HAFIZA

259 117 43
                                    

Öncelikle beni aptal yerine koyan kişilere sesleniyorum; siz, evet evet siz çok mu mükemmelsiniz? kendinizi kusursuz sanıyorsunuz ama hiç kimse kusursuz değildir bunu bilmiyorsunuz! kötülük yapmakta üstünüze yok. Peki ya iyilik? yapamıyorsunuz değil mi? neden diye sormayacağım çünkü cevabını biliyorum. O kadar kolay değil. Ama şunu söylemeliyim ki bu yaptıklarınız için umarım vicdan azabı çekersiniz. Kalbiniz varsa eğer. Bir kez daha görüşmemek üzere... 

Mesajı okul sitesine gönderdim ve laptopu kapatıp masanın üzerine koydum. Dolaptan üzerime birşeyler aldım ve masamın üstüne Selma abla için bir not bıraktım.

Selma abla bana göz kulak olduğun için saol. Sen benim annem gibiydin ama ben senin çocuğun olmaya layık hissetmiyorum kendimi. Başına bela olmaktan başka birşey değilim. Artık olmayacağım söz veriyorum. Seni seviyorum...

Nota son kez baktım ve masaya koydum tekrardan. O sırada kitaplığımda duran mor günlüğüm dikkatimi çekti. Bu günlüğü ben ona ayırmıştım. Sadece onu düşünerek yazdıklarım vardı. Ama ne o nede günlük hiçbir türlü değerli değildi artık benim için. Sadece yanlış aşktı ve bitti. Anahtarlığımı alırken onuda yanıma aldım ve evden çıktım. Hava bir hayli soğuktu. İyiki kalın montumu giymiştim. Daha öncesinden yanıma alıp harcamadığım bir miktar parayı cebimde bulduğumda mutlu olmuştum. Son kez en sevdiğim çikolatayı aldım ve çocukken abimle gittiğimiz parka gittim. Çimenlerin üzerine uzandım ve  çikolatadan bir ısırık aldım. Yanımda abimin olduğunu hissettim bir an ve mutlulukla gülümsedim. Gökyüzünde sadece dört tane yıldız vardı. Açıkçası yıldızlar ve bulutlar pek ilgimi çekmiyordu ama gülerken ve gülümserken hep gökyüzüne bakarım. Nedenini bilmiyorum ama bu durum benimde hoşuma gidiyordu. Yıldızlar ilk defa bu gün anlamlı gelmeye başladı. Uzun bir süre çikolatamı yerken seyrettim. Bitirdiğimde çimenlerden kalktım ve montumu arka kısmını çırptım. İlerde ki salıncağa doğru yürümeye başladım. Salıncakların birine oturdum yavaşça sallanmaya başladım. O sırada arkamda birisinin varlığını hissettim. Arkama baktığımda kimse yoktu. Tekrar önüme döndüm. Hayat ne kadar acımasızdı. Daha 2 sene önce bu gün abimle buraya gelmiştik ve piknik yapmıştık. Bunları düşünürken gözlerimin dolmaya başladığını farkettim. Bu hayatta en çok değer verdiğim tek bir kişi vardı o da abim di. Telefonumu çıkarttım  ve abimle olan fotoğraflarımıza baktım. Ne kadarda mutluydum o zamanlar. Bir anda karşıma çıkan video ile duraklamıştım. Videoyu açtım ve izlemeye başladım. Abimin yatağında ona sarılarak uyuyordum. Selma abla ise bizi çekiyordu. Selma abla birden yüzümüze su fırlatınca ikimiz birden ayağa fırlıyorduk. Gözyaşlarım hiç durmadan akıyordu. Telefonu kapattım ve parktan uzaklaştım. Bu benim hayattaki son günüm son saatlerimdi. Artık abime kavuşma vakti gelmişti. İlerde sahil vardı. Oraya doğru yürüdüm ve tam kayalıkların orada durdum. Bir adım ötesi denizdi. Derin bir nefes aldım ve son kez yıldızlara baktım. Hâlâ arkamda birisi var gibi hissediyordum ama bunu umursamıyordum.

"İntikamını alamadım abim. Ben...seni çok özledim. Dayanamıyorum artık geliyorum yanına" bunlar ise son cümlelerimdi.

Gözümün yaşını sildim ve kendimi suya bıraktım. Suda gözlerimi açtım ve gökyüzünü bulanık da olsa görebildim. Son kez gülümsedim. Yine gökyüzüne bakarken... gittikçe aşağı iniyordum. Bir an bu kararımdan vazgeçtim çırpınmaya başladım. Ciğerlerim yanıyordu. Daha çok çırpınıyordum ama olmuyordu. Çok fazla su yutmaya başladım. Yüzme biliyordum ama bir türlü yüzemiyordum. Ayağım birşeye takılmıştı. Kurtaramıyordum kendimi. Ayağımdaki şeyi çıkartmaya çalışıyordum ama bir türlü çıkmıyordu. Canım yanıyordu. Ayağımın oradaki suyun kararmaya başladığını gördüm. Bileğim kanıyordu sanırım. Ne nefes alabiliyordum nede ayağımı kurtarabiliyordum.  Bilincimi yavaş yavaş kaybetmeye başladım. Gözlerim kapanmaya başlıyordu. Dermanım kalmamıştı. Artık çırpınmıyordum. Bırakmıştım kendimi...Kendimi büyük bir karanlık ve acının yerine bırakmıştım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 20, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KARAFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin