BENİMLE SAÇMALAR MISIN?

Bölüm 3

Nehirin Ağzından 

Ceylin: Nehirr hadi uyan canım geç kalıcazz 

Gözlerimi Ceylin'in borazan sesiyle araladım. Ne diyo bu nereye geç kalıcaz. Bugün hafta sonu değil mi ya ? Ben daha ne olduğunu sindiremeden kapı açıldı ve Egeyle Ceylin üstüme atladı. Ceylin yastığımı çekti Ege gıdıklamaya başladı. Ne oluyo amk. 

Nehir: Egeeee, Ceyliiinnn kalkın üstümdeenn öldürücem siziii. Hem bugün haftasonu değil mi gerzeklerr.. 

Ege: Nehilll yapma ama bugün karne alıyoruz nasıl unutursunn 

Ceylin: Hangi günde olduğumuzu da mı unuttun aptall. Akşam Antalya'ya gidiyoruz bari bugünü unutmasaydın 

Nehir: Hay amk nasıl unuturum ya. Neyse tamam uyandım ben inin artık üstümden. Aşağıya inin hazırlanıp geliyorum ben. 

Ege:Tamam Nehil hızlı ol yetişmicez yoksa 

Nehir: Tamam Egeee

"Nehil" :) Egeyle beraber büyüdük demiştim. Küçükken bana Nehir diyemezdi Nehil derdi. Arada hala der. Hoşuma gidiyor benimde. Onu geçtim de ben daha hangi günde olduğumuzu bilmiyorum. 3 hafta nasıl geçti anlamadım. Rio'ya gitmeme tam 2 hafta var nasıl mutluyum anlatamam. 2 hafta boyunca Ceylin'le Ege'de yanımda olucak. Üstüne Ceylin ve Ege'yle Rio'da 1 ay. Rüya gibi. Rio hayallerini bırakıp kalkmam gerekiyor. Karne almaya gidicez daha okula.

Aynaya bakmamla ağzım açık kaldı. Savaştan çıkmış gibiyim bu ne hall. Hemen duşa girdim. Askılı mavili beyazlı diz üstü bir elbise ve beyaz tomslarımı giydim. Rimel ve ruj. İşte hazırımm. Jet hızıyla kahvaltıyı yaptıktan sonra beraber okula gittik. 

Karne günlerini hiç sevmem okula değil düğüne geliyorlar mübarek. Bir ton makyaj, topuklu ayakkabılar, abartılı elbiseler... Baze erkekler takım elbise bile giymiş. İnanabiliyor musunuz takım elbise. Bunları görüp halime şükrediyorum yeminle. Karneleri almaya sınıfa çıktık. Takdir aldım her zaman ki gibi. Ege ve Ceylin de teşekkür almış her zaman ki gibi. Valla hava atardım da çok üşendim şimdi. Hayalimde ki tatile 2 hafta var. Durup durup aklıma geliyo acayip mutluyum. Her zaman ki gibi ben düşüncelere dalmışken Ceylin ve Ege beni bırakıp gitmiş. Şimdi Cenk yanıma damlar offf..

Cenk: Nehir ?

Hay amk açtım şom ağzımı. "Efendim Cenk?"

Cenk: Çıkışta bir şeyler yapalım mı ?

Nehir: Başka zaman yaparız Cenk. Akşama gidiyorum bavul hazırlamam lazım. 

Cenk: Bir kaç saat ya biir şey olmaz. 

Nehir : Yok Cenk ya başka zaman. 

Cenk: Nehir kırma beni lütfen 

Nehir: Tamam Cenk tamam. Ben bizimkilerin yanına gidiyorum çıkarken alırsın beni.

Cenk: Tamam görüşürüz 

Şimdi Nehir sen salak mısın ? Neden tersledin taş gibi çocuğu ? diyenler vardır eminim. Ama Cenk benim eski sevgilim. Aynı zamanda yan komşum. Lise 2'de İzmire geldi. Ailesinin iş durumu yüzünden. Bizim yan villaya taşındılar. Aslında acayip iyi bir insan ve çok taş. Tüm kızlar Cenk'in peşinden koşuyordu o zamanlar, gerçi hala koşuyorlar. Bende hoşlandım çocuktan oda benden hoşlanmış heralde. Tanıştık, kaynaştık, sevgili olduk sonunda. Çok romantik çocuktu hakkını yememek lazım. Ama ben odundum o ayrı mesele. 9 ay falan çıktık. Son zamanlar bu her bokuma karışır oldu. Sürekli kavga, götümden ayrılmamalar falan. Ben de ayrıldım. Ama galiba hala beni seviyor. Çocuk akıllı ama bir sürü kız koşuyo peşinden hiçbirine bakmıyor. Aslında arkadaş olmak istiyorum üzmek istemiyorum iyi çocuk. Sonunda buldum Egeyle Ceylini. Off niye kavga ediyor bunlar? Yine ne oldu acaba ?