RM ile çok mutluyduk sonunda kavuşmuştuk ve her şey yolundaydı. sekreterin sesiyle düşüncelerimden ayrıldım.
-ceo seni çağırıyor.
- peki geliyorum.
Patrona ne olduğunu sorarcasına bakıyordum odaya girdiğimde anlamış olmalı ki beni daha fazla merakta bırakmadı ve konuşmaya başladı:
-kısa ve öz söyleyeceğim (isminiz) RM'den ayrılmalısın.
- ondan asla ayrılmayacağım.
- ayrılmak zorundasın (isminiz).
- neden? gözlerim dolmuştu ben onu bu kadar çok severken benden ondan ayrılmamı nasıl isterler.
-bize olay gerekiyor ve eğer sen bunu yapmazsan onu hayallerinden kovarım ve tekrar kavuşamaz.
hiçbir şey söylemeden oradan koşarak uzaklaştım ne yapacağım şimdi?!!
hızlıca (bffnizin ismi)'la kaldığımız odaya geldim. artık gözyaşlarımı tutmam için bir sebep yoktu içimdeki tüm duygulardan arınmak için hıçkırarak ağlamaya başladım.(bffnizin ismi) odaya girdiğinde beni öyle ağlarken görünce hemen yanııma geldi ve ne olduğunu sordu bana sarılarak.hızlıca anlatmaya başladım.
-eğer Namjoon'dan ayrılmazsam onu hayallerinden atacaklar bunu onun için yapmalıyım çünkü onun en büyük hayalinin ellerinin arasından gitmesine sebep olamam.
daha hızlı ağlamaya başlamıştım.beni sakinleştirmek için daha sıkı sarıldı ve her şeyin düzeleceğini söyledi. RM'nin sesini duyunca hızlıca göz yaşlarımı silip uyuyormuş gibi yaptım çünkü beni böyle görmesini istemiyordum. (bffnizin ismi) ise kendi yatağına geçip telefonunu karıştırmaya başladı. RM odaya girdiğinde (bffnizin ismi) gitti. bizi yalnız bırakmak istemişti anlaşılan bu daha iyi olacaktı sanırım. uyuyor numarasına devam ettim. yanıma gelip saçlarımı okşadı. rolüme devam ettim. yeni uyanmış gibi ilk önce yatakta doğruldum ve esnedim. uyandığımı görünce o muhteşem gamzelerini gösterdi ve saçlarımın arasına diğerlerine göre sıradan fakat benim için son öpücüktü galiba bu. gözlerimin dolmasını engelleyerek onun yüzünü incelemeye başladım sanki onu son kez görecektim.elimden tutup beni oturduğum yerden kaldırdı sıkıca sarılıp etrafımda döndürdü. hiç tepki verememiştim sadece anın tadını çıkarıyordum. bir şey olduğunu anlamış olmalı ki bana sorarcasına baktı konuşmaya başladı:
- aşkım bir şeyin mi var? neden bana karşı soğuksun? istemeden kırdımmı seni?
artık uzatmanın anlamı yoktu ne olacaksa şimdi olmalıydı.
- sana bir şey söylemeliyim RM.
Şaşırmıştı çünkü on hitap etmek için ilk kez aşkım yerine RM demiştim. tedirgin bir şekilde
'söyle aşkım ' dedi.
- lafı uzatmadan söyleyeceğim. şunu bil ki kesinlikle seninle alakası yok sadece ben artık eskisi gibi değilim bu yüzden seni artık eskisi gibi sevmiyorum. kısacası ayrılalım çünkü bu senin ve benim için daha iyi olacak.
gözleri dolmuştu.
-neden böyle yapıyorsun? bu bir şaka dimi çünkü benim tanıdığım (aysu) asla benden ayrılmaz. komik değil aşkım cidden değil.
dedi.
- 'şaka değil RM artık bitti' dedim ve koşarak çatıya çıktım .
arkamdan seslenen sekreterle ona döndüm ve sinirimi ondan çıkarırcasına bağırdım.
- ağlamama bile izin vermiyorsunuz defol git başımdan.
beni dinlemedi ve konuşmaya başladı:
- patronun senden son bir isteği varmış. seni bekliyor.
- 'tamam geliyorum'dedim ama içimden saydırmayıda ihmal etmiyordum tabi.
bir şey söylememi beklemeden konuşmaya başladı:
- bu arada söylemeyi unuttum bir süre (bir ünlünün adı erkek.)....... ile sevgili olmalısın.seni dışarıda bekliyor biraz yan yana görünün.
bir şey söylemeden gittim. ciddi olamaz değilmi ama RM için bunlara katlanmalıyım. dışarıya çıktım karşımda GÖRDÜĞÜM KİŞİYLE ŞOK OLDUM.
- Senide mi zorladılar?
- hayır ben bunu istiyorum.' dedi. şok oldum bir şey söylememe fırsat vermeden koluma girip beni arabaya doğru bir nevi sürüklemeye başladı. kameramanları görünce elini omzuma koydu. aklınca poz veriyor aptal. kameramanlar :
- sevgili,nizden ayrıldınız mı (isminiz) hanım? artık (.......)'la berabermisiniz ?
kameramanların sorduğu soruya cevap vermeme fırsat vermeden cevapladı.
- evet artık o benim sevgilim ve o gereksizden ayrıldı.
sensin be gereksiz. bana asıl gerekli olan NAMJOON çünkü nefesim olmadan yaşayamam.
arabaya bindik onun konseri olduğu için konser alanına gittik. ben seyircilerin içinde sıkılmakla meşgulken ismimin söylenmesiye afalladım ve ne olduğunu anlamaya çalıştım.
şimdi sizlerle birini tanıştıracağım. sevgilim hadi sahneye gel ( isminiz) hadi gel aşkım.
yanına gitmeliydim. yavaşça basamakları çıkarken içimden söyleniyordum 'aptal bana sadece RM aşkım diyebilir.' yanına geldiğimde elimi tutmaya çalıştı. hızlı bir hareketle saçımı düzeltiyormuş gibi yapıp kurtuldum. RM ' nin sesi duymamla sesin geldiği yöne döndüm. buradaydı ama neden ?!!!!
konuşmaya başladı:
-'(isminiz) onu sevmediğini biliyorum aşkım. çocuklar konuşurken duydum patronun dediğini yapmak zorunda değilsin. onlar beni hayallerimden vaz geçiremezler çünkü benim en büyük hayalim sensin.'dedi ve gelip bana sarıldı ona onu çok sevdiğimi söyledim ve oradan el ele çıktık. dışarıda bizi patronun arabası bekliyordu arabadan inip konuşmaya başladı.:
-artık ayrılmanız gerek yok çünkü bizi gündemde tutacak olay artık sizin aşkınız.
RM çok sinirlenmişti belliki lafını esirgemedi:
- bir daha asla böyle bir şey yapmaya kalkma !!!!
adam bize son kez bakıp tekrar arabasına bindi ve gitti bizse tekrar kavuşmanın verdiği mutlulukla el ele sahi boyunca yürümeye başladık...
nasıl ???? beğendiyseniz öneri,görüş ve isteklere açığım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeryüzünün 7 Parlak Yıldızı.
Fanfictionburada bana göre güzel ve farklı tepkiler ve hayaller yazacağım. ve tabiki istek tepkiye herzaman açığım.