Aşırı yoğun bir günün sonunda evdeydim. Aşırı yoğun diyorum çünkü bir diş hekimiyim. İki yıl önce mezun olduğum üniversitemden hayallerimi gerçekleştirerek mezun olmuştum. Şuanki hayatımdan oldukça memnunum. Galiba tek eksik, ve çevremden de en sık duyduğum, bir ruh eşimin neden olmadığıydı.Ben yine hiçbirine kulak asmamış bir şekilde evimdeydim. Acıktığım aklıma geldi şükürler olsun ki. Kendime bakmayı biraz daha unutursam ölecektim. Aynanın karşısına geçip bugünkü son hastamın karşısında nasıl göründüğüme baktım. Gayet iyi. Dudaklarımın doğuştan kırmızılığı bir ruj gibi özenilmiş, saçlarım dağınık bir topuz ama belli çok çalışmamdanmış. Biraz kahve tonlarındaki farım, ve biraz da pembe allıkla günü bitirmişim.
Kendimi bildim bileli severim elmalı salatayı. Biraz elma, biraz peynir, marul, domates... Salatam beni bekleyedururken ben üstümü değiştirip geldim. Gözlerim yorulmuştu. Doktorumun verdiği dinlendirici gözlüklerimi de taktım. Raftan rasgele bir kitap seçtim. Okumaya başladım. Kitap Cemal Süreya dan da birkaç şiire yer vermişti. Hepsini anlamlı bulurdum. Ama neden bu şiirleri yaşamaığım aklıma geliyordu ve sonra bu düşünceyi hemen kafamdan silip son kez mailleirme baktım.
Mailimde kliniğimizin en tecrübeli hekiminden bir mesaj vardı:
"Yarın sabah 8:00' da hastanede ol. Bir dakika bile geç kaşmanı istemiyorum. Çok önemli bir hasta sızlama şikayetiyle geliyor."15 dakika boyunca ben ekrana baktım, ekran da bana. Ya kapat, ya da çık şu sayfadan çıkacaksan artık diyordu. Şarjım bitiyor görmüyor musun? Hadi diyordu. Şarja tak şunu madem öylece bakacaksan şu sayfaya!
Neden randevu dahi almadan bir hasta geldiğini sormamı bir kenara bırakın, kimdi bu çok önemli hasta? Onu da geçtim ki neden ben? Onca tecrübeli doktorun arasında neden ben olduğumu düşündüm. Neden olacak? Tabiki tecrübemden dolayı. Aşırı yeni oluşumu hatırlayan tecrübeli doktorumuz hastayla nasıl ilgileneceğimi öğretecekti bana bir bebekmişim de konuşmayı öğreniyormuşum gibi.
Neden bunca zaman ekrana bakıp vakit harcadığım için kendime kızdıktan sonra derhal bilgisayarımı kapattım. Yediğim salatanın tabağını yıkadım ve artık uyumak için hiçbir sebebim yoktu. Heyecanlı olmamalıydım çünkü sadece biraz alıştırma yapacaktı doktor. Belki de beni test edecekti. Rahatça uyumaya çalıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tek Yudum
Teen FictionGerek en güzel; kahkaha dolu, mutlu, huzurlu, gerçekten yaşamak terimiyle tam anlamıyla uyumlu ve ruh eşini bulmuşluğunla her anın zerresini aklına işlemek istediğin bir hayatla... Gerek; yıprandığın, kızdığın, kırıldığın, terk edilmişlik ya da yaln...