Onun burada ne işi vardı ve hangi yüzle karşıma çıkıyordu.
Şimdi ben anlatayım kapıdan bana bakan mal yaratık eskiden beni sevdiğini söyleyip beni öldürmeye çalışan varlık ismide David Demon soyismi bile iblis olan bir insana nasıl güvendiysem artık."Merhaba Bay ve Bayan Fire acaba Diana ile özel konuşabilir miyim?" dedi. Annem ile babamın konuşmasına izin vermeyip
"Buraya hangi yüzle geliyorsun. Bir de geldiğin yetmemiş benimle özel konuşmak istiyorsun. Yaptıklarından sonra asla karşıma çıkma demiştim sana. Seni öldüreseye dövdüğüm yetmedi mi? Şimdi gelmiş karşıma seninle özel konuşmak istiyorum diyor. Tabi karşısında eski Diana var sanıyor galiba. Ben akıllandım. İnsanlara kolay güvenmiyorum artık şu anda düşünüyorum o kapıdan çıkınca beni yine öldürmeye kalkışırsa diye şimdi seni öldürmeden gitmeni istiyorum." dedim. Abim bana oturmamı işaret etti oturdum. David ise karşımdaki koltuğa oturdu. Anlamıyorum bu nasıl bir yüzsüzlüktür." Diana gerçekten özür dilerim. Köpek gibi pişmanım affet beni."dedi. Yere baktım. Ve şöyle düşündüm. ' Eyy Yüce Hades ben sana ne yaptım.' Karşımda oturan David'e bakıp " Affetmek mi ben seni hayatımdan çıkardım sen gelmiş affet diyorsun. Seni affetmek seni hayatıma almak, sevdiğim kişilerin canına zarar gelmesini beklemekle aynı şeydir." dedim. O da bana bakarak kalktı ve gitti. Evan'ına baktığımda o masmavi gözler gitmiş yerine kan kırmızısı gözler gelmişti. Gördüğüm anda çığlık attım. Sonra Evan bana tekrar baktı ve masmavi gözlerle karşılaştım. Akşam bu olaylardan sonra sakin geçti. Gittiklerinde spor odasına çıkıp karşımdaki kum torbasını yumruklamaya başladım. 5-6 yumruk sonra kum torbası patladı. Bende duş alıp uyudum.
Sabah kalkıp rutin işleri hallettim. Üstüme okul formamı giyip okula doğru yol aldım. Okula geldiğimde Lisha (Lisesharte)bana el sallıyordu. Yanına gidip çantamı sıraya koydum. ' ne koyması bildiğin fırlattın çanta savaştan çıkmışa döndü' teşekkür ederim canım iç sesim ( bunu her defasında yazmayacağım kısaca 'cim' canım iç sesimin kısaltılması) senin bana yardım etmen gerekiyordu. Neyse Lisha'ya baktım. Dün olanları anlattım. Hiç sözümü kesmeden dinledi. Evan'ın gözlerini söylemedim. Sonra ders başladı falan filan. Öğle arasında Mika ( Mikaela), Lisha ve Evan kayboldular. Gerçekten değil yani yanıma gelmediler. Hayatımda ilk defa bir dersi hastalık dışında ektim. Arka bahçeye doğru yol aldım arka bahçede gördüğüm şey beni dehşete düşürdü. Lisha ve Mika birinin etrafındadurmu ona yardım etmeye çalışıyorlardı. Etrafda göz gezdirince 5 tane insan cesedi gördüm. Çığlık attım. Lisha ve Mika bana döndü. İkisi bana doğru geldiler. Lisha " Diana sana her şeyi açıklayacağız ama önce Evan'ına yardım et " dedi. Bende " tamam ama ben doktor değilim yardım edemem." dedim. Lisha gel dercesine elini salladı. Korkuyor muydum? hayır. Ama Evan'ına yaklaşınca ne olduğuna olan merakım arttı. Her tarafı pençe izleri ile doluydu. Lisha'ya ne yapabilirim dercesine baktım. Kulağıma eğilip "ona kanını vermem gerek" dedi. Sonra ise bileğime küçük bir çizik atıp kan akmasını sağladı. Evan kanın kokusunu almışçasına gözlerini açtı. Bileğimi tutup ısırdı. O an aklıma kan kırmızısı gözler gelmişti. Evan bir vampirdi. Evan'ına baktım. Sonrası ise karanlık belki de ölmüştüm. Hayatım boyunca ölümden korkmamıştım. Şimdide korkmuyorum.
Evan'ın Ağzından:
Diana'nın kanı çok güzeldi ama onu bırakmazsam kız ölebilirdi. Bıraktığımda kız çoktan bayılmıştı ama nefes alıyordu. Bizim ikiliye baktığımda telaşla bana ve Diana'ya bakıyorlardı. Bende " hadi bizim mekana gidelim Diana oraya kadar dayanabilir." dedim. Bizim ikili gidince Diana'yı kucağıma alıp arabanın yanına gittim. Uzun bir yolculuktan sonra mekana ( dağ evine) varmıştık. Diana'ya baktığımda çok güzel uyuyordu. Düşüncelerimi kesen sese döndüm "abi sen bu kıza aşık mı oldun hayran hayran bakıyorsun. Tamam kız güzel ama biraz daha böyle durursa ölebilir." işte cümle ' biraz daha durursa ölebilir cümlesi mi dostum sen kıza aşık oluyorsun. Vah başıma gelenler oğlum bir insana aşık olma sonuçta insanlar ölebiliyor. Ama sen İblis Kralsın sonsuza kadar yaşayabilirsin.' off be iç ses evet o bir insan olabilir ama insanlarda vampir olabilir.' kızın hayatını mahvetmek istersen bilemem ama sonuçta sende kan içiyorsun ama vampir değilsin.' evet iç sesim bende kan içiyorum ama vampir değilim çünkü tüm iblislerin kralıyım ben.
İç sesimle tartışırken odama gelmiştim hemen Diana'yı yatağıma yatırdım. Koluna baktığımda kanlar içindeydi. Bende dayanamayıp sargı bezini aldım ve pansuman yapıp kolunu sardım. Bugün çok yorulmuştum. Diana'nın yanına uzanıp uykuya daldım.
Sabah derin bir acıyla kalktım. Elime baktım ve gördüğüm şey dehşet vericiydi güneş elimi yakmıştı. Sonra dikkatimi yanımda yatan kıza çevirdim. Diğer elim kızın altında kalmıştı. Yani gece yatarken kıza sarılmıştım. Neyse diyip elimi çektim. Saate baktım saat daha 06:30'du. Aşağı oturma odasına indim bugün hafta sonu olduğu için okula gitmek gibi bir dertleri yoktu. Bir saat dolmadan iki kişi aşağı indi. Yüzlerinden iyi uyuyamadıkları belli oluyordu. "G-ünaydın" dedi Lisha. Aynı şekilde Mikaela'da diyince "günaydın" dedim.Etraflarına baktılar beni göremediler halbuki ben onlardan uzundum. Yarım saat sonra bir çığlıkla yukarı odama koştuk. Odama girdiğimizde gözleri bağlı bağran Diana ile karşılaştık. Şöyle " siz kimsiniz bu benim başıma ilk defa gelmiyor yani sizden korkmuyorum" diye bağırıyordu. Gözlerini kim bağlamıştı ki bizimkiler değil ben değil o zaman biri onu kaçıracaktı. İyi ki bağırmış yoksa şu anda kim bilir nerde kiminle olurdu. Bizim böyle aval aval baktığımızı fark ettim. Yanına gidip elini çözdüm. Gözlerini çözemeden karnıma bir tekme ve sol gözüme bir yumruk yedim."Aah Diana iyi misin?" dedim karnımı tutarak. Gözlerini açıp " Ah Evan çok özür dilerim. Cidden görmedim." dedi. Bu kızla siz kardeş felan olmalısınız ikinizde gerizekalısınız Evan beni dinle kızın hafızasını sil ve bir daha kızla karşılaşma. Peki benim aşırı akıllı iç sesim hiç düşündün mü bu kızı neden kaçırmaya çalışsınlar? Off peki bu kız kim çok akıllı Evan? Bu kız Ejder Kraliçe olamaz mı? Bakalım kızın saçları; sol tarafı siyah saçlı, sağ tarafıda beyaz saçlar. Gözlerine bakalım; sol gözü mor renkte, sağ gözü gri renkte. Kızın boyu uzun ve ince bir bele sahip. Sağ gözünün etrafında bir buz yanığı var. Galiba kızın yüzüne buz çarpmış ki bu yanık oluşmuş. Evet kız O olabilir test edelim. Sonunda tamam o zaman iç ses sen her zaman nereye gidiyorsan oraya git. "Evan iyi misin? On beş dakikadır sana sesleniyoruz cevap vermiyorsun." diye önümde elini sallayan Diana'ya baktım."İyiyim. Ve o kadar zaman oldu mu?" dedim. Arkadan Mika bağırınca " iki saniye önce on beş dakika oldu." göz devirdim. " tamam yeter artık ikili şimdi Diana'nın O olup olmadığını test edeceğiz." dediğimde bana aval aval bakan Lisha ve Mika birkaç dakika sonra kafalarını olumlu anlamında salladı. Gidip ejderha yumurtasını ve Kronos'un tırpanını getirdiler. Diana bize bakıp " Ne yapıyorsunuz? Benim kim olduğumu anlamaya çalışıcaksınız?
Özür dilerim kısa ve yarım bir bölüm ama okuyucuları merakta bırakmak iyidir.
Bu bölümü yazarken hiç olmayan okuyucularına buradan sevgiler
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejderların Kraliçesi Ve İblis Kral
FantasyDiana Dragon 6 yaşında ailesinin ölümü ile evlatlık olarak bir aileye verilmiştir.15 yaşına kadar bu aile ile kalan Amari lise bire kadar içinde bulunan güçten habersizdir.Birgün ansızın tanıştığı Evan ile hayatı tamamen değişti. **************