1.Bölüm Kaçırılma

13K 361 382
                                    

Yorum ve beğeni bekliyorum.

*Başlama saatimizi yazalım.

  Bugün yine berbat bir gündü ayrıca yorucu hem üniversite , hem çalışmak gerçekten çok yorucu oluyor. Ailem neredeyse hiç olmadı babam ölünce annem beni istemedi. Ben acısı tazedir dedim, o beni sever sadece üzgün olduğu için öyle konuşuyor dedim ama tam bir aptaldım. On yedi yaşıma geldiğimde başka biriyle evlenip beni terk etti. Şimdi yirmi dört yaşındayım aradan bayağı zaman geçmişti en azından mutluyum herkese de çabuk güvenmememin iyi yanı aslında üzüldüğüm de sahile giderdim. İşin ilginç yanı da ben ne zaman bir şeye üzülsün arkasından o şeyler düzelirdi.

"Alina tatlım nerdesin ya yarım saattir seni arıyorum."
"Dalmışım ya kusura bakma"
"Yine mi aynı şey"dediğinde sessiz kaldım. Üniversitenin bahçesinde oturmuş başımı onun omzuna yasladım. Yavaş yavaş saçlarıma oynamaya başladı.

"Yapma böyle bak kendini çok üzüyorsun bu beni de üzüyor aynı zaman da biliyorum annenin seni istememesi ağır bir şey bak bana bir anne diyebileceğim kişi bile yok annelik doğurmak la olunmuyor muş daha 10 yaşındaydım annem alışverişe çıkmak istemedi ben normal insanlar gibi olmak istemiştim ısrar ettim. Ama şimdi diyorum ki keşke gitmeseydik otopark ta ben arabanın içindeydim annem bagaja aldıklarımızı yerleştirdi. Sonra takım elbiseli adamlar annemi gözlerimin önünde dövdüler sonra da çekip vurdular. Ben babama defalarca bu kötü işleri bırakması için yalvarmıştım ama o hiç dinlemedi sonra babam benim üstüme çok düşmüştü her şeyimi üstlendi aradan bir kaç yıl geçti bir arkadaşım vardı. Onla anlaştım. Ölmüş haberi gönderildi buraya geldim. Babam yıkılmıştı bunun haberini hep alıyordum. Ama o da beni çok üzmüştü."
Dedi ilk defa bana anlatmıştı aslında oda çok şey yaşamıştı oda benim gibi susar biraz ağlar konu kapanırdı.

Eve geldiğimizde yumuşacık tekli koltuğuma oturdum.
"Bak bu akşam Karayip korsanları var."
"Ya cipsleri getirsene ben hiç kalkamam"

Ya sabır cipsleri hazırlarken sanki pencerenin orda birini gördüm. Korkup ışığı kapattım. Camın kenarında ki perdeyi araladım. Apartmanın karşısında ki siyah arabaya binen adam gördüm. Korkum git gide artmıştı. Bu araba ne zaman görsem buradaydı. Her şeyi boşverip Adanın yanına gittim. Onu bu konuda telaşlandırmak istemiyorum. Film bittiğinde resmen kız üstüme atlamıştı.Sabah erken kalktım çok uyumayı seven biri değildim. Kahvaltıyı hazırladım ve elimde su ile ponçigimi uyandırmaya gittim.

"Ama lütfen biraz daha uyuyacağım ya"
"Bak sana enfes kahvaltı hazırladım."
"Kalkmiyacam be" demek kalkmasını bilmiyorsun başında aşağı suyu dökmemle irkilerek uyandı ardından küfür savurmaya

"Siktir git bunu hangi piç yaptı lan"
"Kızım az yavaş gel"
"Bittin sen var ya ölüm fermanını hazırla" koşmaya başladım. Çok koştuk en sonunda oda pes etti yemek yedik.
"Ben diyorum ki akşama pasta alalım güzel bir tatlı ziyafetimiz olsun çiğ köftede çok güzel olur."
"Olur valla"

Bugün evdeydim isim yoktu. Saçlarımı salaş bir şekilde  topuz yapıp temizliğe başladım.
Her şeyi bitirdiğim de bir oh çektim. Çok yorulmuştum gerçekten temizlik zor iştir yani onu yap bunu yap akşam saat sekizi bulmuştu. Üzerindekileri çıkarıp banyoya girdim. Sıcak su üzerinden giderken yorgunluğumu alıyordu. Bir ara odadan kıpırtı duydum korkarak bornozumu giydim.

Odanın camın da bir sulilet vardı. Tam da bana bakıyordu korkuyla çığlık attım. Işıklar açıldı Ada içeri girdi şaşkınca bana bakıyordu.

"Noldu kuzum"
"Orda biri vardı gördüm"camın önüne gitti. Camı açıp baktı sonra bana döndü.
"Sen emin misin dışarıda aşağıda da kimse yoktu."
"Vardı işte oradaydı ben çığlık atınca birden yok oldu." Ben sakinleşinceye kadar benimle birlikte oturdu. Üstümü değiştirip yatağıma yattım.

Sabah biraz geç kalmıştım. Üstümü hızla değiştirip kulaklığımı takıp yürümeye başladım. Aklıma hala akşam ki olay geliyordu. Acaba Adanın babası olabilir miydi? izini mi bulmuştu. Bunu ona anlatmam gerek ama onu korkutmata istemiyorum. Onun yaşadıkları da ağır şeylerdi bir kere yüzü içten gülmemişti. Zaten bizim ruhumuzdaki izler hiç kapanmayacak gibiydi.

Telefonuma mesaj sesiyle irkildim. "Çok yakında az kaldı sen benim hayatımın en güzeli olacak."
Bunu kim yapıyorsa gerçekten komik bir şaka değildi ve korkuyordum. Yolda birden burnuma bir şey dayandılar. Uyandığımda basım ağrıyordu. En son kaçırıldığımı hatırlıyorum gerisi yok yattığım yerden kalkarak etrafı inceledim oda gri siyah ve beyaz renklerden oluşuyordu. Karşımda sandalye de oturan bir adam vardı. Ve yakışıklıydı ama ne yapacağı belli olmaz şuan oda da ikimizdik korkarak yatakta geriye doğru gittim.

Ayağa kalkıp yanıma yaklaşınca korkum artmıştı gözlerimden yaşlar süzülmeye başladı belki organ mafyası, belki kızları satan kişidir, ya da sadisttir.
"Şşşşt ağlama bak sana zarar vermeyceğim lütfen ağlama"
Sesi o kadar nazikti ki ister istemez bir güven sezmiş oldum.
"Beni niye kaçırdın o zaman bıraksana beni gerizekalı" bağırdım demin korkan ben şimdi bir kaplana dönüşüm.
"Bana sakın bir daha bağırma sakın seni asla bırakmayacağını benimsin lan sen..."

Evet yorum ve oy bekliyorum arkadaşlar bu arada yardımlarınızı görüşlerinizi merak ediyorum yeni bölüm biraz geç geldi üzgünüm.

 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 15, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Mafyanın miniğiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin