Gençlik Serüvenleri

Sakın gözlerine bakma!

Kıyafetlerimizin şokunu üzerimizden atamamışken müzik dersine girmek zorunda kaldık.Apar topar müzik dersliğine geçtik.Oturma planı haliyle değişmişti.Artık ben Bora  (just friend'im) ile oturuyordum.Yağmur da Furkan'la.Gerçi biz oturma planından son derece memnunduk ama...Hoca bizden bir akşamda ilk çıkış parçamız için evde bir klip çekmemizi istedi.Biz de iki grup bir arada yapalım dedik.O akşam Furkan ve Bora bize geliyordu yani.Çıkışta Bora bizi eve bıraktı.Tam içeri geleceklerken ortalığın aşırı dağınık olduğu aklıma geldi ve bir hışımla "Eee siz bi yarım saat falan dolansanıza bizim hazırlık yapmamız gerekiyor..." dedim.Tam Yağmur bir şey diyecekken dürttüm.Sonra Yağmur'u çekiştirerek eve soktum."Ya kızım manyak mısın niye böyle yaptın çocuklara iki laf ettirmedin." "Yağmur manyak mısın ortalığın haline baksana.Çabuk çabuk hadi lafa tutma da şuraları düzeltelim üstümüze başımıza bir çeki düzen verelim." Yağmur gözlerini devirdikten sonra ortalığı ışık hızıyla topladık.Hızla odaya çıktık.Ben kısa dar mini bir elbise giydim.Saçlarımı açtım.Sade küpe ve kolye taktım.Bir de bilezikler falan işte.Yağmur da Şort üzerine de kısa bir tişört giymişti.Saçlarını dağınık bir şekilde topladı ve o da benim gibi sade bir kaç bir şey taktı.Kısacası 10 dakikada mucizeler yaratmıştık ve çok da seksi olmuştuk.Tam biz hazırlandık derken kapı çaldı aşağıya koşarak indim kapıyı açtığımda yanıma Yağmur da gelmişti.Derin bir nefes aldım.Nedense Bora'ya baktığım her an heyecanlanıyordum.Kaç kere aynı evde zaman geçirdiğimiz halde hep aynı heyecanı hissediyorum.Off!!Ay tamam kapıyı aç çocuklar ağaç oldu...Yavaşça kapıyı açtım.Biz onlara bakakaldık onlar da bize!Birden Bora lafa atıldı; "Bizi kovdunuzu biz de üstümüzü başımızı düzeltelim ve bir şeyler alalım dedik.Eee malum klip çekeceğiz." dedi.Sonra elindeki pastayı uzattı.

BORA

Zeynep kapıyı açtığında büyülenmiştim.Donakaldım.Yani klasik Bora Yılmaz hareketlerinden farklı olarak ilk defa bir kız beni böylesine etkilemişti.Ay Bora ya ne yapıyorsun sen.Bakma bakma sakın gözlerinin içine bakma.Yoksa bağlanırsın.Dur bir dakika yoksa...Yoksa ben bu kıza bağlandım mı?Yok daha neler.Ay dur tamam tamam.Derin nefes al.Gülümse.Hani nerde havan?Hemen havalı haline geri dön.Tamamdır.En sonunda Yağmur gözlerini Furkan'dan aldı da bizi içeri aldı.Hepimiz koltuklara kendimizi zor attık çünkü çok yorgunduk.Uzun bir sessizlik oldu.En sonunda sessizliği Zeynep bozdu."Ben pastayı getiriyim o zaman" dedi ve ayağa kalktı.Kızın sesi bile büyüleyiciydi ya.Gel de bu kıza bağlanma.Neyse ben de gideyim bare."Ben de gidiyorum" dedim.Yağmur'la Furkan'ı da başbaşa bırakmış oldum."Ya Furkan'la Yağmur'u başbaşa bırakmak için gelmiştim de.Hem sana da yardımcı olurum." "İyi yapmışsın da ben hallediyordum." dedi.Tam o anda pastanın paketini açtı.Ama bir sorun vardı.Ne olabilirdi ki pastada? Hassiktir.Pastanın üstünde Bora&Zeynep yazıyordu!Hay Furkan!Buna iş verirsen böyle olur ya.Alt tarafı bir pasta al dedim ne gerek var böyle ekşına be!Manyak mıdır nedir gerzek!Abi al işte ya rezil oldum kıza.Ne diyeceğim şimdi ben of Furkan of...Hemen olayı toparlamaya çalıştım "Eee şey yanlış pasta heralde,yaa,tesadüfe bak neyse..." Pek yemişe benzemiyordu ama yüzü gülmeye başladı.Hoşuna gitmişti.Sonra anladığımı fark edince o da toparlamaya çalıştı "Sorun değil ya olur böyle şeyler..."

ZEYNEP

Olur böyle şeyler mi?Manyak mısın kızım sen?Öyle mi denir?Yalnız o değil de Bora&Zeynep...Hani içimde Fadime'nin düğünü var diyebilirim o kadar!Nasıl böyle bir şey olmuş anlamadım ama acayip hoşuma gitti!Demek ki onların aralarında da böyle bir muhabbet var.Yeah.Ay ama dur şimdi fazla umutlanmayayım elbet başıma kötü bir şey değil.Hem bu çocuk kendi ağzıyla söylüyor ben istediğimi yaparım dengesizim diye.Bir yaptığı bir yaptığını tutmaz bunun.O yüzden gereksiz heyecana gerek yok kızım.Tamam toparlan şimdi.Şunu içeriye götürelim de şu salak hava da bir dağılsın."Şuradan tabakları getirir misin?Ben de pastayı götüreyim." "Tamam çatal,bıçakları da alıyorum" Vay gözlerim yaşardı.Ah be keşke şuralarda bir yerde kamera olsaydı rezil etmiştim seni.Neyse mahcup oldu ya şimdi...İçimde kahkaha atmak geliyor ama kendimi zor tutuyorum.Pastayı alıyorum ve salona götürüyorum.O da arkamdan geliyor ama şu anda Furkan'ın gelmişine geçmişine ana avrat saydırdığından eminim.Çünkü 100 yılın failini yaşadı arkadaş demin.Neyse ben pastayı koyar koymaz Yağmur neli olduğuna bakmak için yanıma atladı.Tabi üstünde yazan şeyi görünce kocaman bir kahkaha attı ama Furkan için aynı şeyi söylemeyiz.O yavaştan kaçmaya meyilliydi ama Bora'nın bakışları sayesinde olduğu yerde dumur olup kaldı.Gerçi o da benim gibi gülmemek için kendini zor tutuyordu ama neyse...Sonrasında Yağmur havaya biraz neşe katmak için "Eee pastayı kim kesecek??" dedi.Hepimiz birbirimize baktık.Furkan"Üstünde kimlerin adı yazıyorsa onlar keser.Hem kutlama için almadık ki bunu.O sonraya bu moral pastası."Furkan böyle söyler söylemez Bora'yla birbirimize baktık.Sonra Yağmur aceleyle bıçağı elime tutuşturdu,üzerime de Bora'yı itti.Biz de kader mahkumları öyle kaldık.Benim elimde bıçak duruyordu o da arkamdan geldi tüm organlarını hissediyordum diyebilirim.Tamam iğrençleşmeyelim.Sonrasında benim elimin üzerinden bıçağı tuttu.Acayip güzeldi ama şşş konumuz bu değil değil mi?Sonrasında yavaşça pastayı kestik.Biz keser kesmez de Yağmur ve Furkan (biz onlara aşk böcükleri diyoruz :D) alkışlamaya başladılar.Tabi sonra ben Yağmur'a Bora da Furkan'a ölümcül bakışlar atınca durdular.Biz de hemen toparlandık.Bu sefer mutfak sırası aşk böcüklerindeydi.Yağmur tabaklara pastayı koydu,geri kalanları da Furkan'la içeri götürdüler.Biz de o sırada koltuklara geçmiştik.Bora'yla ben aynı koltukta oturuyorduk.Pastalarımız elimizdeydi ama ben hala yaşadıklarımın şokunu üstümden atamamıştım.Bora'yı sormaya gerek var mı hayvan gibi yedi o.Yani Bora bu ne beklersin ki.Şahsen ben bir şey beklemiyorum.Neyse biz otururken Yağmur ve Furkan da geldi.Bir yarım saat böyle anlamsız bir şekilde pasta yiyerek geçti.Sonrasında ise ben sıkılmış ve pastanın yarısını bırakmış bir vaziyette "Ee hadi geçsek artık şu klip işine" diyorum.Herkes de bana katılıyor.İki grup ortak bir çalışma yapmaya karar verdik.Hepimizin ortak kararı olan Rihanna-Eminem"Monster" ı seçtik.İki grupta aynı klibi çekecekti ama kişiler farklı olacaktı.İlk önce Furkan ve Yağmur çekti.Tabi haliyle Eminem Furkan,Rihanna'da Yağmur'du.Çok güzel bir iş çıkardılar.İlk önce Yağmur başladı.Merdivenlerden aşağı inerken söyleyerek indi.Sonra mutfaktan Furkan fırladı ortada buluştular falan çok romantik bir şekilde söyledikleri için kıskanmadım da değil hani.Sonuçta onlar çıkıyordu ama biz hala just friends tik.Neyse asıl konuya dönelim.Sonra biz yaptık aynısını.Tek fark biz ortadayken Bora'nın beni fazla ellemesiydi.Yani biz biraz daha azgın bir klip çektik.Garipti ama sonuç olarak iki grupta çok iyi iş çıkarmıştı.Hem de prova bile yapmadan.Kısacası mükemmeliz.Tek sorun benim çok fazla uykum gelmeye başladı çünkü saat gece 2 ve biz sabah çok erken kalktık ve tekrar öyle erken kalkacağız kısacası yatma vaktiiii.