Persaphone yanımda değildi. Annesi Demeter'in yanına çıkmıştı. Arkadaşlarıyla görüşüyordu. Ben ise sıkılıyordum. Bir şeyler yapmam gerek, diye düşündüm. Aklıma Nico geldi. Belki onu mutlu edebilirdim? Çocuklarım nadiren mutlu olurlar. Nico'nun eskiden mutlu olması ve ablası Bianaca'nın ölümü yüzünden değişmesi bana koymaya başladı. O benim oğlumdu. Gülümseye, mutlu olmaya hakkı vardı! Ona iris mesajı gönderdim. Aniden önümde belirdi. Yanında ise o sarışın çocuk vardı. Aman Allah'ım! -Hades imana gelir- Yanlış zamanda aramışım! Öpüşüyorlardı. Mesajı kapatmaya çalıştım ama olmuyordu. Sessizce onları izlemeye başladım. Sonra aniden -Iris benim yüzümün haline dayanamadığından sanırım- mesaj kapandı. Nico'ya bir not yazabilirdim.
Sevgili Nico,
Acilen yeraltına gel.-Baban Hades
Rüzgar ruhlarına notumu verip Nico'ya ulaştırmalarını istedim. -öhö tehdit ettim öhö-
Bir süre sonra Nico önümde belirdi.
"Kod 183 mü?" Diye sordu.
"Evet. Hem de en acilinden."Nico hayaletleri çıkarmaya başladı. Ben de CD'yi yerleştirdim. Müzik çalmaya başladı. Nico ve ben güneş gözlüğümüzü taktık ve mimiksiz arkamızdaki hayaletler eşliğinde Makarena dansı yapmaya başladık. Kod 183 en sevdiğim koddu. Çünkü anlamı Makarena dansıydı!!
![](https://img.wattpad.com/cover/125433207-288-k792570.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Percy Jackson Adına!
Cerita PendekBu benim ilk hikayem. Umarım beğenirsiniz... Tamamen Percy Jackson serileriyle alakalı olacak. Güzel yerlere gidebileceğimizi düşünüyorum xo.