Başım köpük köpük bulut, içim dışım deniz,
ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda,
budak budak, şerham şerham ihtiyar bir ceviz.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
Yapraklarım suda balık gibi kıvıl kıvıl.
Yapraklarım ipek mendil gibi tiril tiril,
koparıver, gözlerinin, gülüm, yaşını sil.
Yapraklarım ellerimdir, tam yüz bin elim var.
Yüz bin elle dokunurum sana, İstanbul'a.
Yapraklarım gözlerimdir, şaşarak bakarım.
Yüz bin gözle seyrederim seni, İstanbul'u.
Yüz bin yürek gibi çarpar, çarpar yapraklarım.Ben bir ceviz ağacıyım Gülhane Parkı'nda.
Ne sen bunun farkındasın, ne polis farkında.
Nazım Hikmet RAN
PEKİ YA HİKAYESİ NE?
Çoğumuzun Cem Karaca’nın bir şarkısı olarak bildiği ‘Ceviz Ağacı’ aslında Nazım Hikmeti’in bir şiiridir. Buyurun hikayesi;
Nazım Hikmet, Gülhane parkındaki bir ceviz ağacının altında sevgilisi ile buluşmak üzere randevulaşır. Buluşacakları gün gülhane parkına gider ve ceviz ağacının altında beklemeye başlar, tam bu sırada polisler de orada devriyeye çıkmıştır. O dönemlerde Nazım Hikmet arananlar listesinde olduğu icin polislerden gizlenmek durumunda kalır ve bu ceviz ağacına çıkar. Nazım Hikmet ağacın tepesindeyken biricik sevgilisi Piraye gelip her şeyden habersiz ceviz ağacının altında beklemeye başlar. Polislerden dolayı aşağıya seslenemez ve çaresiz çıkarır kalemi, kağıdı ceviz ağacının tepesinde bu şiiri yazar.
Daha fazlası için takipte kalın ✋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şiirlerden Hikayeler
PoesíaSevilen şairlerin sevilen şiirleriyle bir kitaba başlıyorum. Sıradışı mısraların sıradışı hikayeleriyle sizi şairlerin hayatlarıyla tanıştıracağım.