Kaderin Mizacı / TAMAMLANDI

Bölüm 6

birdeliyazar1

Erenden

Acaba özür dilesem bir yerleri kalkar mı?

Bu sorunun cevabını yaparak bulabilirim.

En son karavanına gecerken gordüm.

O zaman istikamet İlayda'nın karavanı.

........

Ama bu güzellik ne? Allah'ım tamam anlıyorum diğer kullarına haksızlık olmasın diye güzel ve salak yaratıyorsun ama...

Tamam boş konuşmak yok. Ellerim benden bağımsız saçlarına gidiyordu. Durduramadım. Saçları o kadar yumuşaktı ki dokunmaya kıyılamayacak tipten. Bana ne oluyor.( Aşk olabilir mi Eren Bey)

Aksilik olsa gerek Ilayda uyanacak zamanı buldu. Bana tip tip bakıyordu. Ne diyecektim. Çok güzeldi dokunmak istedim denmezdi. İlayda bana soran gözler ile bakmaya devam ediyordu. Bende koltuğun üzerindeki yün topağını alıp. Göstererek.

"Sacındaydı" dedim. Allahım, sacmaladim biraz ama olsun.

"Neden karavanıma girdin!" hiddetle sormuştu.

"Özür dileyecektim."

"Eee..."

"Tamam. Özür dilerim. Düşünülmeden yapılmış bir hareketti."

"Şimdi buradan çıkınca karavanına gider kendince bana saydırır sonra anırırsın. 'Salak kız nasılda inandı ' diye. Yemezler Eren Bey. Hadi evli evine köylü köyüne." Bunu derken kalkıp karavanın kapısını açmıştı.

"Ne diyorsun? Anlamıyorum. Ama ne anladıysan yanlış anlamışsın. Ben gercekten özür dilemeye geldim."

İlayda duraksamış kafasında tartıyordu. Ama kuyruğu dik tutması gerekirdi. Yumusamak yoktu. Hiddetle "Hadi , özrün kabul edildi. Çık dışarı." Diyerek kapıyı gösterdi Eren yerinde durmuş İlaydayı süzüyordu. "Kırmızı halı serelim mi(?) Hadi dışarı."

Ya ne diyordu. Kafam allak bullak oldu. "Peki, tamam. Ama ben gerçekten özür dilemeye geldim. Bunu bil."

"Peki, peki. Hadi."

Dışarı çıktım. Ama beynimden vurulmuşa döndüm. Ne olduda böyle davranıyordu. Kafamdaki sorularla ilerledim. Veya ilerlediğimi düşündüm. Neden mi? Çünkü yerde sürünüyordum. Evet yere düştüm. Hem de çamurun içine. Ve bir kahkaha sesi. İlayda'dandı.

"Sakar bu ya. Bundan bir şey olmaz. Zaten partner olarakta bana yakışmadı. Yanımda sönük duruyor." dedi ve ya demeye çalıştı. Çünkü kahkahaların ardı arkası kesilmiyor.

"Diyorsun ki; düşene bir tekmede benden. Hadi diyelim benim ışığım senden düşük ki öyle birşey yok. Ben kalbimin temizliğiyle seni geçerim."

"Sana bakılırsa tek kalbin kirlenmemiş. En azından kalple yırttın."dedi ve kahkaha kopardı. Söylediğinden hiçbirşey anlamadım. Sonradan farkettim ki çamurdan bahsediyordu. Batmayan yerim kalmamıştı ve ben hala yerde yatıyordum. Ayaklandım "Gül gül, gülme komşuna gelir başına demişler." Sonrasından aklıma komşuluk ile ilgili bir sürü atasözü geldi ama saçmalamamak içn ağzımı acmadim. O kahkahalarını sürdürürken ben karavanıma gitmek için ayaklandım.

..............................................................................................................

Arkadaşlar kısa yazıyorum ama her gün yayınlamaya çalışıyorum. Ama yazıyorum sonuçta laf yok.😀😀😊