Uyku Kaçınca...

487 31 2
                                    

Saat 03:23 ve ben hala uyumak istemiyorum. Ne kadar normal bilemiyorum ama dışarı çıkıp bağıra bağıra şarkı söyleyip dans etmek istiyorum. Tamam kabul hiç de normal değilim. "Ne içtin?" diye soracak olanlarınız varsa çok klasik bir cevabım var: "Su bile yarıyor." Ah, bu kilo durumu için söylenir biliyorum ama şu anki durumuma baya uyuyor.

Yarın başlayıp 3 hafta sürecek sınavlarımdan dolayı beynim "Kapalıyız" tabelasını astı bile. Ey fizik, neden bu kadar korkutuyorsun beni? Ya sen kimya? Ah kimya ahh! Bilmiyor musun ki sen benim en iyi dersimdin? Onca 100'ün üzerine oldu mu şimdi bu 46? Peki ya sen geometri? Hain geometri... Bir öylesin bir böyle. Yeter be geometri karar ver artık ne olduğuna. Seni unuttum sanma ingilizce. En kötüsünü de sen yaptın, beni sırtımdan bıçakladın kappe!!

Yukarıda okuduğunuz paragraf beynimin eror verdiğinin kanıtıydı. Dumanı tüten kafamı soğuk suya tutmam gerekebilir...

Gecenin verdiği sessizlik sayesinde piç iç sesimle başbaşa kaldık. "Hey moruk! Evet sana dedim" diye paçozca atladı iç sesim. "Üff ne var be .s.s.s" diye ayağa kalkan hücrelerimi sakinleştirmeye çalıştım. Yine ne gibi yellozluklar yapacaktı kim bilir? Sanırım şuan bazılarınız beni deli zannedecek. Evet yani kendi kendime konuşuyorum. Ne olmuş? Siz hiç yapmadınız mı?

"Senin şu iki senedir platonik olduğun çocuk varya hani, işte o şuan başka bir kızla beraber. Hem de bu kız senin kavga ettiğin o şıllık." diyen iç sesime ana avrat düz gittim. İllaha hatırlatacaktı di mi yani? Hatırlatmasa olmazdı?

Bu Ne Perhiz? Bu Ne Lahana Turşusu?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin