Hüzün

9 1 0
                                    

Yağmur?? Yağmur iyi misin, noluyoruz dedim panik yapmıştım. Bu halime gülümsedi, çok tatlı gözüktüğümü söyledi. Hep böyleydi... Kıpkırmızı gözlerini gördüğümde içim paramparça olmuştu. Bişey olmuştu ve ben o sırada yanında değildim. Lanet olsun kendimden nefret ediyordum. Her zaman yanımda olan kızın yanında olamamıştım. Yanına oturdum kafasını dizlerimi. Üstüne koydum, rahat etsin diye altına ceketimi koydum, sonra da saçını okşamaya başladım. Bu hali benç kahrediyodu. Ders de başlamak üzereydi zaten. Püff şimdi fizik dersini kaldıracak hava da değilim diye düşünüyodum, Yağmur sanki aklımı okumuş gibi kıralım mı öğleden sorayı dedi, ben de bu teklifini seve seve kabul ettim. Beraber yürüyüşe gittik, evine gidemezdi, annesi onu haşlardı. O yüzden bizim eve götürdüm onu rahat rahat dinlensin diye zaten 1 saate kadar da annem gelecekti. Annem Yağmur'u çok sever defalarca bize çağırdı onu, sanırım bu kız tabak çanağın yerini benden iyi biliyo. Herşeyi kendi yerleştirmiş gibi buluyodu bu ilginçti işte. Bana güzel bi makarna hazırladı sözde moreli olmayan o ama hizmet eden gene o. Valla senden her eve 2 tane lazım Yağmurcuğum dedim ve sırttım, o da bana bakıp sırıttı. Sanırım normala dönüyodu. Şimdi bana ne olduğınu anlat dedim. Bana "Kendimi yorgun hissediyorum Teo bıkmış hissediyorum. O hissi bilir misin? Aslında en iyi sen bilirsin de mi? Sonuçta çoğu günü acı içinde geçen sensin de mi?" Diyip yorgun bi biçimde gülümsedi. Bu halinden nefret ediyordum.

Ben: yağmur ne olduğunu güzelce anlat bana

Yağmur: Onu gördüm Teo...

Ben: Kimi??

Yağmur : Gerçek annemi Teo. Öğle arası sen olmayınca az dolaşayım dedim, çıktım parkta sallanıyodum, ve onu gördüm. Saçları tıpkı benimkiler gibi gözleri de hatta duruşu bile benziyordu Teo. Ben onun aynısıyım. Neden aynısıyım?? Aynısı olmak istemiyorum.

Ben: Sen onun aynısı değilsin sen ondan çok daha fazlasısın.

Biz böyle konuşa konuşa salona geçtik. Tam oturduğumuz sırada kapının anahtar sesi geldi. Tahminen annem gelmişti. Yağmur'la bakıştık sırtıp saklandık. Annem Teoman diye seslenerek salonun kapısından içeri başını uzattı. Ben kapının arkasında saklanıyodum bööööh diyip anneme sarıldım hemen ardımdan beni Yağmur takip etti. Eşşek sıpası diyip sırtıma bi tane geçirdi annem. Çok eğlenceliydi. Anneme benim güzelim korkmuş mu hani benim güzelim dedim. Eşşşek diyip bi daha geçirdi. Sonra Yağmura dönüp hoşgeldin Yağmurum dedi. Yağmur da asıl sen hoşgeldin Kadriye teyzem benim dedi. Annem de hiç hoş gelmedim dedi, annem öyle diyince biz yine gülmeye başladık bu sefer daha sesli güldük. Annem geldiğinde ben de Yağmuru artık evine bırakayım dedim. Evden çıktığımızda teşekkürler Teo diyip sarıldı bana Yağmur. Bense sadece gülümsemekle yetindim. Evlerine yürüyorduk, caddeye geldik. Annem bu caddeden hep korkmuşturok manyakların olduğunu söyler durur. Yol hafif eğimli bi yoldu. Sanırım bu hızla yaklaşan kamyonun neden duramadığını açıklıyordu. Hastanedeyim arkadaşlar, yağmuru orda kaybettiğimi biliyorum. Ben de onun peşinden gidiyorum. Son düşüncelerimle sizi başbaşa

bırakıyorum, hoşçakalın...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 08, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Gölgelerde DansHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin