BENİMLE SAÇMALAR MISIN?

Bölüm 1

Nehirin Ağzından

 

Artık okullar kapanmalı bence. Yeter artık çok sıkıldım. 3 hafta daha bekleyebileceğimi sanmıyorum.Bir an önce Rio'ya gitmek istiyorum. Ah tabi onun öncesinde 2 haftalığına Antalya'ya gitmek zorundayım. Rio'ya gitmek istiyorsam annem ve babamla 2 hafta geçirmek zorundaymışım. Neyse ya Antalya'da ki arkadaşlarımıda özlemiştim zaten bahane olur. Sahi ya 3 yıl öncesine kadar tüm hayatım Antalya'daydı benim. Şimdi orda yaşayamam gibi geliyor. İzmir'e ilk geldiğim gün hala aklımda istediğim liseyi tam burslu kazanmıştım ama annemle babamı ikna etmek hiç kolay olmadı sonuçta tek kızlarıyım abimi saymıyorum bile hayırsızın teki zaten. İlk izin vermediler sonra kıyamadılar tabi biricik Nehir'lerine.

Sonuç olarak buradayım ve çok mutluyum. İyi ki gelmişim buraya diyorum. Annemle babamda halinden memnun önceden göndermiyorlardı şimdi hiç gitmesem sesleri çıkmaz. Alıştılar tabi rahata. Abim zaten ülke ülke dolaşıyo. Annemle babam rahat dursun diye çareyi bunda buldular. Babam uluslararası bi şirkette müdür yani maddi durumumuz kötü değil o yüzden sorun olmuyo.

 Şaka maka abimi özlemişim la ben. Önceden prenses derdi bana bende yakışıklım benim derdim. Abim diye demiyorum çok fenadır kendileri onunla sokağa çıkınca herkes onu sefgilim sanır ve imnerek bakarlar bana. Benimde hoşuma gidiyor tabi asdafsdaf

Hazır aklıma gelmişken bir yakışıklımı arıyım ben. Yine nereye koydum ben bu telefonu oyy oyy. Tüm uğraşlarım sonucu telefonu Ceylin'in odasında yatağın altında buldum nasıl girmiş lan o telefon oraya. Bu arada Ceylin benim en yakın arkadaşım aynı evde kalıyoruz iki kız. Ceylin tam kafa aynı ben saçmalamadığımız gülmediğimiz bir zaman yoktur. Sevgililerimizden ayrıldığımız ve kafamız karışık olunca da dertleşiriz sonra yine saçmalamaya başlarız ağlayarak başlayan konuşmanın sonu kahkahalarla biter. Bence zaten gerçek dostluk bunu gerektirir. 

En son abimi arayacaktım ben ya. Oha saat kaç olmuş neyse ya yarın ararım. Ceylin de yok etrafta kesin yine haber vermeden Ege'nin yanına gitti bu gerizekalı. Kızında iyi ki bir sevgilisi var ya haber vermeden gitmeler sürekli onunla vakit geçirmeler tabi bizim yok burada sap sap takılıyoruz bize acıyacağına mutluluğunu gözümüze sokuyor.                                                                                                                                                                  

Evet sayın seyirciler yine Nehir'in hayattan bıktığı, kendini öldürmek istediği dakikalara gelmiş bulunmaktayız. Sıkıntıdan birgün kendimi kesicem valla sıkıntıdan mazoşist olcam tarihe geçicem. Ben böyle saçma salak şeyler düşünürken bi anda kapı açıldı bi baktım Ceylin ve Ege.

 -Ceylin seni öldürücem nerdesin kızım sen ya insan bir haber verir gittiğini.

Beni takmadı salaklar tabi bende trip atıcam hıhh. Odama çıktım  kilitledim kapımı ama umurlarında değilim zaten takmıyorlar beni off.

Kendimi yatağa attım ve müzik dinlemeye başladım. Müzik dinlemek gerçektende uyuşturucu gibi bir şeydi benim için. Müzik olmadan yaşayamam ben.                                                                                                                                                                      

Sabah Ceylin'in bağırışlarıyla uyandım.                                      

 -Nehirrrrr caanıımmmm hadi uyaaan kahvaltı hazırladımm.  

En nefret ettiğim şey sabah erken kalkmaktır hele haftasonları erken kalkmaktan nefret ederim ama kapıya öyle bi vuruyoduki kırılıcak sandım.

  -Tamam Allah'ın belası tamam vurma uyanıyorum.                  

  -Aşağıda bekliyorum canım hızlı oll.                                                                      

 Ceylin'e söve söve kalktım. Banyoya gittim yüzüme baktım her zamanki gibi saçlarım dağılmış ve yüzümde hayattan bıkmış bi ifade vardı. Herkes beni çok beğenirdi ama ben kendimi beğenmiyorum. Şu suratın nesini beğeniyorlar anlamıyorum ki. Bir tek gözlerim güzel fiziğimde fena değildi aslında offf neyse ne ya. Ceylin'i çıldırtmamak için hemen yüzümü yıkadım ve pijamalarımla ayaklarımı yere sürte sürte aşağıya indim. Aşağıya inmemle karşımda mükemmel ötesi bir sofra görmem bir oldu. Hemen koştum masaya saldırdım yemeklere. Yemek önemli hatta en önemli şey yemek yemekk. Tıka basa yedikten sonra Ceylin'in yanaklarından öptüm ve televizyonun karşısına geçtim. Televizyonda saati gördüğümde ağzım açık kaldı ohaa saat 1 olmuş la ben saati 9 falan sanıyordum. O kadar da boş yere sövdüm Ceylin'e ya.                                                                                    

 -Nehir hadi dışarı çıkalım bişeyler yapalım bugün                  

 -Okay. Hemen giyiniyorum. dedim ve odama koştum      

 Duş almama gerek yoktu zaten dün duş almıştım saçlarımda yeterince şekilliydi elime bir kot şort ve bol salaş bir tshirt aldım ve hemen giyindim. Dama desenli vanslarımı ayağıma geçirdim ve siyah bir çanta aldım. Makyaj yapmayı pek sevmem ama rimel ve ruj vazgeçilmezim. Son rütuşlarıda yaptıktan sonra çıkmaya hazırdım aşağıya indiğimde Ceylin yoktu. Şaşırdık mı tabi ki de hayır. Tam 36 dakika 23 saniye sonra Ceylin geldi ve sonunda dışarı çıkabildik.