Bölüm şarkısı medyada dinleyin dinlettirin Drake var haberiniz olsun!
Christoffer'ın mesajına "Çok beklersin, pislik." yazmayı çok isterdim fakat kendisinin evine gitmekle ve bunun için onu 'ayartmak'la yükümlü bir ajan olduğum için cilveli bir cevap vermem gerekiyordu. Aynı zamanda çok abartmamam lazımdı çünkü aylardır ilgisine karşılık vermemiştim ve bir anda tam tersi şekilde davranmaya başlayamazdım. Gerçi başlasam bile Christoffer Schistad bunu anlayabilecek kapasitede biri değildi ama yine de işimi sağlama alacaktım.
Birkaç dakika mesaja vereceğim cevabı düşündüm; üç tane söyleyebileceğim cümle buldum ve bu alternatifler arasından en uygununa karar verdikten sonra mesajı açtım ve cevap yazdım.
Öyle mi olsun isterdin?
Mesajı yolladığım an çevrimiçi olmuştu, lanet olası. Telaşla uygulamadan çıkıp yazacağı mesajı beklemeye başladım ve bu çok kısa sürdü.
Chris Penetrator: En az senin istediğin kadar.
Küstah.
Mesajı uzatırsam, bunu sanal bir sekse dönüştüreceğine o kadar emindim ki, bu işten tamamen vazgeçip Vilde'dan özür dilemeyi düşündüm. Sonra sadece konuyu kapatmanın da iş göreceği aklıma geldi ve mesajı açıp cevap yazdım.
İyi geceler, Chris :)
Mesajı yollar yollamaz gülücük koyduğuma o kadar pişman oldum ki, WhatsApp'ın sahibine gidip mesaj gönderimini iptal etmesi için yalvarmak istedim.
Chris ise yine görür görmez mesaja cevap yazmaya başladı. Bu sefer sohbet sayfasından çıkmadan bekledim.
Chris Penetrator: Rüyanda beni gör ;)
Kusmama ramak kalmıştı ki, çatılmaktan birbirine girmiş kaşlarımla telefonu kilitleyip kendimi yatağa attım. Kulaklıklarımı takıp çalma listemi dinlemeye ve uyumaya çalışmaya başladığımda, gerçekten rüyamda Christoffer'ı görebilecek olmamın korkusuyla doluydum.
-----------
| HATA-3 |
Hiç iştahım olmamasına rağmen aldığım sandviçi yol boyunca boş boş elimde salladıktan sonra ilk gördüğüm geri dönüşüm kutusuna attım ve okula yürümeye devam ettim. Güne yine iliklerimi titreten soğuğa küfrederek başlamıştım. Dudaklarımı yaladığımda dilimin sert bir tabakayla karşılaşması sabahları sık yaşadığım bir olaydı.
Bir köşede durdum ve çantamdan dudak nemlendiricimi çıkarıp bolca sürdükten sonra yoluma devam etmek için kafamı kaldırdım.Yolun tam karşısında arabasını durdurmuş beni izleyen Chris'i -evet, Penetrator olan tabii ki- görmemle birlikte, nemlendirici sürmek için açtığım ağzımı kapatmayı unutmam bir oldu. Hemen sonra dışardan ne kadar aptal bir surat ifadesiyle göründüğümü hayal edip normale döndüm ve onu görmezden gelerek yoluma devam ettim.
"Eva!"
Önce adımı çağıran bu sesi duymamış gibi yapmayı düşündüm fakat ben sorumlulukları olan bir ajandım! Ne kadar istemesem de o sapığın ilgisine birkaç gün karşılık vermek zorundaydım. Adımlarımı önce yavaşlatıp sonra durdurdum ve yolun karşısından beni çağıran Christoffer'a baktım. Eliyle arabanın içine gelmemi işaret ediyordu.
Hemen telefona baktım ve dersin başlamasına 7 dakika olduğunu gördüm. Zaten okula da birkaç sokak kalmıştı. Yani yanında çok kalmamak için güzel bahanelere sahiptim. Derin nefesler ve iç telkinler eşliğinde karşıya geçip Christoffer Schistad'nın arabasına bindim. Kapıyı kapattığım an gaza sertçe yüklendi ve müziğin sesini açtı, Drake dinliyordu. Ben sabahın köründe bir lokma sandviç yiyecek yaşam enerjisi bulamazken, bu adam hareketli müzikle güne başlıyordu. Gerçekten şaşkınlık vericiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UNTOUCHABLE || chris + eva || SKAM
Fanfiction"İki insan birbiri için yaratılmışsa, aralarında ne geçerse geçsin, yanlarında kim olursa olsun, hatta birbirlerine ne yaparlarsa yapsınlar, eninde sonunda bir araya geleceklerdir." Eva Mohn, Christoffer Schistad için yaratıldığını 17 yaşına gelince...