1. Bölüm

89 14 2
                                    

SARE

Sandalyesini masaya yaklaştırdı. Derin derin  nefes  alması , ellerini saçlarında  dolaştırması gözlerini yumması , nafile gerginliğini atamıyordu üstünden . Hissettiği kasvetten sıkılarak kalemi eline aldı. Güçlü hissediyordu titreyen ellerine aldırmadan . Kalemi kağıda sürtmesiyle kurtulacaktı, biliyordu. "Merhaba" yı yerleştirmişti kağıda ve devamı onun bile istemeyeceği bir hızla gerçekleşmişti.

                            MEKTUP

Merhaba sevgili bilinmeyen ;

Daha önce ne kadar mektup yazdın bilmiyorum , benim ilk değil . Ama ilk defa kime yazdığımı bilmeden , yazmak için yazıyorum. Bu mektup herhangi birine ulaşırmı ve ya gönderdiğim adres neresi , bir ev varmı orada , bilemiyorum . Sanki bu kelimeler benden çıkarsa benim sorumluluğumdan da çıkarmış gibi .
Başlıyorum .
Sare ben üniversite okuyorum kendimce, pek bir şeylere sahip değilim sana uzun uzun anlatabiliceğim. Bir babam var  bir annem bir de üvey annem. Hayatım bunlar üzerine kurulu . Sana yazıyorum çünkü kime anlatılır bilmiyorum , kim dinler, kim anlar bilemiyorum işte , sadece eğer geceleri sen uyurken üstün örtülüyorsa  dinleyenlerin anlayanların varsa bunun değerini bil  ve kaybetmemek için çabala. Karanlık bulabilirsin cümlelerimi ama emin ol olabildiğince aydınlığım . Umutlar tarafından çevrili etrafım ve bir gün bu yaşananlara değeceği inancındayım.
Sana sık sık yazıcağımı bilmelisin.
Şuan bu kadarın yeterli olduğuna inanarak sonlandırıyorum .
İyi duygular ve melekler seninle olsun...

   Tekrar tekrar okumaktan neredeyse ezberlemişti. Katlayıp zarfa yerleştirirken de , parmaklarını zarfta gezdirirken de yüzündeki tebessüm eksilmedi. Ceketini alıp hızlı hızlı yürümeye başladı. Dümdüz karşıya bakan gözlerindeki ifadeyi bulmak güçtü , kendinden emin adımları ve gülümsemesi doğru birşey yaptığına dair inancını yansıtıyordu. Postahaneye ulaşınca yeniden  bir derin nefes aldı .

" Merhaba ben mektup yollamak istemiştim ........ Evet Bakırköy ......... Evet ücreti ben karşılıycam ............ Saçınız çok hoş olmuş ......... Hayır gönderen kısmını doldurmayacağım........Hayır teşekkür ederim....... Evet bu renk gayet yakışmış......İyi günler"

TUNA

Karanlık. Kalkıp ışığı yaktı gözlerini o boşluktan ayırmadan . Işık açık ama hala karanlık. Korkuyordu . Elini uzattı . Boşluk. Birşey hissetmedi , ama hissediyordu. Yatağına oturdu . Dizlerini göğsüne çekti .
" Yalvarırım izin ver , artık uyumak istiyorum."
Gözleri acıyordu . Işığın açık kalmasını da en az uyumak kadar istiyordu. Kalkıp ışığı kapattı. Kapatmalıydı , yoksa saat 4 te uyandırıldığında açtığı ışığı kapalı bulursa aklını kaçırırdı. Yatağına uzandı .

"İzin vermiyor , izin vermiyor , izin vermiyor....."

Kapatamıyordu gözlerini. Kapatınca açmasını istiyordu çünkü ne zaman uyumak için kapatsa boşluk yüzünden açılıyordu gözleri ...
 
Aniden doğruldu , telefonunun saatine bıkkın bir şekilde baktı . 04:00. Yatağına geri uzanıp cenin pozisyonu aldı. Yumruğunu ağzına bastırdı , gözyaşlarının tamamının korkuyla dolu olduğundan emindi .Birden diğer eliyle gözyaşını parmağına sildi , şeffaftı.
"Şşş sessiz , sessiz , sessiz....Hayır hayır duymiycaklar  duymiycaklar " Burnunu eline sildi. "Tekrar hastaneye gitmiycez , hayır hayır " Dilini dişlerine degdirip çekerek "çık" sesi çıkardı "Hayır ben iyiyim"

Gözlerini bir saniye bile ayıramıyordu boşluktan . Akrep ve yelkovan yavaş yavaş dolanıyordu saate . Çıkardığı seste olmasaydı saatin ,  kanının akış sesini duyucağından emindi . Elini bir kez daha uzattı boşluğa . Birşey hissetmiyordu ama ,  hissediyordu . Gözlerini boşluktan uzaklaştırdı. Daha çok korktuğunu hissedip tekrar odaklandı. Herşeye karşı hazır olmalıydı. Çünkü biliyordu . Boşluk hiçbir zaman boşluk değildir .

MEKTUBUN-DAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin