“tamam sakin ol tamam yürü gidiyoruz” sonra oraya geldik falan hava kararnmıştı ama oraya geldiğimizde ışık yanıyordu içeride.içeri girdiğimizde Barış beyaz’ın nerde olduğunu sorduk.girişteki bayan
“kim soruyo diyim”dedi
“Ece Beyaz diyin acil” sonra 1- 2 dk bekledik odadan bir adam çıktı o benim babamdı tam 7,5 yaşından beri görmediğim babamdı.
“BABA…” diyip boynuna sarıldım beni kucağına aldı
“Ec…ce…Ece …kızım “bana sıkıca sarılıyordu.bizi içeri odasına çağırdı yaşadığım tüm olayları anlattım 1-2 saat geçmişti
“baba annnemden haberin varmı “
“Ece annen le pek konuşmuyorum ama bazen arıyo mesela 3 gün önce öbür gün parise gideceğini söyledi mankenlik için “
“O zaman onunla görüşme ihtimalim var “ama şu anda değil. Yani yarın falan sakın gitme numarasını veriyim ara ama gitme “
“olsun bişi olmaz konuşsamda olur sorun değil. Bak aslında buraya gelme sebebim her zaman istediğin gibi bende senin gibi olmak istiyorum birilerini dövmek istiyorum.anlıcağğın içimdeki kavga isteği büyüdü bbana yardım et baba”
“diyosun tamam sana söylşiyceğim ısınma hareketlerini yap bugün ve yarın sonra bol bol su iç ve karnının tokluk hissi vericek bişiler ye aç kalma yarın bi kızla sanin kuvvetine bakarız ona göre”
“ne yani bu kadarmı.hepsi bu muydu yani basitmiş yarın bi kızı dövücem yani “
“ dövücem diyosun çok eminsin yani “
“çook tamam o zaman yarın saat 8 görüşürüz baba beni çok özle”
“tamam sende beni” sonra gittik işte gecenin bi yarısı olmuştu bi kafeye girdik kahveyle çörek aldık hem içip yiyior hemde babamın verdiği kağıta bakıyordum. Kolay hareketler vardı nefes alma yumruk şeyleri vardı.içtikten sonra arabaya bindik.arabada çok uykum vardı müziği açıp kafamı cama dayayarak uydum yani uyumuşum.uyandığımda Ateş’in beni merdivenlerden taşıyordu. Gözlerimi kapadım ve beni taşımasına izin verdim yarın büyük bir gündü
