(Bu bölümde eğer Emre ile ilişkimi yargılayan birisi olucaksa hiç okumasın, bizim hikayemiz buydu olduğu gibi anlattığım için pişmanlık duymak istemiyorum.)
Zaman geçtikçe daha da çok tanımaya başlamıştık birbirimizi. Günler ilerledikçe daha da çok yakınlaştık "canımlar, cicimler ortalıklarda fır dönüyordu" derken bana aşık oldu yani ben zaten boş değildim ama tuttu beni telefonuna hayatımın anlamı diye kaydetti (ya da baba böyle söylendi ) inandim yani bilemem Toprak öğrendi az zaman geçtikten sonra ve tavırları değişmiş emreye karşı bi gün bi karar vermesini istedi ve ona ; Gizem mi ben mi ? sorusunu yöneltti emrenin tek cevabi yapamamdı, " Tamam kardeşim eyvallah ayrılınca paslasiriz " yazmıştı Toprak ve bizim mal gibi kaldığımızın resmiydi aslında bir taraftan emrenin beni sevdiğine gerçekten inanmam için gurur kaynağı olurken, bir yandanda Toprağın gözünde küçük düşerek utanç verici bi haldeydim ama ne olursa olsun, ben emreyi seviyordum ve ilk kez buna bu kadar emindim ...