Ay Yüzlüm - Deniz Gözlüm

146 10 4
                                    

İyi Okumalar 😌

Su'dan
Ambulans geldiğinde adının Yavuz olduğunu öğrendiğim adam ambulansa bindirildi. Bahar da ambulansa binip gitti. Polisler geldiğinde benim yanımda duran adamdan Yavuz abiyi bıçaklayan adamı aldılar.
Fey: Ha bu arada ben Feyzullah, deyip bana hafif gülümsedi. Gülünce çok tatlı oluyor ya.
S: Ben de Su. Iıı bir sakıncası yoksa  bir şey sorabilir miyim?
Fey: Tabi ki sorabilirsiniz. 
S: Şey Yavuz abi bıçaklandığında komutanım komutanım dedin. Siz asker falan mısınız?
Fey: Evet askeriz. Karabayır'a da bu yüzden gidiyorduk.
S: Hıı. Bizim kızlar nerede kaldı acaba?
E: Buradayız.
S: Bir şey bulabildiniz mi?
N: Ormana baktık ama bir şey bulamadık. Polisler de arama yapıyor. Ama bir şey yok gibi görünüyor.
Fey: Nasıl yani adam kendi çığlık atıp sonra da silah mı sıktı?
F: Kendisinin çığlık atması imkansız. Siz uyuyorduuz. Komutanımla yer değiştirirken kadın çığlığı duyduk. Sonra silah sesi. Sonra da komutanımı bıçaklayan adam. Biz ormana baktık ama daha ince arama yapılırsa bir şeyler çıkar o ormandan.
E: Gerçekten çok gizemli bir olay.
N: Aynen öyle de Bahar nerede?
Fey: Ambulans geldi. Komutanımla hastaneye gitti.
N: Hangi hastaneye gittiler?
S: Karabayır buraya yakın olduğu için Karabayır hastanesine gittiler.
F: Hadi biz de gidelim, dedi Fethi abi. Herkes arabasına bindi ve hastaneye gitmeye başladık.

Bahar'dan
Hastaneye geleli elli dakika olmuştu. Hastaneye geldiğimiz gibi Yavuz'u yoğun bakıma aldık. Hayati tehlikesi yok gibiydi ama oladabilir. Çünkü  çok fazla kan kaybetmişti  Bir de bıçak karnına geldiği için dikiş falan atmak gerekiyordu. Yoğun bakımdaki işlerim bitince hastane işlerimi halletmek için müdürün odasına gittim. Kapıya vurup içeriye girdim.
B: Merhaba ben Bahar Kutlu. Gönüllü olarak bu hastanede çalışmak istediğimi bildirmiştim.
T: Merhaba ben de Tarık Akan. Sizi hatırladım. Bir çok doktor burada çalışmak istemiyor. Sizin gönüllü olarak gelip burada çalışmak istemeniz bizi çok mutlu etti. Sizin gibi başarılı doktorun burada çalışması bir çok hayatın devam etmesi demek. Size gerçekten çok teşekkür ederiz.
B: Asıl ben teşekkür ederim. Görevimi en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. Bir de buraya gelirken bir olay yaşadık. O olay sonucu yeni tanıdığım arkadaşım bıçaklandı. Ben de buraya getirdim. Yoğun bakıma aldım ve tedavi ettim. Size haber vermek için de yeni vaktim oldu. Kusura bakmayın.
T: Ne kusuru Bahar hanım? Artık burası sizin de hastaneniz. Bir konuya daha değinmek istiyorum. Bahar hanım bildiğiniz üzere burada aniden savaşlar çıkabiliyor. Teröristler sivillerin arasına girip rahatça gezebiliyorlar. Biz de aniden çıkan savaşlarda, terör saldırısına uğrayan insanlar ve kimsesizler için hastaneye uzak bir yere kamp açtık. Sizin orada görev almanızı istiyorum. Ama acil sorunlar olduğunda burada da müdahale edebilirsiniz. Kampta görev yapmanın sizin için bir sakıncası var mı?
B: Hayır hayır ne sakıncası olabilir ki? Aksine mutlu olurum.
T: Sizin gibi bir çalışanımız olduğu için büyük bir huzur içindeyiz. Ben sizin hastane ve kamp işlerinizi hallettim. İşinize yarın başlayabilirsiniz.
B: Tarık bey buraya daha bu akşam geldim. Yani yeni taşındım. O yüzden bana biraz izin verirseniz sevinirim.
T: Tabi ki izin kullanabilirsiniz Bahar hanım.
B: Teşekkürler. Ben o zaman çıkayım. Ha bu arada arkadaşım için bu akşamlık burada kalabilirim.
T: Siz nasıl uygun görürseniz Bahar hanım.
B: Tekrardan teşekkür ederim. İyi çalışmalar Tarık bey, deyip odadan çıktım. Yavuz'un odasına doğru giderken Nazlı, Eylem, Su, Feyzullah ve onların yanında iki erkek geliyordu. Ben de onlara bakıp gülümsedim. Su, Eylem ve Nazlı beni görmüş olacaklar ki hızlı hızlı gelmeye başladılar.
N: Bahar Yavuz abi nasıl?
B: Şuanlık  iyi.
A: Şuanlık iyi derken?
B: Bıçak karnına geldiği için gece kanaması olabilir. Bu da...
F: Evet o da...
B: O da kaybettiği kan yüzünden hayatî risk verebilir.
A: Ne yani ölecek mi?
B: Bunu söylemek için daha erken. Yarın sabahı bekleyeceğiz. Gece sorunsuz bir şekilde geçerse hayati tehlikesi de geçmiş olur. Neyse ben bir Yavuz'a bakayım.
Nazat- Eyfet-Feysu: Bizde gelelim.
B: Sizin gelmenize gerek yok. Hatta siz bu gece eve gidip dinlenin ben size bir şey olursa haber veririm.
F: Kızlara rahatlıkla haber verirsin ama bizi tanımıyorsun. Üstelik sen de telefon numaramız bile yok.
B: Telefon numaranızı verirsiniz olur biter.
A: Ben Ateş. Numaram  05.........
F: Ben Fethi. Numaram 05.........
Fey: Ben Feyzullah. Numaram 05.........
B: Ben de Bahar.
F: Bir şey olduğunda bizi hemen bilgilendirirsiniz dimi Bahar hanım?
B: Tabi ki bilgilendiririm. Hadi şimdi gidin siz. Ben de Yavuz'a bakayım artık.
S: Görüşürüz Bahar. Kendine dikkat et.
E: Aynen bir şey olunca bize de haber ver.
B: Tamam. Hadi siz de gidip dinlenin. Evi zaten eşyalı tuttuk. Yani eşya taşıma sorunumuz yok.
N: İşte bu yüzden çok rahatız. Keşke sen de gelebilsen.
B: Ben yarın dinlenirim. Hadi kızlar ben kaçtım, deyip Yavuz'un odasına doğru yürümeye başladım. Aslında çok tatlı bir çocuktu. Çok hoş. Sarı sarı saçlar, mavi mavi gözler. Ne yalan söyleyeyim ki etkilenmiştim çocuktan. Odasının önüne geldiğimde kendimi toparladım ve içeriye girdim.

Yavuz'dan
Hiç tanımadığım bir kız. Elini bana uzatmış beni uçurumun kenarından kurtarma çabasında.
B: Herkesin sana ihtiyacı var sarı komutan. Özellikle de benim. Hadi gel ordan. Ver elini bana hadi, diye beni ısrar etmeye çalışıyordu.
Y: Ama benim anneme gitmem gerek. Onu çok özledim. O benim ay yüzlüm
B: Ben de senin ay yüzlün olurum.
Y: Ama onun yerini tutmazsın.
B: Tutarım deniz gözlüm tutarım, dedi ve elini "hadi" dercesine uzattı. Ben de ona yaklaşarak elini sımsıkıca tuttum. O da bana sarıldı. Kokusu tarifsizdi. Kimdi bu kız?

Bahar'dan
İçeriye girdiğimde Yavuz, bebek misali uyuyordu. Onu yeni tanıdım ama on yıldır tanıyormuşum gibi geliyor. Yanına yaklaşıp saçlarına dokundum. Sonra ellerim elmacık kemiklerine indi. Elmacık kemiklerinden dudaklarına kaydı elim. Çok kusursuzdu. Bu dudaklar benim olmalıydı. Birisini öpüp nefesini kesecekse o kişi ben olmalıydım. Ben böyle düşünüyorum ama ya o beni sevmezse. Beni tanımıyor bile. Bu düşüncelerle hemen elimi Yavuz'un dudağından çektim ve onun yanındaki kanepeye oturdum. İçinde Yavuz olan hayaller kurarken kendimi uykuya teslim etmiştim bile.

Sabah - Bahar'dan
Dün gece sorunsuz bir şekilde geçmişti. Yani Yavuz'un hayati tehlikesi geçmişti. Yavuz'un serumunu değiştirdiken sonra çıkacaktım ki bir el bileğimden tuttu.
Y: Demek ki beni hayata döndüren, rüyalarıma giren kız sendin.
B: Evet, sizi hayata ben döndürdüm ama rüyalarınıza girdiğim hakkında bir şey bilmiyorum.
Y: Ama bilmeniz gerekiyor. Ne de olsa benim ay yüzlüm olacaksınız.
B: Ay yüzlüm derken?
Y: Sade, kusursuz melek.
B: Bu ben miyim?
Y: Evet sensin. Sen demedin mi bana, herkesin sana ihtiyacı var sarı komutan. Özellikle de benim, diye?
B: Hayır ben size öyle bir şey söylemedim Yavuz bey.
Y: Aa ama şu sizli bizli, hanımlı beyli konuşmayı bırak Bahar. Üstelik sen söyledin onları bana. Ben ne güzel annemin yanına gidecektim. Sen de, ben senin ay yüzlün olurum, dedin. El mahküm benim ay yüzlüm olacaksın.
B: Nedenmiş o. Belki benim başka sevdiğim var.
Y: Tabi tabi kesin başka sevdiğin vardır. O yüzden dün gece elini saçımda, elmacık kemiğimde en önemlisi dudağımda gezdirin.
B: O şey içindi şey...
Y: Ney içindi?
B: Ya şey içindi işte. Senin ateşini ölçmek içindi.
Y: Bunu elinle mi ölçüyorsun? Ha bi de dudağımında mı ateşini ölçüyorsun, dedi. Şuan yanaklarım alev alıyordu. Muhtemelen kızarmıştı.
B: Off Yavuz, dedim birden.
Y: Noldu, dedi kısık bir sesle. Ve tuttuğu bileğimden daha hızlı çekerek. Nefeslerimiz yüzümüze çarpıyordu. Çok yakındık.
B: Ne yapmaya çalışıyorsun sen?
Y: Şuan ne yapmak istediğimi soruyorsan o kiraz dudaklarını nefesini kesinceye kadar öpmek istiyorum, dedi. Ah sen bir de beni sor. Kalbimde şimşekler çakıyor. Yoksa ben bu adama aşık mı oldum?

Merhaba, balla çikolatayla beslenmiş okuyucularım. Bu bölüm de Yavbah olacak demiştim. Ve de öyle oldu. Ben güzel olduğunu düşünüyorum. Siz de fikirlerinizi yoruma yazabilir misiniz rica etsem?
Diğer bölümde yine ilk başta Yavbah olur. Bölümün sonrasında da Feysu olur diye düşünüyorum.
Tüm tatlı çiftlerle ve SÖZ ile kalın ♡♡♡
(Sınır koymak istemiyordum ama oylar ve yorumlar çok az o yüzden koymak zorundayım)


Oy: 15 oy
Yorum: 10 yorum

Lütfen sınırı doldurun.
Lütfen lütfen lütfen lütfen

Kelime Sayısı : 1267

TARİFSİZ AŞK (SÖZ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin