Zayıf, cılız, utangaç, tırsak. Evet ya tamda beni anlatıyor. 13,14 yaşlarımda korkardım karanlıktan, fazla ışıktan. Çevremdekiler ezerdi beni, hep dışlanırdım yanlarından. Bir arkadaşım vardı adı selçuk, onun sayesinde spora, boksa merak sardıştım. Çevremde pek yakın sayılmasada bir boks salonu bulabildim. Ama inanilcak gibi değil oraya gidecek kadar bile cesaretim yoktu
- ya beni güzel bir hırpalarlarsa
Ya öyle ya böyleBen hep öyleler ve böylelerle yaşadım, oysaki. Hiç tek bir seçenek ile durmadım, çoğu korkum da bundandırya.
Spor salonuna ilk gidiş.
Beklediğim o gün geldi çattı.
Soğuk rüzgarlı bir kasım ayıydı, günlerden pazartesi. İçeriye yavaş adımlarla girdim gelen sesler korkutucuydu;
'Pat çat çut tak.'
Duraksadım bir an icimdeki o korku ısrarla gitmemem gerektiğini, geri dönmem gerektiğini söylüyordu bana.
Çaresizdim bir tarafta hayalim, bir tarafta korkum. Ben kalbimi dinledim ve hayalimin peşinden gittim. İçerdeki ortam sandığımın aksine mükemmeldi. Kapıdan girer girmez;
'Aramıza hoşgeldin kardeşim.'
Seslerini işittim. Herkez samimi, cana yakındı. Sonunda antrenörümü görebildim yanına gittim ve boksa başlamak istediğimi söyledim,
Oda bana; 'yarın eşofmanlarını al gel.' dedi.
Birazdaha muhabbetin ardından salondan çıktım, başladım kara kara düşünmeye, 'ya beni ordada dışlarlarsa, ya ezerlerse.'
Bu gece boyunca böyle sürdü...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Evrim.
Teen FictionÖğrendim sokaklarda gece özgürce gezmeyi Hayallerinizin peşinden koşun, elbet bir gün yorulup duracaklardır. Hikayede geçen olaylar yaşanmışlıktan ibarettir bir gencin birden hızlıca değişimi ve sonrasında olanlar.