Bölüm 4

45 6 0
                                    

Sigaramdan son bir duman daha aldım tam atacakken..
"İçme şu zehiri melodi".
Mert'in sesiyle irkildim...
"Of mert "
"Neden İçiyorsun ? Neden yapıyorsun bu kötülüğü kendine ? "
Derin bir nefes alıp sönmeye beş kala sigarama baktım...
"Çünkü benim için yanan tek şey bu"
İzmariti yere atıp üstüne bastım sonra arkamı dönüp yürümeye başladım...
Mert arkamdan hızla gelip koluma girdi muz kokusu içimi açmıştı kafamı omuzuna yasladim...
Nerdeyse 3 ay olacaktı üniversiteye başlayalı mert olmasa hayatta gelmezdim bu saçma yere dersler çok sıkıcı işin iyi tarafı derste istediğimiz zaman uyuyabiliyoruz bu çok güzel 😊
"Çıkışta birşeyler yapalım mı ?"
"Ne yapalım?"
"Bilmem bir yere gider birşeyler içeriz yada yemek yeriz "
Olur anlamında kafamı salladım ..
Hoca derse girdiğinde kafamı koyduğum gibi uyumaya çalıştım ama anlattığı tek bir konu dikkatimi çekmişti..
"İnsanlar doğarlar büyürler aşık olurlar evlenirler çoluk çocuğa karışır yaslanır ve ölürler.. burada ki en büyük olay aşık olmaktır genellikle gençlerde bir çok görürüz aşık olup kendini kesiyorlar yada bağımlı olup hayatlarını kaybediyorlar oysa aşık bir insan ölmekten çok yaşamayı tercih etmeli çünkü birini eğer gerçekten seviyorsanız yaşamalisiniz..
Peki gençler size bir soru diyelim ki sevgilinizle ayrıldınız aşk acısı cekiyorsunuz onunla ilgili hatirladiginiz en önemli şey nedir ? Yada hiç unutmadığınız?"
Kafami koyduğum masadan kaldırıp cevapları dinlemeye başladım ..
Uzun boylu kokoş Bir kız söz istedi ve konuşmaya başladı..
"En unutulmaz şey bence yakışıklı olması ben herhalde onu unutamam "
Herkes gülüyordu hoca bile
"Tabi kızım haklısın güzellikte önemli dir hem ne demiş şair ; Benim sevgilim güzel olacak ki ömür boyu şiir yazabileyim.."
Erkeklerden biri söz istedi ve oda konuşmaya başladı ..
"Benim için en unutulmaz şey sevgilimin şaclari olurdu uzun saçları severim çocukken annemin saçlarını örerdim.. ve bence en unutulmaz şeydir saçları bir sevgilinin."
Bende konuya katılmaya karar verdim
"Arkadaşa katılıyorum hocam.. ama bir unutulmayan şey varsa oda kokudur bir kokuyu ölseniz unutamazssiniz "
Az önce konuşan çocuk bana bir soru sordu ..
"Peki senin varmı unutamadigin bir koku"
Mert şaşırmış bir ifade ile yuzume baktı ne diyeceğimi pek kestiremiyordu..
Derin nefes aldım ve gözlerinin en içine baktım mavi gözlüydü kahve rengi saçları yeni yeni çıkmaya yüz tutmuş sakalları onu gayet yakışıklı gösteriyordu ..
"Herkesin unutamadığı bir koku vardır. Benimde var .. O Unutamadığım Sigara kokusu "
Gözlerimi kapatıp nefesimi içime çektim uzayın soğuk ve sigara kokan ellerini hissettim ..
"Sigara kokusu mu ? "
Diyen kokoş kızın sesiydi ..
Evet der gibi baktım kızın yüzüne sasirmis gibi duruyordu
"Sigara kokusu bir insana nekadar yakisirsa Okadar yakışıyordu ona ." Diyip yerime oturdum hoca şaşırmıştı böyle birşey beklediğini pek zannetmiyorum ..
Mavi gözlü çocuk yerime oturdugumdan beri beni kesiyordu hissedebiliyordum ama bu zevk için değildi dikkatini çekmiştim bunu görebiliyordum .
"Ders bitmiştir gençler çıkabilirsiniz "
Derin bir nefes alıp Mert'in koluna girip kafamı omzuna koydum belkıde dünyanın en güzel yeriydi dostunun omzuna kafanı yaslamak iyi hissettiyordu hemde çok.

*********
Mert kontağı kapatıp durdu .. Nereye geldiğimizde bakmak için yerimde kipirdandim...
"Burayı hatırlıyor olmalısın ?"
Kapıyı açıp aşağı indim
Pek hatirliyormus gibi durmuyordum
"Hayır hatırlamıyorum sanırım."
"Hadi ama Melo burda şarkı söylemiştin".
Koluna girip yürümeye başladım.
Cafeye girer girmez anılarım canlamaya başladı buruk bir gülümseme yerleştirdim yüzüme
Pencere tarafına doğru yürüdük iki kişilik bir masa seçip oturduk .
"Hatırladın sanırım."
"Hmm hatırladım."
"Senin video burdan çekilmiş "
Gözlerimi kapatıp o günü hatırladım sanki dün gibiydi buruk bir gülümseme ile
"Eee ne yiyoruz" diye sordum mert'e

*********
Yemek yedikten sonra mert beni eve bıraktı eve girmedim ve sahile yürümeye başladım...
Başımı eğmiş ayaklarımı yere süre süre yürüyordum kafamı kaldirdip muhteşem zerafetiyle kendini gösteren dolunay'a baktım ..
Denize yansıması harika görünüyordu İzmir'in O muhteşem manzarası gözümün önünde duruyordu uzak kalan ışıklar yıldız gibi parlıyordu derin bir iç çektim sonra elimi sırt cantama attım içinden sigara paketini çıkardım cebimde duran cakmaga uzanıp çıkardım dudaklarımın arasına yerleştirip yaktım.. İçime derin bir duman çektim.
Yavaşça dışarı verdim usul usul esen rüzgar çok iyi hissettiyordu .
Elimi önüme gelen saçlarıma attım
Sabah örgü yaptığım saçlarım bu saate zor dayanmıştı..
Bir anda aklıma uzayın saclarimla oynadığı zamanlar geldi
"Uzay..."
"Hıiii"
"Saclarimdan ne istiyorsun?"
"Çok güzeller "
"Yapma Okadar güzel değiller taraması çok zor oluyor ".
"Sen yanında tarak getir ben tararim"

İlk Ve SonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin