KAVGA

10 1 0
                                    

Baran ALTINSOY

Sabah 8 de uyandım. Erkekler bize kahvaltıya gelecekti bugün. Aslı kahvaltı hazırlıyordu. Seda da yüzünü yıkıyordu. Ben de odama gidip üstümü değiştirdim ve aşağı indim. Tam mutfağa geçerken kapı çaldı. Ayaklarımı sürüyerek kapıyı açmaya gittim. Kapıyı açınca bir çiçek buketiyle göz göze geldik. Batu' nun elinde çiçek vardı ve tabiki de benimdi. Batu çiçeği bana uzatınca "Oha vallaha mı?" dedim şaşırarak. Sanki aklımı okumuştu. Teşekkür edip sarıldım. Arkasından Aras girdi onunla da sarıldıktan sonra içeri geçti. Sıra Baran' daydı. Ekmek poşetini ve kocaman çiçek buketini bana verdikten sonra sarılmaya çalıştı. Bir adım geri çekilerek "Hayırdır Baran' cım?" dedim.
"E Batu' yla Aras' a sarıldın, bana mı sarılmayacaksın yani?"
"Onlara sarılmış olmam sana da sarılacağım anlamına mı geliyor canım?"
"Vayy bee. Ben senin için sabahın köründe kalkıp hiç üşenmeden çiçek alayım. Sen bana bi sarılmayı çok gör. Öyle olsun bakalım." deyip yanımdan geçti. Giderken arkasından sarıldım. Beklemediği bedeninin kasılmasından belliydi. Sonra bana doğru dönüp sarıldı. Kokusu huzurun diğer adıydı. "Hazal, Baran hadi artık sofraya. Hepimiz sizi bekliyoruz." Böyle güzel bir anın içine eden tabiki de Aslı' ydı. Masaya oturup kahvaltımızı yapmaya başladık. Kahvaltı yaparken Aras "Bakın kızlar biliyorsunuz ki yarın okullar açılıyor. Şu konuda anlaşalım. Eğer asılan ya da rahatsız eden ki öyle bi şey olamaz çünkü biz hep yanınızda olacaz ama eğer olursa direkt dalarız." iştahımın içine etti yemin ederim ya. Al işte asıl olay şimdi başlıyor. "Bunu söylemene gerek yok ki Aras' cım biz bunu zaten biliyoruz. Hani liseden tecrübe ettik. Sayenizde." Başımla Aslı' ya onay verdim. Aras durur mu?
"E napalım kızım. Herifler size asılıyordu. Öyle bakacak miydik?"
"Tabiki bakmayacaktınız ama illa ki dövmeniz mi gerekiyordu yani Aras?"
"Evet dövmemiz gerekiyor. Bizim kardeşimize asılacaklar biz de bakacaz öyle mi? Çok beklersiniz." Konu daha fazla uzamasın diye araya girdim.
"Tamam kapatın şu konuyu. Aslı haklı. Ama zaten artık kavga etmezsiniz değil mi? Sonuçta siz artık medeni insanlarsınız. Her yanımıza geleni dövecek haliniz yok herhalde."
"Tabii Hazal hanım tabii. Siz emredin yeter. Kızım delirtme adamı tabii dövecez. Size asılırken öyle bakacak halimiz yok herhalde."
"Aferin Baran Aferin böyle devam et. Çok güzel."
"Edecem tabii."
"Off kapansın artık şu konu."
"Aynen yaa."
"Bence de." Aslı ve Seda' da bana onay verdikten sonra kahvaltımıza devam ettik. Kahvaltıdan sonra kızlarla gezmek istedik. Bizi tek bırakmayınca hep beraber çıktık. Kızlarla fotoğraf çekilirken erkekler de kendi hallerinde takılıyorlardı. Sonra da kızlar da başka bi yerlere gittiler fotoğraf çekmeye. Ben tek başıma fotoğraf çekiliyordum. Son anda Baran' da fotoğrafa girmişti. Hem de yanağımdan öperken. Tabii ben şok. Kalbim yine gümbür gümbür atmaya başlamıştı. Baran telefonu elimden alıp fotoğraf çekmeye başladı. Kızlarla bizi, Aslı' yla beni, Seda' yla beni, sadece beni çekti çekti çekti...

Eve dönerken arabada, çektiğim fotoğrafları paylaşacaktım ama Baran son anda elimden telefonu kaptı.
"Ya Baran ver telefonumu."
"Dur paylaşacağın şeylere bakacam."
"Sen çektin ya zaten ne gerek var? Ver de paylaşayım hadii." Biraz daha baktı ve fark etti iste ya kahretsin. O kadar da araya sıkıştırmıştım.
"Ben böyle bi şey çektiğimi hatırlamıyorum Hazal' cım."
"Haaa o muu?"
"Haaa o."
"O araya sıkışmış ya."
"Allah Allah. İyi kaldırayım o zaman."
"Hayır!"
"Noldu?"
"Kaldırma yaa."
"Oldu canım başka? Kızım bu paylaşılır mı?"
"Nesi var ya gayet güzel işte."
"Hayır paylaşamazsın bunu."
"Ya sanane yaa. Sevgilim misin, Abim misin? İstediğimi paylaşırım."
"Tamam bi şartla karışmayacam."
"Neymiş?"
"Engeli kaldıracaksın."
"Hayır."
"O zaman paylaşmayacaksın."
"Ya Baran!"
"Kaldır engeli paylaş fotoyu." dedi pis pis sırıtarak.
"Oldu canım engeli kaldırayım da millete yine saçma sapan laflar et. Hayır Baran."
"Tamam sen bilirsin fotoğrafta yok o zaman."
"Off yaaa."
Baran' ı instagramdan engellemiştim. Çünkü yorum yapan kişilere saçma sapan cevaplar veriyordu. Kaç tanesini bi yere çağırıp dövdü. Ben de son çare engelledim.
Eve geldiğimizde arabadan inerken "Karar verdin mi?" dedi.
"Ne kararı?"
"Fotoğraf mı? Engel mi?"
"O fotoğrafı atacam. Engeli de kaldırmayacağım görürsün."
"Hadi bakalım. Bekle atarsın o fotoğrafı."
"Görecez Baran bey."
"Görelim Hazal hanım." deyince daha fazla sinirlenmemek için arkamı dönüp gittim.

Eve gidip birer kahve yaptık. Kızlarla oturup konuşuyorduk. Kızlar kendi aralarında konuşurlarken ben de fotoğrafı paylaştım. Aslı telefonla uğraşıyordu. Ben de Seda' yla konuşurken Aslı çığlık attı.
"Noluyo kızım manyak mısın? Ne bağırıyorsun?"
"Hazal !!!"
"Ne?"
"İnanamıyorum sana!"
"Noluyo yaa?"
"Fotoğrafı paylaşmışsın?"
"Evet"
"Kızım sen salak mısın? Baran görürse ne olacak?"
"Ben ona söyledim zaten paylaşacağımı. Hem görse ne olacak ki? Sevgilim değil abim değil, karışamaz bana."
"Evet değil ama şimdilik."
"Off Aslı ya başlama yine."
"Aman be sustum.

Biz konuşurken kapı çaldı. Ben oturduğum yere daha çok sindim. Aslı da Seda' ya bakıp şirince sırıttı. Seda oflayarak yerinden kalktı ve kapıyı açmaya gitti. Baran bağırıp çağırıyordu. Zaten beklendik bir şeydiDAN

"Hazal nerde?" diye bağırdı pardon gürledi salondan.
"Buradayım." diye bağırdım ben de salona doğru. Bi hışımla içeri geldi.
"Hazal napıyosun sen?!"
"Oturuyorum Baran sen napıyosun?"
"Dalga geçme. Ben sana o fotoğrafı paylaşma demedim mi?"
"Baran kendine gel! Sen paylaşma dedin diye ben paylaşmayacak mıyım o fotoğrafı?!"
"Evet paylaşmayacaksın!"
"Oldu canım başka bi isteğin var mı? Ne için peki? Kim olarak söylüyorsun bunu?" cevap verecekken sözünü keserek konuşmaya devam ettim.
"Aa olur mu? Baran beyin keyfi nasıl isterse. Paylaşma Hazal, sus Hazal, konuşma Hazal, itiraz istemiyorum Hazal. Oldu canım. Yeter ki Baran beyimizin gönlü olsun. O ne isterse onu yapalım. İstek gelmiş kabul etme, yorum yapmış sil, fotoğraf koyuyorum kaldır. Neden? Baran bey öyle istiyor. Şimdi onu üzmek olmaz demi ama. Haklısın yaa."
"Ooo neler varmış içinde. Kustun mu nefretini? Başka bir şey kalmasın içinde söyle söyle çekinme." dedi. Bi kaç saniye bekledi sonra da kapıyı çarpıp gitti.

Selaammm 😊. İşte yeni bölüm. Biraz geç olduğunun farkındayım. Bundan sonra daha sık paylasicam. Vote ve yorumlarinizi bekliyorumm 😚😚

ÇOCUKLUĞUMSUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin