-1-

431 9 1
                                    

Medyada Koray var

Her iyi yüzücünün boğulma tehlikesi atlattığı bir hikayesi vardır.

Buda benimkisi :

Bir haziran akşamı telefonum çaldığında ve ekranında Koray'ın ismi çıktığında vosvosumla yazlık işimden çıkmış eve gidiyordum. Araba kullanırken telefonuma cevap vermediğimi bilirdi. Ayrıca bugün , Su parkında çalışanların tümü yirmi dört yaşındaki insan kaynakları müdiresi Gizem'in babamdan hamile kaldığını öğrenmişti. Bu aynı zamanda benim bütün arkadaşlarımın da bunu öğrenmesi demekti. Çünkü Koray'a da cankurtaran olarak iş bulduğum tüm yüzme takımı -Görkem haricinde- bizim gibi on yedi yaşındaydı

Babam -tahminimce annem başka yerlerden duymadan ona durumu anlatmak için- işten biraz erken çıkmıştı.Görkem benimle şimdi konuşmak istediğine göre önemli bir konu olmalıydı.Klasik Vosvosumu evimizin önüne , babamın Mercedes'inin yanına park edip motoru durdurdum.

Vosvosumun kliması yoktu. Antalya'nın sıcağına, vücudum yüzmeden sonra nemliyken ve araba hareket halindeyken katlanılabiliyordu. Ama şortum ve tişörtümün altındaki bikinim artık kurumuştu. Güneş vuruyordu ve sıcak ,insandan korkmayan vahşi bir hayvan gibi arabanın açık pencerelerinden içeri girip göğüsümün üzerine çöküyordu.

Telefonumu elime aldım ve Koray'ı geri aramak için düğmeye bastım.

"Toprak" dedi

"Selam canım. Bir sorun mu var ?"

"Var hemede çok büyük !" diye bağırdı. "Öldürcek misin sen sen beni. Öğle yemeğinde sana bahsettiğim Alev'i biliyorsun."

"Kim ?" Öğle yemeğinde onunla konuşurken kafam oldukça karışıktı. Gizem konusunu daha yeni öğrenmiştim.

"Alev.Tropikal Havuz'da çalışan esmer kız. Üniversitede okuyor. Hani ona çıkma teklifi etmemi söylemiştin"

"Tamam tamam, hatırladım" Beni bu konuyla  ilgili aradığına inanamıyordum. İyi bir dinleyici olduğum ve ona kızlarla ilgili tavsiyeler verdiğim için arkadaş olmuştuk ama bunun hiç zamanı olmadığını eminim oda biliyordu.

"Çıkma teklif ettim ve kabul etti. Ama onu işten almaya ablası geldi ve Toprak, hatun çok seksiydi. Benden kaç yaş büyük olduğunu bilmiyorum.Çoktan üniversiteden mezun olmuştur herhalde. Benim için bile uğraşılması zor biri gibi. Ama bu seferlik Alevle çıkmalıyım ve birkaç hafta sonra , ortalık durulunca ablasını denemeliyim. Ne dersin ?"

"Henüz reşit olmadığını düşünüyorum"

Koray hafifçe güldü. Sonrasında sessizlik oldu , yorumumu anlamıştı.Acı ama gerçek. Şu anda dostça bir konuşma yapamayacaktım.

"Bu konuyu daha sonra konuşabilir miyiz Koray ?"  diye sordum. "Şu anda evimin önünde oturuyorum ve muhtemelen içeride babam anneme Gizem meselesini anlatıyor"

"Oo" dedi Koray. Sesi bugün işyerindeki dedikoduları gerçekten unutmuş gibiydi."Endişeli misin ?"

"Ben..." gözüm evin kapısındaydı "Hayır , biliyordum zaten.Herkes tesis açıldığından beri babam ve Gizem hakkında konuşuyor.Hatta anneme bu durumu ben söylemek zorunda kalmadığım için mutluyum bile diyebilrim." Elimi açtım ve manikürümün antika direksiyon üzerinde ne kadar mükemmel ve kibar durduğuna hayran hayran baktım.                                                                                  

"Rezil oldum değil mi?"

"Toprak , sen asla rezil olmazsın." Tek bir cümleyle Koray yine kalbimi fethetmişti.Oyuncuydu ama iyi niyetliydi.Özünde çok tatlı biriydi ve iyi bir arkadaştı , ayrıca beni nasıl iyi hissettireceğini çok iyi biliyordu.

Telefonu kapatıp Vosvosumun içinde beklemeye başladım.Bizimkilerin sesi buraya kadar geliyordu.Anneme destek olabilmek için aceleyle eve gelmiştim. Şimdiyse karşılıklı ihanet ve boşanma bağırışlarını duymamayı diliyordum.

İçeri girmek yerine, bikinimin üzerindeki tişörtümü ve şortumu çıkardım ayağımdaki terlikleri fırlattım ve saçımdaki tokayı da çıkararak evin arkasına dolandım .Koşarak kumsala doğru indim. Fırtına habercisi kara bulutlar toplanmıştı . Rüzgar öyle sert esiyordu ki, rüzgarla havalanan kumlardan bacaklarım acıyordu.

Okyanusa atladım.Su,havadan daha sıcaktı.Bacaklarıma çarpıp geçerken beni rahatlatıyordu.Yaklaşan fırtınanın etkisiyle dalgalar çok güçlüydü ama ben onlardan daha güçlüydüm.Bir an önce yorulmak için dalgaların üzerinden yüzerek açılmaya başladım.Bu gece ancak bu şekilde uyuyabilirdim.Kıyıdan oldukça uzaklaşmıştım.Zihnimde yarattığım bir duvardan dönüş yapıp kıyıya doğru yüzmeye başladım.

Beklemediğim bir anda kafama şiddetli bir dalga çarptı ve ağzımı tuzlu suyla doldurarak beni suya batırdı.Akıntı beni bileklerimden aşağıya doğru çekiyordu.Dizlerim okyanusun kumlu tabanında kayıyordu.Birkaç kere şiddetli bir şekilde zemine çarptım ve bu tüm kuvvetimi bitirdi.Zemine ulaşıp orada kalabilsem dalgaların şiddetinden sıyrılıp kıyıya paralel bir şekilde yüzecek , beni sürükleyen akıntıdan  kurtulabilecektim.

Birden kendimi soğuk havanın içinde buldum.Tam nefes alırken başka bir dalga beni tekrar suya batırdı.Öksürmeye başladım.Biraz daha nefes alabilmek için çabalarken kendimi dipte buldum.Kalan son gücümle dipten güç alarak suyun yüzeyine ulaşmaya çalıştım.Böylece tekrar yüzeye çıkabilecek ve o özlemini duyduğum nefesi alabilecektim.

Fakat su yüzeyi ,olmasını düşündüğüm yerde değildi .Nefesimi daha fazla tutamadım ve okyanusun suyunu soludum.O an ,öleceğimi zanettim.Derken , okyanus beni bir çöp gibi havaya fırlattı.Tekrar suya düşmeden önce derin ve uzun bir nefes aldım.Akıntının beni çok yakında tekrar alacağını biliyordum.Nefesimi çığlık atmak için harcamadım.

Bu bölgede hiçbir cankurtaran görevli değildi.Tabelalarda  yüzmek kendi sorumluluğunuzdadır yazıyordu.Beni kurtarmaya biri gelse bile muhtemelen can yeleği bile olmayan sıradan biri olacaktı.İkimizde suya batacak ve bunun sorumlusu ben olacaktım.Çünkü cankurtaran olan bendim.Artık yüzemeyecek hale gelene kadar yüzdüm ve sonra yüzmeyi bıraktım

Sonunda akıntıdan kurtuldum, ayağa kalktım suyun içinde kıyıya doğru yürüdüm ve üzerimden fırtına geçerken kumsala yığıldım.Yağmur taneleri, kum ve yosunların arasında vücuduma çarpıyordu.Orada , yağmur damlalarına karşı gözlerim sımsıkı kapalı bir şekilde uzun uzun yatıp soluklandım.Bitmişti.Az önce olanları düşündüm ve hayatta olduğum için şükrettim.Sonra soğuk yağmur altında eve doğru yürüdüm.

Üç ay sonra annem o intihara teşebbüs ettiğinde , o akşama tekrar döndüm.O akşam eve gelip bizimkilerin tartışmasını duyduğumda , sorunlu bir ergen gibi kaçıp suya atlayacağıma, orada kalıp anneme destek olmalıydım.Eğer bana ihtiyaç duyduğunda onunla fazla ilgilenmiş olsaydım her şeyi engelleyebilirdim.


UYUMSUZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin