2.BÖLÜM

428 17 14
                                    

Cemre'nin ağzından;
Dersin ve aynı zamanda okulun bitmesine son dakikalar vardı. Tüm ders boyunca kendime karşı koyamadan Serkan'ı izlemiştim. O kadar tatlıydı ki. Artık duygularımı açıklamak istiyorum. Ama korkuyorum. Ya bana karşı koyarsa. Tam bunları düşünürken Serkan bana baktı ve gülümsedi. 5-10 saniye öylece bakıştık. Hiç bitmesin istiyordum. Zaman dursun. Her şey dursun. Sadece biz. Sadece biz kalalım. Tam bu sırada zil çaldı ve hepimiz bahçeye indik.

Serkan'ın ağzından;
Derste ne olduğunu anlamamıştım. Sanki dünya durmuştu. Cemre'nin gözlerinde kilitli kalmıştım. Nolmuştu bana. Eylül'ü seviyordum ta da sevdiğimi sanıyordum. Çok karmaşıktı. Güney beni dürttü. Ve kulağıma fısıldadı.
Güney; Dinle şimdi.
"Noldu."
Güney; Songül!
Songül; Noldu Güney, ne bağırıyorsun.
Güney; Hadi gidiyoruz. Biz Serkan ile ayarladık. Değil mi Serkan?
"Ne? Ne ayarladık?"
Güney; Kızlar siz geliyor musunuz?
Kader; Meral ben seninle bir şey konuşucam. Kafeye gidelim mi?
Meral; Noldu canısı? Bir şey mi var?
Kader; Anlatırım.
"Cemre sen? "
Cemre; Bana uyar.
Güney; E tamam, hadi gidelim o zaman.

*Güney, Songül ve Cemre, Serkan nereye gittiklerini bir tek Güney'in bildiği bir yeri gidiyorlardı. Meral ile Kader ise okulun az ilerisindeki bir çay bahçesine doğru yürüyorlardı.

Kader'in ağzından;
Onur'u, ilk olarak Meral'e anlatacağım aklımın ucundan bile geçmezdi. Ama bu konuları en iyi o biliyordu. O yüzden mecburdum. Sonunda çay bahçesine varmıştık. Güzel bir yere oturduk. İki tane çay söyledim ve Meral'i oyalamaya çalıştım. Meral bana bakıyordu.
Meral; E hadi canısı. Zaten eğlenceyi kaçırdık.
"Tamam. Ama gülmek felan yok tamam mı?"
Meral; Tamam.
"Kimseye söylemeyeceksin bak, söz ver."
Meral; Tamam hadi söz.
"Bak söz verdin."
Meral; E tamam hadi çatlatma söyle noldu?"
"Ben aşık oldum."

Meral'in ağzından;
Kader aşık oldum demişti. Aslında biliyordum, ama yine de şaşırdım. Bildiğimi belli etmeden söze devam ettim.
"Ne?! Kime?"
Kader; Ya Meral bağırma. Onur diye bir çocuğa. Hani bugün bahçede çocuk vardı ya bir tane, işte o.
"O seni seviyor mu?"
Kader; Bilmiyorum.
"Peki senin onu sevdiğinden haberi var mı?"
Kader; Hayır, yok. Yani sanırım. Off bilmiyorum.
"Telefon numarası var mı? Bari buna evet de."
Kader; Yok.
Meral; Ohooo Kadercim. Sen de hiçbir şey bilmiyorsun ki. Dur. Biraz düşünüp plan yapmam lazım.

*Kader ve Meral çaylarını içerken kızlae ile Güney ve Serkan sürpriz yere gelmişlerdi.

Güney'in ağzından;
Ayarladığım yere sonunda gelmiştik. Kayık turu.
Songül; Güney burası neresi? Ne yapıcağız burada yüzecek miyiz? Te Allah'ım ya.
Cemre; Hayır Songülcüm. Kayık turu yapacağız. Babamla hep gelirdik buraya. Ama onlar öldükten sonra bir daha hiç gelmedim. Hatta Serkan hatırlıyor musun? Bir defa sizinle de gelmiştik buraya, Defne suya düşmüştü.
Serkan ve Cemre güler.
Serkan; Evet, evet hatırlıyorum. Çok eğlenmiştik o gün.
"E hadi gidip kayıklarımıza binelim"

*Güney, Songül ve Cemre, Serkan gişeye biletlerini vermeye gittiler. Fakat Güney'in kiraladağı 4 ve 2 kişilik kayıkları başkaları kiralamıştı. Sadece 2 kişilik kayıklar kalmıştı.

Cemre'nin ağzından;
Sadece 2 kişilik kayıklar olduğu için Güney ve Songül bir kayığa, Serkan ve ben ise bir kayığa bindik. Yavaş yavaş suyun üzerinde süzülmeye başladık. Güney ve Songül bizden çok uzaklaşmışlardı. Kayık bir o yana bir bu yana sallanıyordu. Serkan kayığı kürekler ile suyun üzerinde sürüklüyordu. Ben ise sadece onu izliyordum. Bir an tıpkı bugün sınıfta olduğu gibi göz göze geldik. Öylece kaldık suyun ortasında sadece biz vardık. Sanki zaman 2.kez durmuştu. Dayanamadım ve kafamı diğer yana çevirdiğinde minik bir balığın bizimle geldiğini gördüm. Her tarafımız yeşillik ve su ile kaplı idi. Serkan'a parmağımla balığı göstermeye çalıştım.
"Serkan bak, bir balık."
Serkan; Çok güzelmiş. Saat 5, birazdan güneş batmaya başlar. İzleyelim mi?
Ne diyeceğimi bilememiştim. İlk defa Serkan ile beraber gün batımını izleyecektim.
"Olur, izleyelim"

Serkan'ın ağzından;
Cemre olur dediğinde yerimden kalkıp Cemre'nin yanına oturdum ve beklemeye başladık.

Güney'in ağzından;
İyi ki 4 kişilik kayığı başkaları kiralamış. Başbaşa kaldık. Songül'ü kandırıp gün batımını izlemek istiyordum.
"Songül."
Songül; Efendim Güney.
"Yanıma gelsene birazdan güneş batıcak, izleyelim."
Songül; Ya Güney saçmalama. Serkan ve Cemre bizi bekliydur gidelim.
"Yok yok. Ben Serkan'a sordum. Onlar da izkeyeceklermiş. Hadi gel."

Songül'ün ağzından;
Yerimden kalkıp Güney'in yanına geçtim. Güney usulca kolunu omzuma attı, kafamı omzuna yasladım ve beklemeye başladık.

Cemre'nin ağzından;
Serkan yanıma oturduğundan beri kalbim küt küt atıyor. İlk defa böyle duygular hissediyorum. Aşk bu olsa gerek.
Serkan; Bak Cemre. Başladı.
"Evet!"
Hemen ayağa kalktım. Serkan da benim ardımdan ayağa kalktı. Güneş çok güzel gözüküyordu. Sevdiğim adamla beraber yıllar sonra ilk kez baş başa kalmıştım. Hem de gün batımında. Acaba ona açılmak için tam zamanı mıydı? Ya hayır derse. Buna cesaret edemem.

Serkan'ın ağzından;
Sanırım Cemre'ye karşı bir şeyler hissetmeye başlamıştım. O da bana karşı aynı duyguları hissediyordu. Bundan çok emindim. O gün batımını izlerken. Ben de onu izliyordum. O kadar güzeldi ki. Sanki bir melek. Dayanamadım. Elimi beline doladım ve yavaşça kendime çektim. Masum ve şaşkın gözlerle bana bakıyordu. Sanki o mavi gözlerinde kaybolmuştum. Bana yol gösteren de o olacaktı.
Cemre; Serk..
Tam Serkan derken dudağına bir öpücük kondurdum. Bana baktı ve tekrar öptü beni.

Güney'in ağzından;
Gün batımı başlamıştı. Omzumda kendimden bile çok sevdiğim bir kadın vardı. O kadar masum, o kadar temiz ki. Sanki bir çocuk gibi. Ne kadar katı olsa da içinde bie çocuk yatıyordu onun. Parmağımı çenesine götürdüm ve kafasını bana çevirdim. Bakıştık ve öptüm onu. Zaman durdu. O ve ben. Biz. Orada yeniden başlamıştık.

2.BÖLÜM SONU

İLGİ VE ALAKANIZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİM. HER HAFTA YENİ BÖLÜM YAYINLAMAYA ÇALIŞACAĞIM.
İYİ OKUMALAR...

AŞK ŞARKISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin