Sabah alarm' ın berbat sesiyle uyandım. Bu gün yeni bir sınıfım olacaktı. Çünkü ne Kaan nın nede Uygar ın yüzünü görmek istemiyorum.
Hızla yatağımdan kalkıp banyoda elimi yüzümü yıkadım. Dolabımın önüne geçip uzun süre baktıktan sonra: kısa açık renk de kot şort giydim, üstüme beyaz gömlek, mor papyon ve son olarak mor vanslarımı giydim ve aynamıb önüne geçtim.
Saçlarımı salaş bi topuz yaptım - özenle yapsan olmayan cinsden - cidden çok tatlıydım. Kapım tıkladı ve Batu " Hadi Nil teyzem çağrıyo" demesiyle kapıyı açtım beni süzdü ve " çok şeker olmuşsun" dedi.
Sırıtarak koluna girdim ve yemek masasına geçtik.
***
Okula geldik ve ben heyecan dan titriyo dum. Yeni sınıfıma tek gittim çünkü Batu " çocuk değilsin Nil hadi ama" diyip yanımdan gitmişti.
Tam kapının önüne geldiğimde derin bir nefes aldım ve sınıfa adımımı attım. Herkes bana döndü ve hayranlıkla bakıyodu.
Kumral mavi gözlü bi çocuk sırıta sırıta yanıma geldi ve elimden tutup kendi sırası sandığım yere oturttu herkes bizi izlşyodu. Sanırım bu Çağrı denen çocuk.
Bi anda " Bidaha bu tarafa bakanı görürsem sınıfı mahvederim" demesiyle herkes önüne döndü. Çağrı bana döndü ve güldü " benim Çağrı olduğumu biliyosun sanırım Batuhan nın anlattığından daha güzelsin Nil" dedi ve yanıma oturdu.
Ben hâlâ şaşkın şaşkın Çağrının yüzüne bakıyodum. Bana dönüp " çok yakışıklı olduğumu biliyorum ama çok bakman rahatsız edici" dedi. Daha da ağzımı açtım ve " yakışıklı olabilirsin ama ilgimi çekmiyosun bay kendini beğenmiş" dedim.
Tam bana bişey dicekken siyah küt kakülleri olan bi kız bize kızgın kızgın baktığını fark edince " Selin dün seni altımda inletmiş olmasaydım şimdiye bitmiştin" dedi.
İnletmekmi yoksa bu ... bu...
yb +2 yorum +4 vote den sonra gelicek :D
