Kapkaç

142 17 1
                                    

Ertesi gün Breadstix'in önünde buluştuk. Puck yanında gitarını getirmişti. Harika! Bir şey eksik... Finn ve Quinn? Hepsine haber verdiğimi hatırlıyordum. Özellikle Finn'e bir e-posta göndermek yerine 4 tane birden göndermiştim. Susamıştım ve Breadstix'e su almak için girdim. Kapıdan girerken önümde sarı saçlı bir kız ve yaklaşık 1.90 boyunda olan bir çocuk vardı. Bana feci şekilde birilerini hatırlattıklarını fark ettim. Quinn ve Finn. Tabi ya! Bu kusursuz bukleler kesinlikle Quinn'e ait olmalıydı. Ne konuştuklarını dinlemeye çalıştım. Tanrım! Finn gerçekten de uzun boylu. Ayrıca o kadar sessiz konuşuyorlardı ki onları duymak için parmak ucuna kalkmak zorundaydım. Duyduğum kadarıyla Finn para toplamak için bizim yanımıza gelmek istiyor ama Quinn onu engelliyordu. Cadı işte. Neyse bir süre sonra Quinn ikna oldu. Arkalarını döndüklerinde yaramazlık yapmış bir çocuk gibi kafamı eğmek zorunda kaldım. O kadar utandım ki sadece "Çocuklar sizi dışarda bekliyor." diyebildim. Beraber dışarı çıktık. Artık başlayabilirdik. Akşam boyunca boğazımız çatlayana kadar şarkı söyledik. Evsiz olduğunu düşündüğüm bir adam bizi tüm akşam boyunca izleyip bize gülümsedi ama kutuya hiç para koymadı. Tam sinirlenmek üzereydim ki dank etti. Kendime kızdım.Parası olsa burada mı olur salak. Quinn her bana bakışında surat asıp durdu. Bu kıza harbiden sinir oluyordum. İşimiz bittikten sonra topladığımız paraları saydık. 100 dolar toplamıştık. Bu parayla dünyanın en şık kostümlerini satın alamazdık ama kulübün ihtiyaçları için yeterliydi. Yine de bir sonraki gün biraz daha para kazansak hiç fena olmazdı. Evsiz adam birden ayağa kalktı ve bize doğru koştu. Para vereceğini düşündüm ama para aldı. Ne kadar da sevimli :) Ne?  Para mı aldı? Kutumuzun içindeki neredeyse bütün parayı alıp koşmaya başladı. Quinn çığlık atıp Finn'e sarıldı. Ama şimdi onları kıskanmanın sırası değildi. Adamın peşinden koştuk. Koşarken Mercedes düştü. Onu ayağa kaldırdım ama bu pek de kolay olmadı. Tekrar koşmaya başladık. Adam önüne gelen her şeyi devirip yoluna devam ediyordu. Onu yakalamak zorundaydık.

Ama yapamadık. Adam çok hızlı koşuyordu ve ona yetişmemiz imkansızdı. Adam gözden kayboldu. Tekrar eski yerimize döndük. Kutuda geriye 1 dolar kalmıştı. Ne kadar hoş. diye düşündüm. Harika kostümlerimiz olacak. Umutsuzluk dolu bir sessizlikten sonra evlere dağılmaya karar verdik. Ama benim aklımda eve gitmek yoktu...

Yorum ve oylarınız için şimdiden teşekkürler :) Oy 6 olunca yeni bölüm gelir

GLEE NewStories ★Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin