Norveç/Oslo
10/09/2017(10 Eylül 2017)
12:11 p.m
~
Maiko tekrar siteye baktı. O okula girmesi gerekiyordu. Bir yanlışlık olmalı diye düşündü ve sayfayı tekrar tekrar yeniledi.Hata değildi, yine girememişti.
Siteyi sinirle kapadı. Gelen gürültüyle odaya girdi babası.
"Yine mi giremedin?" diye sordu.
Maiko 'evet' demekten bıkmıştı artık. Kafasını eğdi. Babası sinirle soludu.
"22 yaşındasın Mai! Yaşıtların neredeyse üniversiteyi bitirip meslek sahibi olacak ama sen hala bir üniversiteye girmeyi başaramadın!"
Mai yutkundu. Min Joon derin bir nefes alıp devam etti.
"Artık yeter! Kore'ye, amcanın yanına gidiyorsun. Orada bir üniversiteye gir ve meslek sahibi olana dek dönme!"Kapının çarpma sesine gözlerini yumdu Maiko. Yatağın üzerine fırlattı kendini.
O sırada kimsenin kulakları duymayan Miriam'dan haberi yoktu. Miriam ortamdaki gerginliği anlamıştı. Oğlunun odasına girdi kadın. Oğlunun ağladığını görmek kalbini fazlasıyla acıtıyordu.
Oğlanın yanına oturdu.Maiko ağırlığı hissedince arkasını döndü ve hızlıca sildi göz yaşlarını. Oturdu yatağın üzerinde. Annesi tek konuşabildikleri şekilde işaret diliyle konuştu oğluyla.
*'~' ile başlayan ve biten yerler işaret diliyle konuştukları anlamına geliyor.*
"~Herşey yolunda. Annen ve baban seni hala seviyor..~"
Maiko, annesinin boynuna gömdü kafasını. Göz yaşlarını fark ettirmeden akıttı annesinin boynuna. İkiside fark ettirmeden ağladı birbirinin boynunda...
(...)
°°°
ABD/New York
25/09/2017(25 Eylül 2017)
03:02 a.m
~
Austin, seçmeleri geçip-geçemediğini öğrenmek için siteye hızla tıkladı. Kore'de seçmelerin sonuçları 16:00'da açıklanacaktı ve aradaki saat farkı yüzünden şuan ayaktaydı. Uyayacağını düşündüğü için alarm kurmuştu ama heyecandan uyuyamamıştı.Çalmaya başlayan alarmı kapadı ilk önce ve siteye tekrar girmeyi denedi. Site bir türlü açılmıyordu. Yoğunluktandır diye düşündü ve bekledi.
Gözleri acıyordu. Uyumak istemişti ama uyuyamamıştı. Bekledi. Tanrı'nın onu sabrıyla sınadığını düşündü.
Ekranın değiştiğini gördü ve heyecanla oturduğu yerde dikleşti. Önüne çıkan isim listesinde adını aradı.
Aşağılara indikçe nefesini tutuyordu...
Tanımadığı farklı farklı isimleri okudu.
××××××××...
××××××××...
××××××××...
Pes etmeye başlamıştı. Son iki ismin o olma ihtimalini düşünmüyordu. Sayfayı kapamak istedi ama merakına yenik düştü ve aşağıya doğru kaydırdı.
Austin Osborne...
Maiko Ra××××...
Çığlık atmamak için hızla ağzını kapadı, Austin. Durduğu yerde tepiniyordu. Ses çıkarması umurunda bile değildi.
Seçilmişti!
Soo Yun içeri girdi. Oğluna anlamsızca bakışlar attı.
"Austin! Bu saatte ne halt yediğini sorabilir miyim?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Friends|'친구'
Teen Fiction"Hiç kendinizi sevmeyi denediniz mi?" °°° Bu hikayede geçen hiçbir olay gerçek değildir, hepsi kendi hayal ürünümdür. Hikayeme çokça destek verin, lütfen. :) -darkbluewoman. *küfür bulunmaktadır!*