İki ayrı aşk.Peki hangisi gerçek?

391 16 1
                                    

Yeni bir bölümle sizlerleyim efenim!Umarım güzel olmuştur.Hikayenin açıklamasına yazdığım üzere.Bu bölüm aşk üzerine oldu.

İYİ OKUMALAR ! :) 💕

Bana yaklaştığı zaman bir şey söyleceyecek sandım.Fakat olaya dair en son hatırladığım şey Mirkelam'ın havaya kalkan eliydi.Bana sağlam geçirmişti.Tam sol elmacık kemiğimin üzerine.

Tabi orası mosmor.

Mirkelam hızla Deren'i kolundan çekiştirip kantinin dışına çıkardı.

DEREN'İN AĞZINDAN

Olayların ne zaman geliştiğini anlayamadığım şekilde kendimi kantin kapısın önünde buldum.Mirkelam hiç durmadan bazı bazı sövüyor bazen de bir şeyler diyordu.Ama bunları söylediği ses tonu aslan kükremesini sinek vızıltısı bırakacak şekildeydi. -onu siz hayal edin işte-

"...Nasıl böyle bir şey yaparsın gözümün önünde bir de!Ben senin için ne ifade ediyorum Deren?Beni çıldırtmaya mı çalışıyorsun sen?! Senin yüzünden geberip gidicem kavganın birinde!"

Son dediği çok derine işlemişti.Kavgada bir şey olma konusunda daha önceden bir hikayem vardı.Bunu söyleyince çok dokundu haliyle.İstemsizce ağlamaya başladım.Ki ben ağlamayı hiç beceremem ağlamaya başlamıştım.

Bana bönbön bakıyordu.

"N'oldu?"

"Yok bir şey!" diye haykırdım.Tabii ki tek adres kızlar tuvaletiydi.Mehir'le Göksu sesimi duymuş olacaklar ki hemen yanıma geldiler.

"İyi misin?" dedi Göksu.

Değildim,iyi falan değilim.Bu gerizekalı beni deli ediyordu. Yine de "İyiyim." dedim güçlükle.

Aniden Mehir tuvaletten çıktı.Nereye gidiyor bilmiyorum.

MEHİR'İN AĞZINDAN

Tabii ki ilk iş olarak kardeşimi -yani dolaylı olarak beni- ağlatan o pezevenk Mirkelam'ı bulmam lazımdı.Hâlâ olayın şokunu atlatamamış şekilde eli bağırırken yaptığı şekilde havada duruyordu.Ne suratında bir kımıldama vardı ne de bedeninde.Direkt yanına gittim.

"Ne dedin ona?!" cevap vermedi.Belki de duymadı bile beni.

"Ne dedin ona???"diye haykırdım.Bu sefer kendine gelmişti.Aniden bir titredi,düzeldi sonra.

"B-ben onu,onu ağlatmak istemedim." dedi.Bunu ben de biliyordum.

"Ona ne dedin?" dedim tekrar.

Deren'e söylediğinin muhtemelen aynısını bana söyledi.Biraz bekledikten sonra dank etti.Evet son söylediği Deren'i bu hale getirmişti.

Mirkelam'a da olayı anlattım.Şimdiye kadar kendinden büyük egosuna yenik düşüp kimseden özür dilemişliği yoktu.Ama bu sefer hem Deren'den hem Onur'dan özür dilemek zorundaydı.

"Özür dileyeceksin." dedim.Bir an bile beklemeden daha benim lafım bitmeden "Olmaz." dedi.

"Senin seçimin ama şunu iyi bil Deren'i her geçen saniye kaybediyorsun."dedim.Bu da ona dokunmuştu.

Deren'in kızlar tuvaletinde olduğunu tahmin etmiş olacak ki yürümeye başladı.Peşindem gittim.Kırk yıl düşünsem aklıma gelmezdi böyle bir şey yapacağı ama o ağır abi kızlar tuvaletine girmişti.

"Dışarı!" "Hemen hepiniz dışarı!"

İçeride sadece Deren kalmıştı.

ONUR'UN AĞZINDAN

Mirkelam olayını sol elmacığımda koca bir morlukla atlattıktan sonra Eda'nın yanına gitmem gerektiğini hatırladım.Biraz geç kalmıştım.Koşarak sınıfa gittim.

Beni bekliyordu.Tam ağzımı açtım ki benden önce davrandı.

"Sana ne oldu?!" dedi yanağımı kendine çevirerek.Ben "Bir şey olmadı." derken revirin önüne çoktan gelmiştik.Kremi aldı ve çıktık dışarı.

Yalnızca ikimizin olduğu sakin bir yere gittik.Kremi güzelce sürdü.Arada bağırıyordum.Öküz sağlam geçirmişti e haliyle acıyordu.

Sürmeyi bitirdikten sonra sordu "Bunu kim yaptı?"

"Önemi yok.Konumuz da bu değil zaten.Bunun için buluşmamıştık AŞKIM."dedim.Lanet olsun kendimden nefret ediyordum.

"Peki." diyip bir morluğun üzerine bir de dudağıma öpücük kondurdu.Hayatta yaşamam için hiçbir sebep yok artık.ANNEEAĞĞĞ :(

"Konumuza dönelim o zaman." dedi.Bu kız beni sinir etmek için yaratılmıştı.

"Şey...ben tekrar özür dilerim.Sana böyle bi şey yapmamlıydım.Ne bileyim o kadar hızlı ve saçma gelişti ki olaylar.Ben bile sonradan anladım ne olduğunu.Anladığım zaman da dündü zaten.Fark eder etmez de sana yani kalbime mesaj attım."

Gülümsüyordu.Hoşuna gitmişti.Plan için iyi benim için iğrenç bir şeydi.Nasıl bir dümene düştüm ben ya dedim kendi kendime.

Suskunluğumu fark etmiş olacak ki konuşmaya başladı.

"Ben,ben bilmiyorum.Herkes bana yalan söylediğini düşünüyor ama ben inanıyorum sana bütün benliğimle inanıyorum.Gerçekten pişman oldun belki,belki de yalan söylüyorsun ama ben inanmak istiyorum işte." dedi.Çok masumdu o an.Ama yediği haltları da biliyorduk.

"Çıkışta bir yerlere gidelim mi?"dedim."Daha fazla konuşuruz."

"Tamam aşkım nasıl istersen!"dedi iyice boka batıyordum.Vıcık vıcık en nefret ettiğim.-kız yani vıcık olan bok değil yanlış anlamayın sdfghjk-diye düşünüp kendimden ve ondan tekrar nefret ettim.

Beni öpmeye başladı sonra.Yollu mudur nedir djdldkjds.Allah'tan ki zil çalmıştı.Aniden çekildim.

"Gitmemiz lazım." MISSION COMPLETE hareketi yaptım kendi kendime o önde yürürken.

MİRKELAM'IN AĞZINDAN

Şu an yaptığım şeyi ömrüm boyu öldürseler yapmazdım.Ama anladım ki ben bu aptal sarışını çok seviyordum.

Asıl olay şimdi başlıyordu.Kızlar tuvaletine girmek sıkıntı değil.Daha önce örneğini görmediğim özür dileme işini nasıl becerecektim.İç sesimle bunları tartışırken dış sesim başlayacam egona derken Deren'in ellerini ellerime alıp konuşmaya başladım :

"Bak ben..sen de biliyorsun ki şu an yaptıklarımı beni öldürseler hayatta yapmazdım.Ama senin için yapıyorum işte.Allah kahretsin ki seni çok seviyorum.-böylece sahibinden saf odun olarak Deren'e ilk kez onu sevdiğimi söylemiştim,gelişme var bende- B-ben söylediğim şeyin sana bu kadar dokunabileceğini ve senin böyle bir olayın olduğunu bilmiyordum."

Bir an duraksadım ve devam ettim.Bunu yapmak zorundaydım.

"ÖZÜR DİLERİM."

Yere eğik olan kafasını kaldırıp aniden gözlerimin içine baktı.Çok çok şaşırdığı belliydi.Ne yapacağını tam kestiremedi ilk baş.Sonra herhalde aklına gelen ilk şey olarak boynuma atladı.

"Seni,seni çok seviyorum." diye haykırdı.Elini tutup ayağa kaldırdım.

Alnından öptüm ve "Seni bir daha asla üzmeyeceğim." dedim. Elini tutup dışarı çıktım.Dışarı çıktığımızda eksiksiz tam kadro okul bize bakıyordu...

Bizim TayfaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin