~TANITIM-1~

31 4 9
                                    

ADAR'Dan

Kulaklarıma dolan annemin bağırışıyla çözmekte olduğum matematik sorusuyla uğraşmayı bırakıp içerideki sese dikkat kesildim aynı zamanda yatakta uyuyan kız kardeşimi kontrol ediyordum onun uyanması isteyeceğim son şeydi.
Annemle babam yine kavga etmeye başlamıştı.Büyük ihtimal babam yine annemi aldatmış ve annem bunu öğrenmişti.Artık rutinleşmiş olan bu olayın biran önce bitmesini bekledim.

Annemin babama beslediği saplantılı duygular ve babamın umursamaz hallerinden kaynaklı çıkan kavgalar artık eskisi kadar beni etkilemiyordu.

Duyduğum çığlık sesiyle gözlerimi kapatıp keskin bir nefesi içime çektim sanırım ikinci aşamaya geçmiştik.

Annemin babama ettiği hakaretler ve sonunda taşan bir sabırla birlikte atılan tokat.Babamın hakaret dolu sözleri kulağıma ulaşıyordu ve ben sadece sıranın bana gelmesini bekliyordum yani üçüncü aşamayı.
Bir süre sonra sert bir şekilde kapanan dış kapının sesi kulaklarımdan kafamın içine ulaşıp yankılarını sürdürdü.

"ADAR........"annemin yüksek perdeden gelen tiz sesi bana ulaştı yüzümü buruşturup ayağa kalktım. Gözlüklerimi çıkarıp ders çalıştığım masanın üstüne bırakıp,kardeşimin uyuduğu yatağa doğru yürüyüp üstüne doğru eğildim ve anlına küçük bir öpücük bıraktım ardından da üstündeki pikeyi düzeltip odan çıktım. Ağır adımlarla annemin yanına gitmeye başladım.Etraf bir enkaz yerine dönüşmüştü zaten küçük ve yıkık dökük olan alan daha beter hale gelmişti annem oturmakta olduğu eski kanepede bana bakıyordu.

Önündeki sehpada bulunan toza bakılırsa uyuşturucu almıştı her zamanki gibi.Gözleri kan çanağına dönmüş yanağında babamın attığı tokattan dolayı çıkmış parmak izleri ve kızarıklık bulunuyordu.

"Otur."

Duygusuz sesi bende hiç bir etki göstermedi ondan korkmuyordum önceden bu sesi duyduğumda ondan deli gibi korkardım ama artık alışmıştım ve alışmışlıklar sizden bir çok şeyi götürüyordu.Hala onun gözlerinin içine bakıyorum çünkü içimden gitmeyen tek şey ümitti her seferinde bir kezde olsa acaba onun kocasından daha önce geleceğimizi ve bir gün çocukları olduğunu hatırlayacak mı diye merak ediyorum bir kez olsun beni dövmek için değilde saçlarımı okşamak için çağıracak mı diye merak ediyorum.

Aristoteles boşuna dememişti 'Umut uyanık insanların rüyasıdır'diye.

"Sana otur dedim."

En sonunda sesi yükselmişti bu zamana kadar öğrendiğim bir şey varsa oda ona duygusuz ve boş gözlerler bakmamdan dolayı korkmasıydı bunu belli etmek istemiyordu ama korkuyordu.Daha önce okuldaki bir çok kişiden bunu duymuştum bir robot gibi davranmam ve boş gözlerle etrafıma bakmam onları ürkütüyordu.

Bu sefer dediğine itaat ettim ve dizlerimin üstüne yere çöktüm çünkü bu şeyin biran önce bitmesini istiyordum.Ayağa kalktı ve elinde tuttuğu kemerle bana yaklaştı ve sırtıma vurmaya başladı canım ne kadar acısada sesimi çıkarmadım çünkü ona acı çektiğimi gösterirsem bundan daha çok zevk alacaktı ve daha da uzatacaktı.

Aklımı meşgul etmek ve çektiğim acıyı unutmak için aklımdan matematik formülleri geçirip sorular çözdüm biraz fiziğe değindim,bir ara santraç oynadım.Artık acıya dayanamayan bedenim yana devrildi ve cenin pozisyonunu aldım.Annem ise kendinden geçmiş bir şekilde bana vuruyor ve bir şeyler geveliyordu bense kardeşimle birlikteydim ve her şeye rağmen gülüyordum.

ALAZ'Dan

"Nereye gidiyorsun ufaklık."

Arkamda kalmış çam yarmasının dediğiyle ilerlemekte olduğum koridorda durdum.Kesinlikle boyla ilgili bir kompleksim yoktu ama bu herifin alaycı sesi kesinlikle sinirimi bozmuştu.Tek ayağımın üzerinde arkama dönerek adama doğru yürüdüm koridordaki ışık loş olduğu için yüzüm net bir şekilde görülmüyordu.

BEŞ ISIM TEK KADERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin