Birinci Bölüm

24 6 1
                                    

Gazete dağıtan çocuk, bisikleti ile geniş yolda ilerlerken, bir yandan da "son dakika," diye bağırıyordu. İçlerinde Noah Wagner'ın da bulunduğu birkaç Maysville'li kutu gibi evlerinden gazeteci çocuğa bakıyordu. Wagner, yumuşak kumaştan yapılma eski perdesini araladı ve dar salonuna güneş ışığının girmesine izin verdi. Gökyüzü adeta bomboş bir şekilde selamlıyordu onu, ne bir bulut vardı ne de güneş. Gözlerini karşısındaki yemyeşil bahçe ile çevrelenmiş küçük eve takıldığında ise gülümsedi.

"Yazıyor," diye bağırıyordu gazeteci çocuk. "Son dakika haberleri yazıyor!"
Wagner huysuz bir şekilde homurdandı ve görüş açısına giren bu sevimsiz gazeteci çocuğun, kapısının önüne gazete atmasını izledi.

Çocuğun rahatsız edici sesi gittikçe uzaklaşırken, Wagner gazeteye göz gezdirmeye başlamıştı bile.

Petrol fiyatları son dönemlerde...
Milletvekili açıklama yaptı...
Başkent'te terör saldırısı!..

Wagner yüzünü buruşturup gazeteyi pek de düzenli olmayan salonun halısına fırlattı. Daha kırk yaşına bile gelmemesine rağmen komşu çocukları onu 'Yaşlı huysuz Bay Wagner' diye çağırıyordu. Yanlız başına yaşıyordu ve kimi kimsesi yoktu.

"Evlilik mi, peh," derdi. "Yanlız olmak en iyisi."
Bir tane daha bira almak için mutfağa doğru ilerlerken buruşturduğu gazetedeki bir manşet gözüne çarptı:

Bradley Ross (16) esrarengiz bir şekilde kayboldu.

Wagner'ın gözleri büyüdü ve gazeteyi hışımla yerden aldı, üstünde pijamaları olmasına rağmen hızla dışarı çıktı. Gözlerini delip geçen güneş ışınları ve nemli hava gözlerini kısmasına sebep olsa da etrafına bakındı ve "Bernard," diye seslendi. "Bernard Dallmar!"
Çocuklar tarafından "ayaklı kütüphane" olarak adlandırılan hoşgörülü eski Tarih öğretmeni olan Dallmar, yan evden çıkıp Wagner ile aralarındaki çite yaklaştı. Kel kafası güneşin altında parlarken, gözlüğü kamaşıyordu.

"Ah, Wagner," dedi Dallmar, dostunu görmenin verdiği sevinçle, İngiliz aksanı konuşmasına hoş bir hava katıyordu. "Sana nasıl yardımcı olabilirim?"

Wagner da çite yaklaştı ve uzun süredir nefesini tutuyormuşçasına soluklandı. Gazeteyi sıkmaktan beyazlaşan elini umursamadan gazeteyi Dallmar'a uzattı. "Sence doğru mu bu?"

Dallmar şüpheyle gazeteyi aldı ve Wagner'ın gösterdiği yeri okudu.
"Korkarım ki olağan," dedi. "Yazık olmuş, Ross iyi bir öğrenciydi."

Wagner, gözü dönmüş bir şekilde Dallmar'ın elinden buruşmuş gazeteyi kaptı ve hızlı bir şekilde eve girerek kapıyı çarptı. Dallmar ise elini güneşe siper etmiş, ne olduğunu anlamadan öylece Wagner'ın evine bakıyordu.

"Yazıyor," diye bağırıyordu gazeteci çocuk. Gazeteyi alanların gözüne, "Noah Wagner (16) esrarengiz bir şekilde kayboldu," yazısı ilişiyor. Annesi hıçkırıklarla ağlarken Bay Wagner ise üzgün bir şekilde karısını teselli ediyor.

Wagner, anılarından kurtulmak istermişçesine silkindi.

"Geçmişinden kurtulamayacaksın," demişlerdi.

Haklıydılar.

Ve yıllar sonra, anıları canlandırmak için geri dönmüşlerdi.

Wagner sessizce bir küfür savurdu.

Kylie The Queen (tr)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin