Kendini uçurumun ucunda her an düşecek gibi hissediyorsun.. onun yokluğu sanki içinde bir ateş açmış gibi. Kalbini terk ettiğini sanıyorsun ama aslında hiç sevmediğinide.
Dünyan yıkılmış gibi..
Aldatılmak, kulanılmak, geri gelip ümit verip geri gitmek, islamı kulanmak ve daha bir çok şey. Tek yaptığın susmak oluyor.
O gün, bir nefes çekip "Allahım" demek ne kadar içinde bir ferahlık getirsede kalbinin kırıklığını kim bile bilirki ?Okula gidip yere düştüğümü kim gördü ? Rabbimden başka ? Yada yemekten kesildiğini. Kimse seni anlayamaz diye düşünüyorsun ama yukarda seni gören anlayan biri vardı..
Evet bir sene geçti, koca 365 gün
O mu? Evleniyor ve mutlu peki ya ben ?
Hiç geçmeyecek sanıyorsun geçiyor ama ya bu içindeki acı? Allahım neden ahlarıma rağmen mutlu? Cevap alamadığım daha nice sorular.Rabbim sevdiklerine imtihan eder, evet ama neden geçmiyor ? Ahlarını duyan bir Rabbimiz var tek çare aslında sabır oluyor.
O uçurumun kenarında kendin gideceksin, düştüğün yerden tek başına kalkacaksın.
Geçiyor herşey istemek önemli, içine gömüceksin herşeyi bir müddet sonra. Şükürler olsun bittiğine diyeceksin ne kadar zor olsada.
Tek aşk Allahtır bunu zamanla öğreniyorsun ve kimse yaşattığını yaşamadan ölmez isterse 10 sene sonra olsun..