordu . Konuşmayı daha fazla sürdürmek istemiyordu. O yüzden

" Hazırlanmalıyım... "

Dedi ve telefonu kapattı. Odasına geçip sırt çantasıni aldı. Tam kapıdan çıkıyordu ki annesi içeri girdi. Yanına yaklaştı

" oğlum seni ne kadar çok sevdiğimi biliyorsun değil mi?"

Aras bu konuşmanin nereye gideceğini biliyordu. Annesi ya gömleği görmüştü dram yaparak onu cezalandıracaktı yada vedalaşacakti. Galiba şuan vedalaşmak daha ağır basıyordu.  Aras Vedalardan hiç hoşlanmazdı . Sebebini bilmiyordu ama sanki vedalaştığı kişiyi bir daha görmeyecekmiş gibi korkardı. Kısa kesmek için başını salladı ama annesi olayları en baştan anlatmaya kararlıydı.

"Seni kucağıma verdiklerinde ne yapacağımi bilemedim. Anne olmaya hazır değildim . Senin mavi gözlerin bana mutluluk , sevgi ve huzur verdi . Şimdiyse.. "

Konuşmasını bölen hıçkıriklariydi. Aras annesin neden bu kadar üzüldüğünü anlamıyordu. Yoksa gerçekten bir daha görüşemeyecekmiydi ? Boğazına oturuna yumruya rağmen sessizce annesine sarildi. Teselli edecek kelime bulamıyordu. Annesi onu kendinden ayırıp cebinden bordo kadife bir kutu çıkardı.

"Bu bilekliği benden hatıra olarak saklıyabilirmisin ? Annene söz ver bu kapıdan çıkar çıkmaz bunu takacak ve bir daha çıkarmayacaksın . Üzerinde annenin sevgisini ve korumasını hissetmeni istiyorum ."

Annesinin dediklerini başıyla onayladi.

Bileklikte deri bir kayış vardı . Tam ortadada elinde kılıç tutan bir figür vardı. Aras tabiki bu saçma şeyi takmayacaktı. Annesi oradaydi diye şimdilik takmışti. İlk fırsatta çıkarmayı düşünüyordu. Uzun uzun annesinin yüzüne baktı. Belkide her karışını ezberlemek istiyordu. Tuhaf bir şekilde duygusallaşmıştı. Biran önce odadan çıkması gerekiyordu.
.......

Henüz yeni otobüse binmişti ki telefonu çaldı. Arayan Murat'ti

"Abi Halim iti ve adamlari bizim çocuklardan Selim'i yanliz kıstırmis"

Aras derin bir nefes aldı. Tam Halimden beklenecek hareketti. Tahminine göre birkaç hafta içinde Maya 'yı da rahatsız edecek . Hatta büyük bir ihtimal . Sevgili olacaklardı. Maya için kafasında en fazla 3 hafta mühlet veriyordu Aras .
Bunları Murat'a söyleyecek gibi olmuştu ki vazgeçti . Sadece
"Ne yapılacağini biliyorsun ben gelene kadar yetki senin"
Demekle yetindi.
Belkide bundan sonra hep yetki onundur. Vedalaşmanın verdiği duygusallık mı bilemedi koltuğuna yayılırken ama nedense araba uzaklaştıkça kendisinin de herkesten uzaklaştığını hatta yok olduğunu hissediyordu.

Kesişim NoktasıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin